WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu taşınmaz üzerindeki binalar kargir nitelikte ise her bir paydaşa en az bir bağımsız bölüm düşebileceği anlaşılmaktadır. Böyle bir taşınmazın mülkiyetinin, 12.maddede yazılı belgelerin eksiksiz tamamlanması durumunda kat mülkiyetine çevrilmesi olanaklıdır....

    Dava, kooperatife üye olmadığının ve aidat borcu bulunmadığının tespiti istemine ilişkindir. 13.11.2000 tarihinde kooperatif yönetim kurulu kararıyla kooperatif uhdesinde bulunan hisse davacıya satılmış, bu tarihte belirtilen bağımsız bölüm davacıya teslim edilmiştir. Bu tarihten ihtar tarihi olan 18.11.2013 tarihine kadar davacıdan aidat talep edilmediği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Ferdi ilişkiye geçilmeyen kooperatiflerde bağımsız bölüm satılması ancak hisse devri suretiyle dolayısıyla alıcının kooperatife üye yapılması ile mümkün olur aksi halde kooperatif ferdi ilişkiye geçerken taşınmaz devri gerçekleştirilemez. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre kooperatif genel kurulunda karar alınmadan yönetim kurulunca peşin bedelli üyelik tahsis edilemez ancak bu şekilde bir genel kurul kararı olmamasına rağmen kendisine bağımsız bölüm devredilen üyeden uzun süre aidat talep edilmemesi halinde üyeliğinin peşin bedelli olduğunun zımnen benimsendiğinin kabulü gerekir....

      Mahkemece hükme esas alınan uzman bilirkişi raporunda, eski tarihli resmi belgelerin uygulanması sonucu 45 parselin açık renkle gösterilen orman sayılmayan yerlerden olduğu belirlenerek bu parselin mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tesbitine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, aynı raporda 83 numaralı kamulaştırma parselinin (A) işaretli 358 m2 bölümü yeşil renkle işaretli orman alanları kapsamında gösterilmiş ve raporun açıklama kısmında da bu bölümün orman sayılan yerleerden olduğu, (B) işaretli 246 m2 bölümünün ise orman sayılmayan yerlerden olduğu bildirilmiş olmasına rağmen, mahkemece taşınmazın tamamı hakkında mülkiyetin davacıya ait olduğunun tesbitine karar verilmiştir. 83 parselin fen bilirkişi krokisinde gösterilen 358 m2 yüzölçümlü (A) bölümü orman olduğuna göre, bu bölüm hakkındaki davanın reddine karar verilmelidir....

        Davalılar arasındaki 04.11.1998 güniü biçimine uygun düzenlenmiş arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesiyle davalı yüklenici, diğer davalıya ait arsa üzerinde sözleşmeye, fen ve amaca uygun bir bina meydana getirmek ve arsa sahibine teslim etmekle yükümlüdür. Ancak, bu borç ifa edildiğinde yükleniciden şahsi hakkını, yani bir bakıma eserin bedeli olan bağımsız bölümün tescilini talep edebilir. Açıklanan sonuca ulaşan yüklenici, arsa sahibinden doğrudan talepte bulunabileceği gibi kazandığı şahsi hakkı yazılı olmak koşuluyla üçüncü bir kişiye temlik etmişse, üçüncü kişi de yüklenicinin halefi olarak tescil talebinde bulunabilir. Kazanılmamış bir hakkın temliki söz konusu edilemeyeceğinden yükleniciyle bağımsız bölüm sattığı üçüncü kişiler arasında bağımsız bölümün devri konusunda sözleşme bulunsa dahi bu sözleşmeye dayanılarak arsa sahibinden mülkiyet iddiasıyla istemde bulunulamaz....

          Mahkemece,davanın trafik sicilinde davacıların muris adına kayıtlı aracın davalıya haricen satımı nedeniyle mülkiyetinin tespiti ve tescili talebine ilişkin olduğu, trafik kaydından aracın halen davacılar murisi adına kayıtlı olduğunun anlaşıldığı,taraflar arasında aracın davalıya 8-9 yıl önce haricen satıldığı hususunda ihtilaf bulunmadığı, davalı vekilinin aracı 8-9 yıl kullandıktan sonra hurdaya ayırdığı ve olayda zamanaşımının gerçekleştiğini ... sürdüğü, 2918 Sayılı Yasa’ nın 20/d maddesi gereğince aracın devri resmi şekilde yapılmadığı için geçersiz olduğu halde, davalının hem esasa, hem de zamanaşımına yönelik 2008/3161 2008/10318 itiraz ve def’ilerinin TMK’ nun 2.maddesindeki iyiniyet kurallarına uygun bulunmadığı, her şeye rağmen davacıların aracın resmi şekilde devrini vermek istedikleri, davalının daha önceki bir takım gerekçelerle devrin gerçekleşmediğini ve aracın kendisi tarafından hurdaya ayrıldığını ifade ettiğini, iyiniyet kuralları gereği sözleşmeye geçersizlik...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı; 870 ada, 6 parsel sayılı taşınmazda kat mülkiyeti kurulu iken 20 nolu bağımsız bölümün adına kayıtlı olduğunu, tüm kat maliklerince oybirliği ile alınmış ve kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmaksızın usulsüz işlemlerle binanın yıktırıldığını ve kat mülkiyetinin terkin edilerek paylı mülkiyete dönüştürüldüğünü öteyandan ortaklığın satış yoluyla giderilmesi ve satış bedelinin tapudaki payları oranında dağıtılması konusunda verilen kararın kesinleştiğini ancak tapudaki payların gerçek oranı yansıtmadığını, kat mülkiyetinin terkin edilerek paylı mülkiyete dönüştürülmesi sırasında payının 1/28 olarak tescil edildiğini, bu tescilin gerçeği yansıtmadığını, binanın 5. katında 217 m² büyüklüğünde bağımsız bölüm maliki olup değerinin yaklaşık 800.000,00 TL. olduğunu, bağımsız bölümlerin katına, cephesine ve manzarasına göre değeri birbirinden farklı olduğu halde paylı mülkiyete geçildiğinde tüm...

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, kat mülkiyetli ana yapıya bağımsız bölüm eklenmesi için gereken işlemlerin davacı tarafça yapılması hususunda mahkemece izin ve yetki verilmesi istenilmiştir. Mahkemece dava dilekçesi görev yönünden reddedilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde, mevcut yapının üzerine kat çıkılması ve yeni oluşacak bağımsız bölümlere arsa payı da verilerek tapuya tescili için gerekli tüm işlemlerin davacı tarafından yapılmasına mahkemece izin verilmesi istenilmiş olup, dosyaya getirtilen tapu kayıt örneğinin incelenmesinden davaya konu edilen yapının üzerinde yer aldığı taşınmazda kat mülkiyetinin kurulu olduğu anlaşılmaktadır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Davacı vekili, anataşınmazda kat mülkiyetinin 07.12.1994 tarihinde kesinleşen ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 11.11.1994 tarih ve 1194/107 E.-1994/255 K. sayılı mahkeme kararı ile kurulduğunu, apartmanda otuz adet bağımsız bölüm bulunduğunu, 30 nolu bağımsız bölüm zemin kat depo vasıflı iken, tapuda dükkan olarak tescil edilmiş olduğunu beyanla, 30 numaralı bağımsız bölümün niteliğinin depo olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile 30 nolu taşınmazın niteliğinin depo olarak düzeltilmesine, tapuya bu şekilde tesciline karar verilmiş, karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  KAT MÜLKİYETİNİN SONA ERMESİKAT MÜLKİYETİNİN VE KAT İRTİFAKININ KURULMASI 634 S. KAT MÜLKİYETİ KANUNU [ Madde 10 ] 634 S. KAT MÜLKİYETİ KANUNU [ Madde 12 ] 634 S. KAT MÜLKİYETİ KANUNU [ Madde 50 ] "İçtihat Metni" Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar dava dilekçesinde, üzerinde bina bulunan taşınmaz maldaki ortaklığın paylaşım suretiyle, mümkün olmadığı takdirde satış yoluyla giderilmesini istemiş, mahkemece ortaklığın kat mülkiyeti kurularak giderilmesine karar verilmiştir....

                    Hibe sözleşmesi kapsamında sağlanmış tesis, makine, ekipman, teçhizat ve diğer malzemelerin mülkiyetinin, yerinin ve amacının proje yatırımın bitiminden sonraki beş yıl içerisinde değiştirildiğinin il müdürlüğü tarafından tespiti halinde, GTHB, KKYDP kaynakları kapsamında yatırımcıya yapılan ödemeleri bu sözleşmenin 20. maddesi hükümlerine göre geri alır." hükmü mevcut olup, projenin 07.11.2016 tarihinde tamamlandığı, tamamlanma tarihinden itibaren 5 yıllık izleme süresi içerisinde davalı tarafın taşınmazların mülkiyetini dava dışı bankaya devrettiğini, her ne kadar davalı tarafça bu devrin vefa sözleşmesi (geri alım) kapsamında olduğu, satış sözleşmesi olmadığı savunulmuş ise de, taşınmazların devrine ilişkin senet incelendiğinde, taşınmazların satış sözleşmesi ile devredildiği, kaldı ki yapılan devirlerin vefa sözleşmesi kapsamında olsa bile, taşınmazların mülkiyetinin devri yapılmış olduğundan, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 9.5 maddesine göre mülkiyetinin devri halinde de ödenen...

                      UYAP Entegrasyonu