Kat 5 Nolu Bağımsız Bölümün kendisine tapuda devri 23/10/2015 tarihli işlem ile başlatılmış olup davacının en geç bu tarihi itibariyle davalı kooperatiften Bağımsız Bölüm edinme hakkına haiz olduğu bu nedenle Bağımsız Bölüm Taşınmaz Tapu Kaydı üzerinde her ne kadar Mudanya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/.... D. İş sayılı dosyası üzerinden 12/11/2015 tarihinde ilk kez İhtiyati tedbir konulmuş ise de; tapu devir işleminin 23/10/2015 tarihi öncesinde başlatılmış olup bu tarih itibariyle Tapu kaydında herhangi bir İhtiyati Tedbir bulunmadığı anlaşılmakla; davacının devir talebinde haklı bulunduğu,Bursa BAM 5. Hukuk Dairesinin 31/01/2020 tarih ve 2018/... - 2020 /......
Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 Esas, 1988/2 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararı ile; “Tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanunu'na tâbi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine...
Genellikle de bu tür temlik sözleşmesi ile yüklenici şahsi hakkının bir kısmını olayımızda olduğu gibi bir bağımsız bölümün mülkiyetinin naklini taahhüt eder. Davalılar arasında biçimine uygun düzenlenen 14.05.2002 günlü arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesindeki yüklenicinin borcu, diğer davalının sağladığı arsa üzerine fen kurallarına, sözleşme ve amacına uygun bir bina yapıp arsa sahiplerine teslim etmek, arsa sahiplerinin borcu ise, bir bakıma yapılan binanın bedeli olan bağımsız bölümlere özgülenmiş arsa payının mülkiyetini yükleniciye geçirmekten ibarettir....
Mahkemece; bilirkişi raporunda belirtildiği üzere, binada toplam 10 bağımsız bulunduğu, dava konusu parsel üzerindeki inşaatın %100'ünün tamamlandığı, belediye başkanlığından binadaki bağımsız bölümlere ait yapı kullanma izin belgesi alındığı, parselde cins değişikliği yapılarak kat mülkiyeti kurulabileceği gerekçesiyle; davanın kabulüyle, ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi, 80 ada, 41 parseldeki taşınmazın 1. kat, 1 nolu bağımsız bölüm (daire), 1. Kat 2 nolu bağımsız bölüm (daire), 3. kat 5 nolu bağımsız bölüm (daire), 3. kat, 6 nolu bağımsız bölüm (daire), zemin kat 8 nolu bağımsız bölüm (işyeri-depo), zemin kat 9 nolu bağımsız bölüm (işyeri-depo) ve zemin kat 10 nolu bağımsız bölümün(işyeri-depo) aidiyetinin davacı asil ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, bağımsız bölüm mülkiyetinin tespiti, tahliye ve kat irtifakının sona erdirilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; tapu kütüğünde 12 bağımsız bölümlü olarak kayıtlı olan ve onaylı mimari projesine aykırı inşa edilmesinden dolayı 11 bağımsız bölüm içeren kat irtifaklı anayapıda, kayden bağımsız bölüm maliki olduğu halde fiilen kullandığı bağımsız bölüm bulunmayan müvekkilinin, 7 numaralı bağımsız bölümün maliki olduğunun tespitini, bu bağımsız bölümü kullanan kişinin tahliyesi ve boş olarak teslimini, bunun mümkün olmaması halinde anataşınmazdaki kat irtifakının sona erdirilmesi ile paylı mülkiyete dönüştürülmesini istemiştir....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre; anataşınmazda kat mülkiyetinin 1970 yılında kurulduğu, buna göre kat mülkiyeti kurulu taşınmazlarda 2981 sayılı Kanunun 16. maddesi uygulanamayacağı gibi, 7 nolu bağımsız bölümün çatı katındaki eklentisi çamaşırlığın mimari projeye aykırı şekilde ortak yerlerin katılması suretiyle genişletilerek bağımsız bölüm kazanılamayacağı, KMK.nun 44. maddesine göre bağımsız bölüm ilavesi için kat malikleri kurulu tarafından oybirliği ile karar alınması gerektiği anlaşılmakla, verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığından, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 23/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Noterlerce gerçekleştirilen devir işlemleri, araç mülkiyetinin devri için yeterlidir. Tescil işleminin yaptırılmaması mülkiyetin devri için kurucu nitelik taşımaz. Aracı noter satışı ile devralan, adına tescil işlemi yaptırmamış olsa dahi aracın maliki sayılır. Somut olayda davalı ...'ın, trafik kazasından önce aracı noterden sattığı anlaşıldığından hakkındaki davanın reddedilmesi gerekirken, mahkemece adıgeçen davalının araç maliki olduğunun kabul edilmesi ve sorumluluğuna karar verilmesi bozma nedenidir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre dava konusu ... plakalı aracın kayıt malikinin davacı olup, satış için davalılara yetki veren vekaletnamenin tek taraflı bir hukuki işlem olduğundan aracın mülkiyetinin devri için yeterli bir belge olmadığı, aracın devri için gerekli olan noter satış senedinin taraflar arasında yapılmadığı, dolayısıyla ortada geçerli bir araç satışından söz edilemeyeceği, davaya konu araç davacı adına kayıtlı olup, maliye tarafından araç maliklerine tahakkuk ettirilen borçtan davalının sorumlu tutulmasının yasal bir dayanağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....
paylı mülkiyete dönüştürülmesi, elbirliği mülkiyetinin devri, paylı mülkiyet olarak intikal, taksim ve vasıf değişikliğinin Bakanlığın izni ile yapılacağı düzenlenmiştir....
- KARAR - Davacı vekili, müvekkilinin hisse devri sureti ile davalı kooperatife üye olduğunu, üyeliğin dava dışı önceki üyelere kur'ada isabet eden konutun devri nedeni ile müvekkiline ait olmasına rağmen, konutun müvekkiline teslim edilmediğini ileri sürerek, dava konusu taşınmazın mülkiyetinin müvekkiline aidiyetine ve teslimine, davalı adına olan tapu kaydının da iptali ile müvekkili adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının müvekkili kooperatifin üyesi olmadığını, davacının 08.07.2000 tarihinde kooperatif başkanı ile anlaşma yaptığını, ancak başkanın tek başına anlaşma yapmaya yetkisi olmadığını, davacının 12.10.2000 tarihinde üyelikten istifa ettiğini ve kooperatifi ibra ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, Yüksek 16....