Kat ... ve ... bağımsız bölüm numaralı taşınmazlarla ilgili ... Ltd. Şti. ile ... aleyhinde açılan davaların feragat nedeniyle reddine, dava konusu ilimiz ... ilçesi, ... Mh. ... ada ... parsel numaralı taşınmaz üzerindeki yapılardan ... Blak ... Kat ... bağımsız bölüm numaralı taşınmazla ilgili ... Ltd. Şti., ... ve ... aleyhine açılan davanın reddine, dava konusu ilimiz ... ilçesi, ... Mh. ... ada ... parsel numaralı taşınmaz üzerindeki yapılardan ... Blak ... Kat ... bölüm numaralı taşınmazla ilgili ... Ltd. Şti., ... ve ... aleyhine açılan davanın reddine, dava konusu ilimiz ... ilçesi, ... Mh. ... ada ... parsel numaralı taşınmaz üzerindeki yapılardan ... Blak . Kat ... bölüm numaralı taşınmazla ilgili ... Ltd. Şti., ... ve ... aleyhine açılan davanın reddine karar verildiği, mahkememizce verilen 29...2017 tarih ve ... Esas ... Karar sayılı kararına karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulduğu, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi .Hukuk Dairesi'nin 20.02.2019 tarih ve ......
arasında 13.06.1995 tarihinde arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi düzenlenmiş olup, sözleşmeye göre 4 daire arsa maliklerine ait olup bu daireler inşaat tamamlandıktan sonra belirlenecektir. Yine aynı sözleşmeye göre arsa maliklerinden... ve ... birer daire alacaklardır. Davalı binanın tamamlanmadığı, eksik bırakıldığı hususunda bir beyanda bulunmamıştır. Gelen tapu kayıt içeriğine göre, kat irtifakı 27.04.1999’da kurulmuş olup, D Blok 11 numaralı bağımsız bölüm ile ... adına kayıtlı olan 10 numaralı bağımsız bölüm 09.06.2006 tarihinde tahsise istinaden ..., aynı blok 9 numaralı bağımsız bölüm ise ... adına tescil edilmiştir. 03.09.2001’de noter huzurunda çekilen kurada ise, D Blok 11 numaralı bağımsız bölüm davacı ...’ya isabet etmiştir. Gerçekten sözleşme ile arsa sahiplerine bırakılan bağımsız bölümlerin seçimi onlara bırakılmıştır....
ye ait hissenin 775 Sayılı Yasanın 3. maddesi gereğince Belediyeye devri gereken yerlerden olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Çekişme konusu taşınmazların yasa hükümleri uyarınca mülkiyetinin belediyeye geçip geçmediğinin belirlenmesi için bu konudaki yasal düzenlemelere değinmekte yarar vardır. Özellikle, bu konuda hükümler içeren mülga 1580 ve 775 Sayılı Yasa ile 3194 Sayılı Yasa hükümleri çerçevesinde çekişmenin çözüme kavuşturulacağı tartışmasızdır....
10 nolu. . ... adına 12 nolu ... adına 13 nolu bağımsız bölüm tescil olduğu anlaşılmıştır....
Tic.Ltd.Şti’nin 249.750TL'ye tekabül eden 9990 adet payın davalıya ait olacağının kararlaştırıldığı, daha sonra taraflar arasında akdedilen pay devri ön protokolü uyarınca davalının davaya konu şirkette yer alan hisselerini davacı ...’a devri hususunda tarafların anlaştıkları, yine söz konusu hisse senetlerinin devri için davacının davalıya 10.000.000 TL ve 57.500 Euro nakden ödemeyi taahhüt ettiği, ayrıca davacı şirket mülkiyetindeki ......
Açıklanan bu yasal durum çerçevesinde somut olayda; davacının dava konusu anataşınmazda ilk olarak 28.04.1959 tarihinde 1/6 hisse satın aldığı ve “3. kat ve dairesi üzerine” lehine irtifak hakkı tescil ettirdiği, davacının 03.10.1967 tarihli dilekçesi ile anataşınmazda diğer daireler üzerinde kat irtifakının kurulmadığını beyanla anataşınmazda kat mülkiyetinin kurulması için tapu müdürlüğüne müracaat ettiği, bunun üzerine her katta bir bağımsız bölüm bulunan zemin ve iki kattan müteşekkil binada her bağımsız bölüm için 2/6 arsa paylı kat mülkiyetinin kurulduğu, davacının üç nolu dairedeki diğer ½ hisseyi 23.06.2010 tarihinde satın alarak bağımsız bölümün tam maliki olduğu anlaşılmakla, davacının taşınmazdaki arsa paylarının mevcut haliyle kat mülkiyetine çevrilmesine rızası mevcut olup, kendisi tarafından kurulmuş olan kat mülkiyetindeki arsa paylarının düzeltilmesini istemekte iyiniyetli sayılmayacağı ve bu davayı açmakta korunmaya değer hukuki yararlarının bulunmadığı...
Bu tür sözleşmeler “yüklenicinin finansı kendisi tarafından sağlanarak arsa malikinin arsası üzerine bina yapım işini üstlendiği, arsa malikinin ise yapılacak inşaata karşılık bedel olarak binadaki bir kısım bağımsız bölüm mülkiyetini yükleniciye geçirmeyi vaat ettiği” sözleşmelerdir. Başka bir deyişle, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde ücret (bedel) arsa sahibi tarafından nakit olarak değil, ayin olarak ödenmektedir. Yine belirtilmelidir ki, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi iki tarafa hak ve borçlar yükler. Burada, biri diğerinden farklı iki ayrı hukuki müessese vardır. Bunlardan ilki, geçerliliği bir şekle bağlı olmayan inşaat sözleşmesi (eser sözleşmesi) “yüklenicinin borcu”, diğeri ise kamu düzeni bakımından resmi şekilde yapılmadıkça hüküm doğurmayan taşınmaz malda pay mülkiyetinin devri “arsa sahibinin borcu”dur. Aksine sözleşme hükmü bulunmadıkça yüklenici, bedele (arsa payı devrini talebe) eserin teslimi halinde hak kazanır....
Somut olayda; 1999 yılında meydana gelen deprem sonucu anataşınmaz üzerindeki A ve B Bloklar bütünüyle yıkılmış olmasına karşın C-D-E blokların malikleri olan davalılar yukarıda açıklanan 47. maddenin ikinci fıkrasında gösterilen süreler içerisinde yıkılan blokla ilgili arsa paylarının devri için ... başvurmayıp anataşınmazın ifrazı ile (A) ve (B) Blokların bulunduğu kısımdaki kat mülkiyetinin kaldırılmasını istemişlerdir. Bu durumda mahkemece anılan maddenin üçüncü fıkrası hükmü uyarınca anataşınmazın tümünde kurulu bulunan kat mülkiyetinin kaldırılarak ortak mülkiyete dönüştürülmesine karar verilmesi gerekirken salt A ve B bloklardaki kat mülkiyetinin kaldırılmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, davacı şirketin devrine ilişkin 22.07.2007 tarihli genel kurul kararının ve dolayısıyla devir işleminin mahkemece iptaline karar verilip, yine olağan genel kurul kararının Ticaret Sicili'nden terkinine karar verildiğini ve şirkete kayyım atandığını, şirketin devri için sözleşme yapılmasından önceki bir dönemde taraflar arasında 34 ZD 5066 plakalı araç için 4 yıl süreli 13.09.2006 tarihli finansal kiralama sözleşmesi imzalandığını, davalının finansal kiralama bedellerini ödemediğini, müvekkili şirketin ihbar edilenler tarafından kanuna aykırı olarak yönetildiği dönemde finansal kiralamaya konu aracın, finansal kiralama sözleşmesinin süresi dolmadan 25.03.2008 tarihli kati satış sözleşmesi ile düşük bedelle davalıya satıldığını, sözkonusu satışın iptalinin gerektiğini iddia ederek kati satış sözleşmesinin iptali ile aracın mülkiyetinin müvekkili şirket adına tespitine, aracın mülkiyetinin davalı tarafından üçüncü şahsa devri halinde yapılan satışın geçersizliğinin...
Davalı vekili, dava konusu taşınmazın satışının henüz gerçekleşmediğini, usulüne uygun olarak yapılmış olan çağrı üzerine genel kurulun 9 Eylül 2014 tarihinde olağanüstü toplanarak dava konusu taşınmazın satışı ve mülkiyetinin devri kararının oy çokluğu ile alındığını, davacının genel kurul yapılmaksızın taşınmaz satışı yapıldığına dair iddiasının mesnetsiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....