Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve madd tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1.498,57 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına 17.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanmadan Sonra Açılan Maddi-Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, 26.01.2015 tarihinde açılmıştır. Dava dilekçesinde davalının adresi gösterilmiştir. Bildirilen adresin yetersiz olduğu, soruşturulduğunda ise şahsın tanınmadığı, adreste belirtilen numaranın olmadığı şerh düşülerek iade edilmiştir. Tebligat Kanununun 10. maddesine göre tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adreste yapılır. Dava dilekçesinde belirtilen adreste bina numarası olarak belirtilen numaranın olmaması gösterilen adresin bilinen en son adres olmadığını göstermektedir....
Taraflar arasındaki boşanmadan sonra açılan maddî ve manevî tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince görev itirazının kabulü ile Mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde dosyanın yetkili ve görevli ... Nöbetçi Aile Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesinin görevsizlik kararı, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanmadan Sonra Açılan Maddi-Manevi Tazminat Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; bozulmasına dair Dairemizin 05.03.2015 gün ve 3145-3585 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanmadan Sonra Açılan Maddi ve Manevi Tazminat Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 24.02.2015 gün ve 20104-2638 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanmadan Sonra Açılan Tazminat Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 10.12.2014 gün ve 17350-25311 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacının manevi tazminat davası, davacının tüm aşamalardaki iddia ve beyanları dikkate alındığında Türk Medeni Kanunu'nun 174/2 ve 178. maddelerine dayanan boşanmadan sonra açılan manevi tazminat davası niteliğindedir. Tarafların Acıpayam Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 27.09.2013 tarihinde kesinleşen kararıyla boşandıkları anlaşılmaktadır....
Aile Mahkemesi KARAR Dava, eşler arasında, boşanmadan sonra açılan katkı payına dayalı alacak davasına ilişkin olup, AİLE MAHKEMESİ SIFATI İLE DAVAYA BAKILMIŞTIR. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesi Başkanlığına aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 2.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.3.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin boşanmadan doğabilecek maddi tazminat ve nafaka alacaklarından kurtulmak için davalı ...’ın, sahibi olduğu dairesini babası olan davalı Şaban’a satışına ilişkin işleminin iptali ile taşınmazın davalı ... adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, boşanma sonrası hükmedilen tazminatın ödendiği, davalı ...’ın ödemek zorunda kalabileceği tazminat için davacının tapu iptali ve tescil talebinin yersiz olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili ile vekalet ücreti yönünden de davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz.”Aynı Yasanın 176/3.maddesine göre de; “İrat biçiminde ödenmesi sözleşme veya hakimin hükmüyle kararlaştırılan yoksulluk nafakası; Alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde; kendiliğinden kalkar.Alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır".Yoksulluk nafakasının boşanma davasından sonra ayrı bir dava ile istenmesini engelleyen bir kanun hükmü yoktur. Ancak, her dava açıldığı tarihteki şartlara tabidir. Boşanma davasında mevcut olan davacıya nafaka bağlanması şartlarının; boşanma davasından sonra açılan nafaka davası tarihinde de mevcudiyetini koruması gerekmektedir.Somut olayda; davacının, boşanmadan hemen sonra, tanıklarının nişanlısı olarak beyan ettikleri kişiyle, evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşadığı; dosya içerisindeki fotoğraflardan ve ceza davası dosyasından anlaşılmaktadır....