WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya kapsamından, herne kadar yapılan kolluk araştırmasında küçüğün ve annesinin ...’te bulunmadığı, ... ilinde bulunduğu belirtilmiş ise de, ... ilindeki açık adresin belirtilmediği ve küçük ile annesinin adrese dayalı nüfus kayıt sistemi bilgilerine göre adresinin "... Gürsel mahallesi, Şehit Uğur Burkay sokak, No:8/1, Şahinbey-...” olduğu anlaşıldığından, uyuşmazlığın ... 3.Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 10.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; boşanma kararı ile müşterek çocukların velayetinin davacı anneye verilip her biri yönünden aylık 15.000'er TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, ayrıca boşanma ilamının 7. maddesinde her biri için aylık 600'er euro dan toplam 1200 euro eğitim gideri ödenmesine karar verildiğini, bunun yanında davacı eş için aylık 20.000- TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, müvekkilinin davacıya karşı nafakanın düşürülmesi ve eğitim ücretlerini kaldırılması davası açtığını hususunun doğru olduğunu, boşanmadan sonra müvekkilinin ekonomik durumunda değişiklikler olduğunu, boşanma sırasında müşterek çocukların İspanya da yaşadıklarını, ancak bir kaç yıl sonra anne ve çocukların Türkiye ye gelerek İzmir iline yerleştiklerini, dava dilekçesindeki iddiaların doğru olmadığını, müvekkilinin çocuklarla imkan el verdiğince görüşmeye çalıştığını, her ne kadar dava dilekçesinde müşterek çocuk için izin talep edilmiş ise de buna ilişkin belgelerin sunulmadığını, çocuğun nerede...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Velayet hukukuna ilişkin olarak mirasen kalan taşınmazların intikali için izin verilmesi hakkında açılan davada Sivrihisar Sulh Hukuk ve Asliye Hukuk (Aile) Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, kısıtlanarak annesinin velayeti altında bırakılan (TMK 419/3. maddesi) ergin çocuğun babası olan muris Rıza Yücel'den kalan malların ve hakların devri ve yönetilmesi ile ilgili işlemler yapılması için veliye izin verilmesi isteğine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, kısıtlanarak annesinin velayeti altında bırakılan ergin çocuğun taşınmazdaki miras hissesinin intikali için istenen izin talebi hakkında velayet hükümlerinin uygulanacağı belirtilip görevli mahkemenin Aile Mahkemesi olduğu bildirilerek görevsizlik kararı verilmiştir....

      Aynı Yasanın 336/3 maddesine göre de "Velâyet, ana ve babadan birinin ölümü hâlinde sağ kalana, boşanmada ise çocuk kendisine bırakılan tarafa aittir." hükmü yer almakta ise de, çocuğun annesinin reşit olmadığı, babası tarafından tanınmadığı ve vesayet altında bulunmadığı anlaşılmaktadır. Somut olayda, küçüğün Menemen ilçesinde doğduğu ve adres kayıt sisteminde de yerleşim yeri olarak aynı ilçenin gösterildiği anlaşıldığından davanın Menemen Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Menemen Sulh Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 12.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Aile Mahkemesinin 2016/580 esas 2017/403 karar sayılı ilamı ile boşanmalarına kara verildiği, boşanma kararı veren mahkemenin müşterek çocuğun velayetini davalı anneye bıraktığını, ancak müşterek çocuğun velayetinin davacı babaya verilmesi çocuğun menfaatine olacağını, davalının boşanmadan sonra başka bir evlilik yaptığını, ancak davalı ve yeni eşinin müşterek çocuğa bakmadıklarına ilişkin müvekkilinin ciddi endişesi olduğunu, müvekkilinin yaşadığı ortam ve maddi durumu müşterek çocuğun gelişimi eğitimi için gayet elverişli olduğunu, müvekkilinin sahip olduğu elverişli ortam ve olanaklardan çocuğunun da faydalanmasını istediğini, müvekkilinin halen genç sayılabilecek yaşta olduğu ve annesi ile birlikte yaşadığını, müvekkilinin annesinin torununa çok iyi bakabileceğini, bu nedenle müşterek çocuğun velayetinin davacı babaya verilmesini ve ayrıca dava dilekçesinde adli yardımının kabulüne ilişkin ise , müvekkilinin yararlandığı bir sosyal güvencesi olmadığı, hiçbir mal varlığı bulunmadığı...

        ın annesinin oğlunu merak edip, araması sebebiyle suça sürüklenen çocuk ...'ın alkollü olup sızmış durumdaki...'ı kaldırıp annesinin aradığını söylemesi sırasında mağdur ile suça sürüklenen çocuk arasında çıkan tartışmanın kavgaya dönüştüğü, tarafların karşılıklı olarak küfürleştiklerini beyan ettikleri, bu nedenle suça sürüklenen çocuğun eylemini haksız tahrik altında gerçekleştirdiğinin kabulü ile suça sürüklenen çocuk lehine 5237 sayılı TCK'nin 29. maddesi uyarınca haksız tahrik hükmünün uygulanması gerekliliğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeple 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Yasanın 8/1 maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 06/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          TEMYİZ SEBEPLERİ Suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz istemi; suça sürüklenen çocuğun suç işleme kastı bulunmadığına, suçun unsurlarının oluşmadığına, ilişkindir. III. OLAY VE OLGULAR İncelemeye konu olay; 15 yaşından küçük olan mağdurenin herhangi bir cebir, tehdit veya hile kullanılmaksızın velayeti altında bulunduğu anne-babasının yanından ayrılarak, erkek arkadaşı olan suça sürüklenen çocuk ile olay günü 14:00'da dışarda buluşup bir müddet gezdikten sonra, suça sürüklenen çocuğun evine giderek gece vaktine kadar burada kaldıkları, mağdurenin annesinin Emniyet birimine giderek durumu bildirmesi üzerine polis ekibinin suça sürüklenen çocuğa telefonla ulaştıktan sonra mağdurenin şahsına zarar verilmeksizin evine döndüğü, iddiasına ilişkindir. IV. GEREKÇE 1....

            Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden davalı davacı kadına yüklenen erkeğin ailesine soğuk davranma, surat asma, erkeği hor görüp erkeğe hakaret etme, birlik yükümlülüklerini yerine getirmeme kusurlarının gerçekleştiği, her ne kadar kadına, annesinin evliliğe müdahalesine sessiz kalma kusuru yüklenmiş ise de anılan kusurun kadına yüklenmesinin doğru olmadığı, zira kadının annesinin boşanmak isteyen davacı- davalıya ''oğlum al ceketini çık o zaman '' dediği, kadının annesinin bu sözünü erkeğin boşanma isteğini ve gerekçelerini söylemesinden sonra sarf ettiği, kadının annesinin evlilik birliğinin herhangi bir döneminde bir müdahalesinin ispatlanamadığı, kadının annesinin bu sözünün evliliğe müdahale olarak değerlendirilemeyeceği, izah edilen nedenden ötürü kadına yüklenen bu kusurun kusur olmaktan çıkarılmasının gerektiği, kadına yüklenecek başkaca kusurlu davranışın bulunmadığı, kaldı ki erkeğin istinaf dilekçesinde, kadının tam kusurlu olarak tespitine herhangi bir itirazlarının olmadığını...

            CEVAP 1.Davalı- karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddiaları kabul etmediklerini, erkeğin evliliğin gerektirdiği yükümlülüklere aykırı davrandığını, hamilelik ve doğumunda kadına destek olmadığını, erkeğin ve annesinin evde söz sahibi olduklarını, tartışmada erkeğin kadını darp ettiğini, sonrasında evi terk edip elektrik ve doğalgaz aboneliklerini kestirdiğini, 26.02.2018'de erkeğin boşanma davası açtığını, sonrasında barıştıklarını, erkeğin annesinin yönlendirmesiyle hareket ettiğini, annesinin müdahalesine sessiz kaldığını, kadını boşanmakla tehdit ettiğini, kadının maaşını harcadığını, kendi maaş miktarını gizlediğini, erkeğin annesinin sürekli müşterek konutta kaldığını, erkeğin kadını küçük düşürdüğünü, hakaret ettiğini, kadının ailesinin eve gelmesine müsaade etmediğini, erkek ve annesinin kadının ailesine küfür ve hakaret ettiklerini, erkeğin birkaç kez kadını evden kovduğunu, küstüğünde erkeğin yatağını ayırdığını, kadının telefonuna gizlice casus...

              , çocuk doğduktan 20 gün sonra evi terk edip gittiğini, çocukla görüşmesine izin vermediğini, kadının annesinin erkeğe telefonda hakaretler ettiğini, çocuğun isminin Hacı Hasan olmasına rağmen kadın ve ailesinin çocuğun ismini değiştirmek istediklerinden Yiğit diye hitap ettiklerini, sürekli evi terk ettiğini, kadının ailesinin sürekli eve geldiklerini, erkeğin çocuğuyla vakit geçirmesine engel olduklarını, tüm bu nedenlerle tarafların boşanmalarına, çocuğun velayetinin ortak verilmesine, 60.000TL maddi - 60.000TL manevi tazminata kadının nafaka ve tazminat taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu