Açıklanan sebeple, davacı kadın yararına daha uygun miktarda maddi ve manevi tazminat (TMK m. 174/1-2) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 3-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169). Yine boşanma veya ayrılık vukunda çocuk kendisine tevdi edilmemiş taraf gücüne göre onun bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlüdür (TMK. M. 182). Bu hususu hakim görevi gereği kendiliğinden dikkate alması gerekmektedir....
Durum böyleyken mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken; yetersiz gerekçeyle boşanma kararı verilmesi doğru değilse de; boşanma hükmü temyiz edilmediğinden bu husus bozma nedeni yapılmamış; yanlışlık eleştirilmekle yetinilmiştir. 2-Temyiz sebeplerine hasren yapılan incelemeye gelince; a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle yukarıda 1. bentte açıklandığı gibi, tarafların boşanmayı sağlayan kusurlu davranışları bulunmamakta ise de yoksulluk nafakasına hükmedebilmek için nafaka yükümlüsünün kusuru aranmayacağından (TMK. md.175) ve davacı kadının boşanma sonucu yoksulluğa düşeceği (TMK. md. 175/1) anlaşıldığından; davacı kadının tüm, davalı erkeğin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. b-Yukarıda açıklandığı gibi, tarafların boşanmayı gerektiren kusurları bulunmamaktadır....
Davacı kadın eşin boşanma hükmünün kesinleşmesinden sonra açtığı davada, talep ettiği manevi tazminat (TMK m. 174/2) istemi tarafların anlaşmalı boşanma hükümlerine göre boşandıkları ve boşanma davası sırasında istenmeyen manevi tazminatın, daha sonradan istenmesinin mümkün olmaması gerekçe gösterilerek reddedilmiş, hüküm davacı kadın eş tarafından temyiz edilmiştir. Tanınmasına karar verilen boşanmaya ilişkin yabancı mahkeme ilamı incelendiğinde, boşanma davasında Türk Hukukunun uygulandığı, kadın eş tarafından açılan davada geçimsizliğe dayalı olarak (TMK m. 166) boşanmaya karar verildiği, davalı erkek eşin duruşmada hazır bulunmadığı, tarafların boşanma ve fer’ilerine ilişkin mahkeme huzurunda beyanlarının alınmadığı gibi; davacı kadın eşin boşanmanın eki niteliğinde olan manevi tazminat (TMK m. 174/2) haklarından vazgeçtiğine ilişkin beyanının da bulunmadığı anlaşılmaktadır....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-karşı davalı kadının ve davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdakı bentler kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; kişisel ilişkinin süresi, reddedilen tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169)....
Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir (TMK m. 222). Açıklamalar doğrultusunda, değer tespiti, belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi için gerek görülürse konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınmalıdır. Somut olaya gelince; eşler, ilk olarak 23.07.1993 tarihinde evlenmiş, 10.10.2011 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, kesinleşmesiyle boşanmışlar; daha sonra 04.06.2012 tarihinde ikinci kez evlenmişler ve 08.05.2013 tarihinde açılan boşanma davası ile boşanmışlardır. Eşler boşanıp tekrar evlenmiş iseler; mal rejimi her bir boşanma davasının dava tarihinden geçerli olarak sona erer ve her bir evlilik dönemindeki mal rejimi ayrı ayrı tasfiyeye tabidir. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK 225/son)....
boşanma hükmü temyize gelmediğinden boşanma kararı 07.05.2014 tarihinde kesinleşmiştir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek mirasçıları ile davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek tarafından anlaşmalı boşanma davası (TMK m. 166/3) açılmış olup, yargılama devam ederken erkek eşin ölümü üzerine davaya TMK.m.181/2 uyarınca erkek eşin mirasçıları tarafından devam edilmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davacının ölümü ile evlilik birliği sona erdiğinden konusuz kalan boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır....
(TMK.md.182) O halde velayeti temyiz edene tevdi edilen çocuklar için ... devleti tarafından nafaka ödendiği gerekçesi ile iştirak nafakasına hükmedilmemesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. 3-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169)....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacı-davalı erkeğin tüm, davalı-davacı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK. md. 186/1) geçimine, (TMK md. 185/3) malların yönetimine (TMK. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK.md. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK. 169). Mahkemece bu kapsamda müşterek çocuklar yararına hükmedilen tedbir nafakaları (TMK. 169) boşanma hükmünün kesinleşme tarihinde sona ermiştir. Boşanma kararının kesinleştiği 24.12.2013 tarihinden itibaren iştirak nafakası (TMK.md. 182) hükmedilecek yerde kararın kesinleşme tarihinden itibaren hükmedilmesi doğru görülmemiştir....