WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-) Davacı kadın vekilinin, davacı ve müşterek çocuk lehine hükmedilmiş olan tedbir nafakası miktarlarına yönelik istinaf talebinin, davalı erkek vekilinin ise, kusur belirlemesine, kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminata yönelik istinaf taleplerinin HMK'nın 353/1- b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, B-) Davacı kadın vekilinin, kusur belirlemesine yönelik istinaf talebinin HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca KISMEN KABULÜNE, C-) Davacı kadın vekilinin, iştirak nafakası, yoksulluk nafakası ve maddi manevi tazminat miktarlarına yönelik istinaf taleplerinin HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca KISMEN KABULÜ ile; İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 6. bendindeki iştirak nafakası hükmünün, 7. Bendindeki yoksulluk nafakası hükmünün ve hüküm fıkrasının 8. ve 9. bentlerinin KALDIRILARAK, kaldırılan bu hükümlerin yerine YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE, 6 bentteki tedbir nafakası hükmünün 6- (a) bendi olarak, 7....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Nafaka Taraflar arasındaki karşılıklı açılan boşanma davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı tarafından; her iki boşanma davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-davalı kocanın terk nedeni ile açmış olduğu boşanma davasından önce davalı-davacı kadın tarafından 21.9.2010 tarihinde açılan bağımsız tedbir nafakası davasının, kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu belirlenerek kabul edildiği ve bu kararın koca tarafından temyiz edilmemek sureti ile kesinleştiği, böylece davalı-davacı kadının ihtar kararına uymamakta haklı olduğunun anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz...

    Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek davalı-davacı kadın için tedbir nafakası hükmedilmemesinin yerinde olmadığı kanaatine varıldığından davalı davacı kadının bu yöndeki istinaf talebinin kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının 2 nolu bendinin nafaka yönünden kaldırılmasına, kadın lehine aylık 300,00 TL tedbir nafakası takdiri ile dava tarihi olan 14.02.2019 tarihinden itibaren başlamak ve boşanma kararının kesinleşme tarihine kadar devam etmek üzere davacı davalı erkek mirasçılarından alınarak davalı davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. TMK'nun 175.maddesine göre; "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir....

    /02/2020 tarihli dilekçesi ile; çocuklar için 300,00'er TL tedbir nafakası, TMK. 174....

    İlk derece mahkemesince"davalının evlendikten bir gün sonra evi terk ederek İstanbula döndüğü, ailesi hakkında bir takım iftiralarda bulunduğu" iddialarının tanıkların görgüye dayalı beyanları ile sabit olduğu, davalı kadının müşterek haneyi terk ettiği, davalı kadının cevap dilekçesi ile ileri sürdüğü kayınbabasının kendisini taciz ettiği iddialarına ilişkin hiçbir somut delil olmadığı ve Şarkışla CBS 2020/860 Soruşturma nolu şikayetin boşanma davası açıldıktan sonra yapıldığı ve kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiği, Küçükçekmece 17. ASCM 2020/653- 2020/203 K....

    Bunun yanında, davalı/b.davacı kadının hükmedilecek yoksulluk nafakasına yıllık artış oranı uygulanmasını, maddi ve manevi tazminata ise, dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasını talep ettiği, mahkemece bu hususlarda bir karar verilmediği belirlenmiş ise de; kadının bu konularda istinaf başvurusu bulunmadığından, Dairemizce kadın lehine yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminata ilişkin hüküm verilirken de bu hususlarda bir karar verilmemiştir. TMK'nın 169.maddesi uyarınca, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası miktarının (boşanma dava tarihi ile, istinaf edilmeden kesinleşen boşanma kararı kesinleşme tarihi arasında geçerli olan) yeterli olduğu anlaşıldığından, kadının bu konudaki istinaf başvurusunun esastan reddi yönünde karar verilmesi gerektiği kanaati ile, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    Nafaka takdirinde, davacının isteminin önlem nafakası olması ve eşlerin birlikte yaşarken sürdürdükleri hayat seviyesinin ayrı yaşama halinde de korunması gerektiği düşünüldüğünde, mahkemenin önlem nafakasına hükmetmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve özellikle davalının tespit edilen mevcut gelir durumuna göre mahkemece davacı kadın yararına takdir edilen nafaka miktarı, TMK'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesine uygun olup mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı ve davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 12/10/2022 NUMARASI : 2022/550 ESAS 2022/1595 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Önlem Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

    Sonuç olarak davacı kadın ayrı yaşamakta haklılığını ispatlamış olup lehine önlem nafakası takdirinde bir isabetsizlik yoktur. Hükmedilen önlem nafakası miktarı ise tarafların gerçekleşen ekonomik sosyal durumlarına, kadının ihtiyaçlarına, hakkaniyete ve ölçülülük ilkesine uygundur. Bu itibarla kadının istinafı kusur belirlenmesini de içerdiğinden, kadının kusura yönelik istinafının kısmen kabulüne, erkeğin ise kusura, kadın lehine nafakaya hükmedilmesine ve miktarına yönelik istinafının ise esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir. TMK.nun 327/1. maddesine göre, çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderleri ana ve baba tarafından sağlanır. Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder (TMK 328/1). Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir (TMK 329/1)....

    dayalı tedbir nafakası davasının kabulüne karar verilmiştir....

      UYAP Entegrasyonu