Ancak; Tapu kaydına göre taşınmazın üzerinde ... oğlu ... intifa hakkı sahibi olup, adı geçen, davada taraf olmadığına göre tespit edilen bedelin intifa hakkı sona erinceye kadar hak sahibi istediğinde kendisine faizinin ödenmesi koşuluyla bir milli bankaya yatırılması gerekirken, bu hususta bir karar verilmemiş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 7.4.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; Tapu kaydına göre taşınmazın üzerinde Şıhı oğlu ... intifa hakkı sahibi olup, adı geçen, davada taraf olmadığına göre tespit edilen bedelin intifa hakkı sona erinceye kadar hak sahibi istediğinde kendisine faizinin ödenmesi koşuluyla bir milli bankaya yatırılması gerekirken, bu hususta bir karar verilmemiş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 7.4.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dosyaya getirtilen tapu kaydı içeriğinden, dava konusu 2373 ada 88 parsel sayılı taşınmazda ... intifa hakkı sahibi olduğu anlaşılmakla dava sonunda verilecek kararın intifa hakkı sahibinin hukukunu yakından ilgilendirdiği gözetilerek bu şahsın da yöntemince davaya katılımı sağlanıp taraf teşkilinin eksiksiz yapılması gerektiğinin dikkate alınmamış olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 63 parsel sayılı taşınmazdaki 13 nolu bağımsız bölümün mülkiyet hakkını uhdesinde bırakıp davalı oğlu lehine intifa hakkı tesis etmek isterken hata sonucu tam tersinin tescile dayanak 28.03.2005 tarihli resmi akde aktarıldığını, böylece; çekişmeli taşınmazda kendisi lehine intifa hakkı tesis edilip, davalı oğluna taşınmazın devredildiğini, bu durumu davalının eşi tarafından açılan boşanma davasındaki tebliğat sebebiyle öğrendiğini ileri sürerek, tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir. Davalı, davayı kabul etmiştir. Mahkemece, uyuşmazlığın davalı hakkında mal paylaşımından kaynaklanan alacağı muvazaalı olarak azaltmaya yönelik olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'nun raporu okundu. Düşüncesi alındı....
Somut olayda, davacı vekilinin, tarafların anlaşmalı olarak boşandıkları, boşanma davasında tarafar arasında düzenlenen protokol gereğince çekişmeli taşınmazın 1/2 hissesinin davacıya devredileceğinin kararlaştırıldığı, ancak, halen tapunun devredilmediğini ileri sürerek taşınmazın tapusunun iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. Uyuşmazlık, boşanma protokolüne dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, Türk Medenî Kanununun ikinci kitabından kaynaklanmaktadır. Buna göre davanın aile mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Ankara 7. Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 19/04/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Dava, intifa hakkının terkini istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 794. maddesindeki tanıma göre intifa hakkı taşınırlar, taşınmazlar hatta haklar veya bir mal varlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden yararlanma hakkı veren bir irtifak türüdür. Taşınmaz mallar üzerinde intifa hakkı, resmi senedin düzenlenerek tapuya tescili ile, taşınırlar üzerinde ise taşınır eşya zilyetliğinin intifa hakkı sahibine geçirilmesiyle kurulur (TMK.m.795). İntifa hakkı; bir süreyle sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü veya tüzelkişi ise tüzel kişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle, harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma olanağının kalmaması durumlarında sona erer. (TMK.m.796) Somut olayda; dava konusu 16 parsel sayılı taşınmaz 27.12.1931 tarihli 80 ada 28 parsel sayılı taşınmazdan gelmektedir....
Bu minvalde ----------- intifa hakkına konu taşınmaz için yazılan müzekkere cevabında, davacı lehine, Davalı ---------- kayıtlı taşınmaz üzerinde 25.07.2006 tarihli intifa hakkının aktif olduğunun belirtildiği görülmüştür. ------ düzenlenen 25.07.2006 tarihli resmi senette, intifa bedeli 15.000 TL olarak belirlendiği ve bedelin istasyondaki tesislerin ve donanımın inşa ve iktisap bedellerinin davacı şirketçe karşılanması ve kalan miktarın da ödenmesiyle karşılandığı belirtilmiştir.Bu kapsamda, dava tarihi itibariyle intifa hakkının devam etmesi halinde bakiye intifa hakkı bedeli talep edilemeyeceği, davacı tarafça davalı yetkililerine intifa hakkının terkini hususunda vekaletname verilmiş ise de davacının basiretli bir tacir gibi davranarak intifa hakkını terkin ettirdikten sonra dava açması gerektiği, dava tarihi itibariyle intifa hakkının devam ettiği anlaşılmakla, bakiye intifa hakkı talebinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır....
Yapılan ekonomik ve sosyal durum araştırmasına göre davalı kadının herhangi bir yerde çalışmadığı, oturduğu evin kira olduğu, anlaşmalı boşanma protokolüne göre kira bedelinin davacı tarafından ödenmesi gerektiği, Rize'de çay ekimi yapılan arazileri ve 1 adet aracının bulunduğu, anlaşmalı boşanma protokolü ile intifa hakkı kendisine ait olan Bornova'da bulunan 2 taşınmazdan yaklaşık 35.000,00 TL kira geliri elde ettiği, davacı erkeğin Yeşil Vadi Bitkisel Kozmetik Ürünler... Ltd. Şti.'nin tek yetkilisi ve Bornova'da Şifam Baharat isimli parakende satış yapan iş yerinin olduğu, adına kayıtlı Audi marka araç, Buca'da, İzmir Sarnıç Köyünde, Kemalpaşa'da ve Bornova'da adına kayıtlı mesken, arsa, bağ ve fabrika olarak kullanılan taşınmazlar bulunduğu, iş yerlerinden elde ettiği aylık gelir dışında kira gelirinin olduğu anlaşılmaktadır....
Metin'in mirasında 1/2 oranında intifa hakkı sahibi, dolayısıyla diğer davacıların da kalan 1/2 payda kuru ve tam mülkiyet hakkı sahibi oldukları gözetilmeden ve mevcut intifa hakkı dikkate alınmadan arttırılan bedelin 1/2'sinin milli bir bankaya yatırılarak nemasının intifa hakkı sahibine, kalan 1/2 payın diğer davacılara ödenmesine karar verilmesi gerekirken tamamının davacılara ödenmesine şeklinde hüküm kurulması da, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davacı tarafa iadesine, 9.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda davanın intifa hakkına konu taşınmazda davacı ve bayii arasındaki sözleşmeye aykırı ve intifa hakkını ihlal eder şekilde otogaz satışından kaynaklanan elatmanın önlenmesi olarak nitelendirilmesi gerekmektedir. İntifa hakkı; başkasına ait bir eşya, hak veya mal varlığı üzerinde belirli bir kişiye tam olarak yararlanma olanağını sağlayan bir irtifak türüdür. Kuşkusuz intifa hakkı sahibinin eşya üzerinde oluşan saldırının kaldırılmasını istemesi olanaklarıdır. Bu isteği ise intifa hakkı sahibinin hakkı üzerinde muaraza çıkartan yana dava açılarak yöneltmesi gerekir. Başka bir deyişle, davadaki hasım intifa hakkı sahibini o eşyadan tam yararlanma hakkını engelleyen kişidir. Somut olaya gelince; davacı şirket ile davalı ... arasında bayilik sözleşmesi bulunmaktadır. Davacı, dava konusu 35 ada 12 parsel sayılı taşınmazdaki intifa hakkını ... aracılığı ile kullanmaktadır....