"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Nedeni ile Velayeti Annede Olan : Küçüğün Adının Değiştirilmesi Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair 8. Hukuk Dairesi'nin 07.04.2021 gün ve 2021/1406 esas, 2021/3254 karar sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; Uyuşmazlık ve hüküm, boşanma nedeni ile velayeti annede olan küçüğün adının değiştirilmesi isteğine ilişkin olup Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı iş bölümü kararı uyarınca davanın niteliğine göre, temyiz inceleme görevi Dairemize ait ise de, karar düzeltme istemini inceleme görevi ortak hükümler 3. maddesindeki "Temyiz incelemesi tamamlanarak mahalline gönderilen dosyalara ilişkin karar düzeltme istemlerinin incelemesi kararı veren daire tarafından tamamlanır." düzenlemesi gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma nedeni ile velayeti anneye verilen küçüğün soyadının değiştirilmesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, boşanma nedeni ile velayeti annede bulunan çocuğun taşıdığı baba soyadının değiştirilmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 14.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 20.01.2017 günlü ve 2017/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 27.01.2017 tarihli ve 29961 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2017 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 23.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 13/03/1997 tarih ve 167-182 karar sayılı kararı ile boşanmaları sonucu küçüğün velayeti, boşanma davası ile babaya verilmiş ise, zaten küçüğün babada bulunan velayetinin küçük reşit olana kadar devam edeceği, küçüğün velayeti boşanma davası ile anneye verilmiş ise annenin de 24/07/2009 tarihinde vefat etmiş olması nedeniyle; küçüğün velayetinin anneden kaldırılarak babaya verilmesinin uygun olup olmayacağı yönünde karar verilmesi yönündeki velayet hükümlerinin, TMK'nun 2. kitabında düzenlendiği ve 4787 sayılı yasa'nın 4/1. maddesi uyarınca, Aile Mahkemelerinin görev alanında bulunduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 11.Aile Mahkemesi ise,kısıtlanması talep edilen ...'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nüfus Kaydında Baba Adının Düzeltilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm velayeti davacı anneye bırakılan küçüğün baba soy isminin değiştirilmesine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 18. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 18. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.30.09.2013 (Pzt.)...
Mahkemece "dinlenen tanık anlatımları, uzman incelemesindeki değerlendirmeler ve toplanan kanıtlara göre küçüğün yaşına, sağlık ve eğitim durumuna, duruşmada alınan beyanına ve tarafların dava süresince gözlemlenen eğilimleri değerlendirilerek küçüğün velayetinin davalı-davacı anneye verilmesinin küçük ...'in çıkarına ve tarafların durumuna uygun olacağı" gerekçesiyle velayetin değiştirilerek anneye verilmesine karar verilmiştir. Toplanan delillerden boşanma davasından sonra velayet sahibi babanın velayet görevini kötüye kullandığı veya velayetin değiştirilmesini gerektiren ihmal, ve istismarının varlığı ispatlanamadığı gibi kişisel ilişkiye engel olduğu iddiası da kanıtlanamamıştır. Çocuğun velayete ilişkin beyanının üstün yararına uygun olduğuna dair delil de bulunmamaktadır. Toplanan deliller, velayetin değiştirilmesi koşullarının oluştuğunu kabule elverişli değildir....
Aile Mahkemesinin 19/10/2018 tarih, 2018/619 Esas ve 2018/838 Karar sayılı ilamı ile velayetleri davalı babaya bırakılan müşterek çocuk Şüheda Aksa Cırıtcı'nın velayetinin davalı babadan alınarak davacı anneye verilmesine, müşterek çocuk Ahmet Yusuf'un reşit olduğu anlaşılmakla velayetinin değiştirilmesi hususunda karar verilmesine yer olmadığına, müşterek çocuk Şehaddet'in reşit olduğu anlaşılmakla velayetinin değiştirilmesi hususunda karar verilmesine yer olmadığına, müşterek çocuk Harun'un velayetinin değiştirilmesi talebinin reddine, velayeti anneye verilen çocukile babaları arasında şahsi ilişki tesisine yer olmadığına, velayeti anneye bırakılan müşterek çocuk için nafaka talep edilmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmiştir....
Mahkemece velayeti anneye bırakılan ortak çocuk Enes ile baba arasında çocuğun yurt dışına çıkarılmamak koşuluyla kişisel ilişki tesisine karar verilmiştir. Davacı baba Almanya'da yaşamaktadır. Velayeti anneye bırakılan küçükle baba arasında kurulan kişisel ilişki küçüğün fikri ve bedeni ilişkisinin gelişmesi ile babalık duygularının da tatminini gerektirir. Bu husus nazara alınmadan ortak çocuk Enes ile baba arasında yer sınırlaması yaparak kişisel ilişki tesisi doğru olmamıştır. Gerçekleşen bu durum karşısında kişisel ilişki yönünden yer sınırlaması yapılmaması gerektiği de belirtilmek suretiyle bozma kararı verilmesi gerekirken, ilk incelemede bu husus gözden kaçırılmış olduğundan davacı babanın karar düzeltme isteminin bu yönden kabulüne ve Dairemizin kısmen onama-kısmen bozmaya dair ilamının 2. bendinde bu bozma sebebi de eklenerek yerel mahkeme kararının değişik gerekçe ile bozulmasına karar vermek gerekmiştir....
KARAR Dava dilekçesinde, boşanmakla velayeti davacı anneye verilen küçük "Nevzat"ın adının "Murat" olarak düzeltilmesi istenmiş, mahkemece çocuğun babası davaya dahil edilmeden davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava, velayet hakkına dayanılarak açılan, evlilik birliği içinde doğan ve boşanma sonucu velayeti anneye verilen çocuğun adının değiştirilmesi istemine ilişkindir. Ad ve soyadının değiştirilmesi ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilir. Adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve tescil olunur. 2525 sayılı Soyadı Kanununa göre taşınması zorunlu önad ve soyadı, Türk Medeni Kanununun 27. maddesi hükmünün kapsamındadır. Ne var ki; adın haklı sebeple değiştirilmesine ilişkin dava, kişisel durum sicilindeki mevcut kaydın değiştirilmesini ve düzeltilmesini gerektirdiğinden esas itibarıyla "nüfus kaydının düzeltilmesi" niteliğindedir. TMKnun 339/5. maddesine göre, çocuğun adını ana ve babası koyar....
KARAR Dava dilekçesinde, boşanmakla velayeti davacı anneye verilen küçük "..."ın adının "Mira" olarak düzeltilmesi istenmiş, mahkemece çocuğun babası davaya dahil edilmeden davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava, velayet hakkına dayanılarak açılan, evlilik birliği içinde doğan, boşanma sonucu velayeti anneye verilen çocuğun adının değiştirilmesi istemine ilişkindir. Ad ve soyadının değiştirilmesi ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilir. Adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve tescil olunur. 2525 sayılı Soyadı Kanunu'na göre taşınması zorunlu önad ve soyadı, Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesi hükmünün kapsamındadır. Ne var ki; adın haklı sebeple değiştirilmesine ilişkin dava, kişisel durum sicilindeki mevcut kaydın değiştirilmesini ve düzeltilmesini gerektirdiğinden esas itibarıyla "nüfus kaydının düzeltilmesi" niteliğindedir. TMK'nun 339/5. maddesine göre çocuğun adını ana ve babası koyar. Dolayısı ile çocuğun adının değiştirilmesi baba ...'...
ın çocukların vesayetinin kendisine verilmesini istediği davada yapılan yargılamada TMK'nun 336/3.maddesi gereğince velayetin ölüm halinde sağ kalan tarafa geçeceği gerekçesiyle red kararı vermiş olmasınında Yargıtay içtihatlarına uygun olmadığı, boşanma sonucu velayet kendisine bırakılan tarafın ölümü halinde kendiğinden velayetin sağ kalan tarafa geçmeyeceği çocukların vesayet altına alınması gerektiğinden ve küçüklerin vesayet altına alınması davası kamu düzenini ilgilendirilen bir dava olması nedeniyle Ezine Cumhuriyet Savcılığına ihbarda bulunulmasına karar verilmiştir Somut olayda çocukların velayeti, boşanma kararı ile velayeti kendisine verilen babanın vefatı nedeniyle askıda olmasına rağmen, annenin Ezine sulh hukuk mahkemesindeki vasi atanması dosyasında velayeti istiyorum şeklindeki beyanı doğrultusunda çocukların velayetinin anneye geçtiği gerekçesiyle vasi atanmasına ilişkin talebin reddine karar verilmesi doğru olmamakla beraber ve bu kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır...