Davacı borçlu vekilinin 03/02/2019 tarihinde mahkemeye sunduğu dilekçesi ise, takipte talep edilen işlemiş faiz ve faiz oranına itirazı ve kambiyo vasfına ilişkin şikayeti kapsamaktadır. Sözkonusu dilekçede davacı borçlu vekili açıkça dava dilekçelerini bu konuda ıslah ettiklerini bildirmiş ve ayrıca yine dava dilekçelerinde belirttikleri hususlar da nazara alınmak suretiyle davalarının kabulünü talep etmiştir. Ancak mahkemece 03/02/2019 tarihli dilekçede belirtilen itiraz nedenleri ile ilgili hiçbir değerlendirme yapılmaksızın itirazının ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Bu durumda mahkemece davacı borçlu vekilinin 03/02/2019 tarihli dilekçesinde ileri sürdüğü borca itiraz ve şikayetlerinin incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekmektedir....
Borçlunun İİK.nun 168.maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca yada imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK.nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir. Borçlu, icra mahkemesine başvuru dilekçesinde, alacaklı tarafından hakkında ... İcra Dairesi'nin 2010/552 sayılı dosyasından kambiyo senetlerine mahsus takip yapıldığını, ödeme emrinin yurt dışı adresine gönderilerek kesinleştirildiğini, takibe konu senet üzerinde idari birimin belirtilmediğini bu nedenle kambiyo senedi olarak nitelendirilemeyeceğini ileri sürmüş, mahkemece şikayet konusu edilmeyen aynı icra dairesinin 2010/553 sayılı dosyası üzerinden inceleme yapılarak dosya üzerinden karar verildiği anlaşılmıştır....
Borçlunun İİK.nun 168.maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca yada imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK.nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir.Borçlu, icra mahkemesine başvuru dilekçesinde, alacaklı tarafından hakkında Eğirdir İcra Dairesi'nin 2010/552 sayılı dosyasından kambiyo senetlerine mahsus takip yapıldığını, ödeme emrinin yurt dışı adresine gönderilerek kesinleştirildiğini, takibe konu senet üzerinde idari birimin belirtilmediğini bu nedenle kambiyo senedi olarak nitelendirilemeyeceğini ileri sürmüş, mahkemece şikayet konusu edilmeyen aynı icra dairesinin 2010/553 sayılı dosyası üzerinden inceleme yapılarak dosya üzerinden karar verildiği anlaşılmıştır.İcra mahkemesince, borçlunun şikayet konusu...
tarihli örnek 10 ödeme emri ve senet fotokopisi" şerhi yazılmak sureti ile borçluya 07.03.2014 tarihinde tebliğ edilmesi nedeniyle bu yöndeki şikayetinin yerinde olmadığı, borçlunun diğer itirazlarının değerlendirilmesi gerektiği belirtilmesine rağmen, mahkemenin bozma ilamına uymakla birlikte borçlunun diğer itirazlarına dair olumlu olumsuz bir karar verilmediği anlaşılmaktadır....
Senedin düzenlenme tarihinin senet metninde tekrar yazılması çift vade anlamına gelmediğinden ve senedin kambiyo vasfına etki etmeyeceğinden, mahkemece bu husus çift vade olarak değerlendirilerek takibin iptaline karar verilmesi isabesizdir. Öte yandan İİK'nın l70/b maddesi yollaması ile kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takiplerde de uygulanması gereken aynı Kanunun 63. maddesi gereğince borçlu, senet metninden anlaşılan itiraz sebeplerini yargılama sırasında ileri sürebilir. Bu bağlamda, senette tahrifat iddiası senet metninden anlaşılan itiraz sebepleri arasında olmakla, beş günlük itiraz süresi içinde ileri sürülmese bile, süresinde yapılan bir itirazın incelenmesi sırasında da ileri sürülmesi mümkündür....
Bununla birlikte 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun ''Borçlunun Kambiyo Hukuku Bakımından Şikayeti'' başlıklı 170/a-2 maddesinde; ''İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir.'' hükmü bulunmaktadır. Bu hükme göre; icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; takibe konu bono üzerinde zorunlu unsur olan düzenleme yeri yer almadığı için, kambiyo vasfını yitiren bonoya ilişkin olarak, İ.İ.K. 170/a maddeye göre kambiyo takibi yapılamayacağından, kambiyo senetlerine özgü olarak yapılan takibin iptaline, İİK 170/a. maddesine dayalı olarak yapmış oldukları şikayetlerinin kabul edilmemesi halinde, borca itirazları nedeniyle takibin iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, usulsuz tebliğ şikayetinin yanında sair itirazlara ilişkindir. Mahkemece, davacının ödeme emrinin usule aykırı olduğuna dair şikayetinin kabulü ile; ödeme emrinin tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 02/10/2019 olarak düzeltilmesine, davacının takibe konu senedin kambiyo vasfı olmadığına dair şikayeti ile borca itiraz taleplerinin reddine, dair karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 11/12/2018 tarih, 2018/11708 Esas – 2018/13295 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından iki adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki zamanaşımı şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin kabulü ile icranın geri bırakılmasına dair verilen kararın temyizi üzerine, Dairemizin 08/06/2016 tarih ve 2016/14356 E.- 16221 K. sayılı ilamı ile; takibe dayanak yapılan çeklerden 28/02/2005 tarihli çekin kambiyo vasfını haiz olmamasından dolayı uygulanması gereken...
Bölge Adliye Mahkemesi Kararı C.1.Gerekçe ve Sonuç İlk Derece Mahkemesi ile aynı gerekçe ile borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Borçlu, istinaf dilekçesi içeriğini aynen tekrarlayarak kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte ödeme emri tebligat usulsüzlüğü şikayeti ile hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK'nın 16, Tebligat Kanununun 10 ve 21 maddeleri. 3....
Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; Borçlunun, takip dosyasında haczedilen taşınmazının, İİK’nun 82/12. maddesi kapsamında haline münasip evi, geçimi için zaruri olan arazisi ve aile konutu olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılması için şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesi tarafından meskeniyet şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verildiği, bu karara karşı borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti gibi taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi bulunduğu iddiasına dayalı haczin kaldırılması şikayeti de, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Şikayet konusu işlem ilgiliye tebliğ edilmişse şikayet süresi tebliğ tarihinden itibaren başlar. Yine; kural olarak haciz sırasında bulunmayan borçlunun İİK'nun 103.maddesi gereğince hacizden haberdar edilmesi gereklidir....