"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu belediye aleyhine yapılan kambiyo senetlerine mahsuz haciz yoluyla takipte, borçlunun haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, icra dosya alacağının temlik edildiği gerekçesiyle şikayetin husumetten reddine karar verildiği görülmektedir.Somut olayda, 02.09.2014 tarihinde dosya alacağının ... Oğulları ... A.Ş. tarafından, ...'...
Davacı borçlu T1 yönünden yapılan incelemede; İİK'nın 168/3. maddesi gereğince; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte, takibin müstenidi olan senet kambiyo senedi vasfına haiz değilse ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içerisinde icra mahkemesine şikayet edilmesi zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir. Bununla birlikte 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun ''Borçlunun Kambiyo Hukuku Bakımından Şikayeti'' başlıklı 170/a-2 maddesinde; ''İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir.'' hükmü bulunmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtiraz K A R A R Hüküm, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan icra takibine karşı borçlunun şikayeti nedeniyle icra hukuk mahkemesince verildiğine göre, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 26.01.2012 tarih ve 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih 1 sayılı Kararı ile aynen kabul edilen ve 18.02.2012 tarih 28208 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (12.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu nedenle borçlunun duruşmada hazır olmadığı gerekçesi ile HKM'nun 150/1 maddesi uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasına ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru değildir. O halde mahkemece, borçlunun usulsüz tebligat şikayeti ve imza itirazının esası yönünden inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
O halde, her ne kadar taşınmaz üzerine daha önce konulmuş haciz bulunmakta ise de, yukarıda da açıklandığı üzere her haciz yeni bir şikayet hakkı doğuracağından, borçlunun 19.02.2013 tarihli hacze yönelik şikayeti, İİK.nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal sürede olup, mahkemece, işin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, şikayet konusu yapılmayan 22.10.2007 tarihli haciz esas alınarak istemin süre aşımı nedeniyle reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tâbidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Mahkemece, borçlunun şikayete konu hacizlere muttali olduğu kabul edilen 22/09/2014 tarihli mal beyanı dilekçesinin, dosyaya ne zaman sunulup UYAP üzerinde kaydının yapıldığı sorulmuş ve gelen cevapta, dilekçenin 22/09/2014 tarihinde dosyaya sunulduğu şeklinde cevap verildiği belirtilmiş ise de, anılan mal beyanı dilekçesi ile borçlunun şikayete konu haczi öğrendiğinin kabulü mümkün olmadığı gibi, mal beyanı dilekçesi içeriğinde de borçlunun hacizden haberdar olduğuna dair bir ifadenin bulunmadığı görülmektedir. Cebri icra sistemimize göre, alacaklı, borçlunun mallarının haczedilip satılmasından elde edilen para ile tatmin edilir. Bunun için, ödeme emrinin kesinleşmesinden sonra, alacaklının talebi ile borçlunun malları haczedilir (md 78vd.)....
-K A R A R- Davacı vekili, müvekkili hakkında başlatılan 2010/94 E sayılı kambiyo senetlerine mahsus takibe konu senetlerin, kambiyo vasfında olmayıp, kefalet ve borç senedi niteliğinde olduğunu, kambiyo senedi niteliğinde kabul edilse dahi davalının alacaklı sıfatı bulunmadığını, takipte talep edilen %27 oranından az olmamak üzere faiz isteminin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin kambiyo hukuku gereğince borçlu olmadığının tespitine, talep edilen işlemiş ve işleyecek faiz oranının 3095 sayılı Kanun'un 2/2. maddesindeki hadlere çekilmesine, davalının %40' tan aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine ve takibin durdurulması için tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....
Somut olayda; davalı tarafından, davacılar aleyhine kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı, davacılara ödeme emrinin 14.08.2020 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise 21.08.2020 tarihinde açıldığı, davacıların tebliğin usulsüz olduğu yönünde şikayette bulunmadıkları anlaşılmıştır. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, imzaya, borca itiraz ile senedin vasfına ve alacaklının yetkili hamil olmadığına yönelik şikayete ilişkin dava süresi İİK'nın 168, 169,170 ve 170/a maddeleri uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün, takibe dayanak belgelerin ödeme emrine eklenmediği iddiasına dayalı ödeme emrinin iptali şikayeti ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün, alacaklının aynı alacağa yönelik olarak menkul, gayrımenkul rehnine dayalı mükerrer takip şikayeti ise İİK 45. maddesi uyarınca kamu düzeninden olması nedeniyle süresiz şikayete tabidir. Davacılar ödeme emrine yönelik şikayeti 7 günlük yasal süresi içerisinde ileri sürmüştür....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169. maddesine dayalı borca itiraz ve İİK'nın 170/a maddesine dayalı borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayetine ilişkindir. 6102 sayılı TTK'nın 778/1- b maddesi göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanunun 703/2. maddesi uyarınca, çift vadeli olarak düzenlenen senetler bono vasfında sayılamaz. Somut olayda, takip dayanağı senedin incelenmesinde; üst bölümünde "ödeme tarihi" olarak gösterilen kısımda 05/02/2020 tarihinin yazıldığı, senet metninde vadeyi gösteren kısımda da bu tarihin tekrar edildiği, yine üst kısımda "vade" olarak gösterilen bölümde ise 60 gün kaydına yer verildiği anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesince vade olarak belirtilen 60 günün düzenleme tarihine eklenmesi ile bulunan tarihin 04/02/2020 olması nedeniyle senette çift vade bulunduğu gerekçesiyle takibin iptaline karar verilmiştir....
Davacı-alacaklı 22.06.2006 tarihli takibinde kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte öngörülen ödeme emri gönderilmesini talep etmiş, borçlunun icra mahkemesine şikayeti üzerine takip dayanağı belgede tanzim tarihi bulunmadığı, bu nedenle kambiyo senedi niteliğinde olmadığı gerekçesiyle ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir.Davacı-alacaklı vekili 07.07.2006 tarihinde “örnek : 10” ödeme emrinin iptal edildiğini belirterek "örnek:"7 ödeme emri tebliğini talep etmiş, davalı-borçluya aynı takip dosyasında ilamsız takiplerde ödeme emri tebliğ edilmiş, borçlunun itirazı üzerine takip durmuştur. İİK’nın 43. maddesine göre; alacaklı başlatmış olduğu takip yolunu bir defaya mahsus olmak üzere değiştirebilir. Ancak, takip yolunun değiştirilmesi haciz yolundan iflas yoluna, iflas yolundan haciz yoluna şeklinde gerçekleştirilmesi suretiyle olur....