Tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından mükerrer takip şikayeti ile birlikte borca itirazda bulunulduğu, ayrıca sözleşme gereğince davacının borçlu bulunmadığının ileri sürüldüğü, bu itirazların niteliği itibariyle borca itiraz mahiyetinde olduğu, takibin ilamsız takip olduğu göz önüne alındığında, takibin şekline göre uygulanması gereken İİK 62/1 maddesi gereğince borca itirazların icra müdürlüğüne yapılması gerekip, borçlunun itirazlarını, icra dairesi yerine icra mahkemesine bildirmiş olması fuzuli bir işlem olup, yanlış merciye yapılan başvuru hukuki sonuç doğurmaz....
Davacı borçlu taraf, borca yönelik itirazını İİK. 'nun 169/a-1 maddesinde belirtilen yazılı belgeler ile ispatlayamamıştır. Davacı tarafça ileri sürülen sair hususlar, sınırlı inceleme yetkisine sahip icra mahkemesinde tartışma konusu yapılamaz. Açıklanan nedenlerle, davacının senedin kambiyo vasfına yönelik şikayeti ile borca itirazının reddine karar verilmesi gerekir ki, ilk derece mahkemesinin kararı da bu cihettedir. HMK.'nun 355. maddesi kapsamında Dairemizce resen nazara alınması gereken herhangi bir kamu düzenine aykırılık da bulunmamaktadır. Dolayısıyla tarafımızca da izah ve iştirak olunan bu gerekçelerle, ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı tarafın istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b-1 maddesi uyarınca esastan reddine oy birliğiyle karar verildi....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169, 169/a maddeleri uyarınca çek tazminatının fazla talep edildiği ve borcun bulunmadığı iddiaları ile borca itiraz istemine ilişkindir. Somut olayda, İzmir 9. İcra Müdürlüğünün 2019/3346 Esas sayılı takip dosyasında ödeme emri, davacıya 11/03/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olup, dava 24/02/2020 tarihinde ve ödeme emri tebliğini takiben beş günlük yasal süreden sonra açılmıştır. Davacının dava dilekçesinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik bir şikayeti de bulunmamaktadır. Anılan durumda, davacının borca itirazı yasal süresinde olmadığından, mahkemece İİK’nın 168/5. maddesi gereğince, davanın süre aşımından reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir. İİK'nın 169/a-1 maddesi uyarınca, borca itirazın duruşmalı olarak incelenmesi gerekli ise de, mahkemece davanın süre aşımından reddine karar verilmesi nedeniyle, anılan eksiklik sonuca etkili görülmemiştir....
Şti. ile müvekkilinin amcası Adnan Menderes Kaynar'ın Cezayir'deki un fabrikasının montaj işi için sözleşme imzalandığını, müvekkilinin burada işçi olarak çalıştığını, montaj gerçekleşmesine rağmen davalının ödemelerin gerçekleştirmediği gibi tehdit ederek ve silah zoruyla müvekkilinin elinde bulunan evrakları zorla aldığını belirterek borca itirazlarının kabulü ile icra emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın süresinde açılmadığını, davacının iddialarının borçtan kurtulmak amacına dayandığını, davacının şikayeti üzerine açılan soruşturma dosyasında müvekkili hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. DELİLLER: Konya 3....
İcra Müdürlüğünün 2022/3220 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıklarını, davacıların borca ve takibe karşı açmış olduğu iş bu davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacıların iddialarının tamamen gerçek dışı olduğunu, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan şikayeti ile ilgili kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, kambiyo senetlerine mahsus yolla icra takiplerinde borca itiraza ilişkin düzenlemede borçlunun borçlu olmadığını veya itfa veya imhal edildiğini resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat etmek zorunda olduğunu, davacılarının borcunun bulunmadığını İİK 169/a maddesinde belirtilen belgelerden biri ile ispat etmek zorunda olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. İzmir 6. İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davanın İİK 169/a madde gereği reddine, davalı yararına tazminat takdirine yer olmadığına karar verilmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız icra takibinde borca itiraza ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK md. 168, 169, 169/a 3. Değerlendirme Borçlu tarafından yapılan bir usulsüz tebligat şikayeti bulunmadığının ve bu suretle İİK'nın 168/5. maddesi gereğince borca itirazın süreden reddine dair mahkeme kararının yerinde olduğunun anlaşılmasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir. VI....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusu tarafından açılan kambiyo şikayeti yetkiye, borca ve imzaya itiraz davasına ilişkindir. İstinaf sebepleri ile sınırlı olmak ve kamu düzeni yönünden yapılan incelemede, Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; davanın davalı asil tarafından açıldığı, dava dilekçesinde bildirdiği adrese duruşma gün ve saatini bildirir davetiyenin tebliğ edilmiş olmasına rağmen 18/11/2020 tarihli celseye katılmadığı, mazerette bildirmediği, bu sebeple bu celse de dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, daha sonra davanın davacı tarafından yenilendiği, ancak yine kendisine usulüne uygun duruşma gün ve saati tebliğ edilmesine rağmen 02/06/2021 tarihli celseye katılmadığı, mazerette bildirmediği bu şekilde davacının imzaya ve borca itiraz davası yönünden HMK'nun 320/4. Maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusu tarafından açılan ödeme emri tebligatı usulsüzlüğü şikayeti ile borca itiraz davasına ilişkindir....
Bu nedenlerle mahkemece davacılar üzerindeki tapunun iptali ile orman vasfi ile Hazine adına tesciline karar verilen 32974,63 metrekarelik kısmının bedeli yönünden arttırılan bedel dikkate alınarak hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir.Davacılar vekilinin temyiz itirazlan yerinde olduğundan Sinop 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/64 E. - 2017/484 karar sayılı hükmün açıklanan nedenlerle HMK’nın 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, davacılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 09/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
a verilen çekin, bankaya ibrazından çalıntı kaydının bulunduğu tespit edilmiş, temyiz dışı sanıklar ifadelerinde suça konu çeki Vasfi isimli kişiden aldıklarını beyan ederek, onunla irtibat kurdukları telefon numarasını vermiş, telefon numarasının sanık ...'in kızı adına kayıtlı olduğu anlaşılarak sanıkların eylem ve fikir birliği içerinde hareket ederek üzerilerine atılı suçu işledikleri iddiası ile kamu davası açılmıştır. 2. Söz konusu telefon numarasının tanık G. A. adına kayıtlı olduğu, G. A.nın sanık ...'in kızı olduğu anlaşılmış, sanık ...'in de diğer sanıkların uzaktan akrabası olduğu beyan edilmiştir. 3. Tanık G. A. sanık ...'in babası olduğunu ve telefonun bazen babası tarafından kullanıldığını beyan etmiştir. 4. Temyiz dışı sanıklar ... ve Nejdet Karaarslan soruşturma aşamasındaki beyanlarında çeki, ...'...