e 24/07/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu ile dava dışı borçlu şirketler vekilinin 04/08/2020 tarihinde tüm borçlular yönünden borca ve ferilerine itiraz ettiği, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, davacının, davacı bankanın İzmir/Hatay şubesi ile dava dışı borçlu ... Ltd....
İcra Müdürlüğünün 2021/2558 E sayılı dosyasıyla 20/10/2011 vade tarihli senede dayanarak davalı aleyhine ilamsız takip yaptıklarını, davalının zamanaşımı itirazında bulunduğunu ve borca itiraz ettiğini, Mersin 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/234 esas sayılı dosyasında zamanaşımı iddiasının reddine karar verildiğini belirterek itirazın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir Davalı borçlu T2 beyanında özetle; borcunun olmadığını ve senedin zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Takibin vadeden itibaren 3 yıldan fazla bir zaman geçtikten sonra başlatıldığı ve bononun zaman aşımına uğradığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; Dava dilekçesi içeriğini tekrar ederek ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
Mahkemece, borçlunun takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı kabul edildiğine ve zamanaşımı itirazı da İİK'nun 169a maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olduğuna göre, İİK'nun 169/a-5. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ......
HD 2017/8971 E. ve aynı mahiyetteki 2019/724 E. sayılı ilamları), borçluların başvurusunun, bu hali ile borca itiraz niteliğinde olduğu, mirasın reddi kararının icra takibinin kesinleşmesinden önceki bir tarihte alındığından itirazın süreye tabi olduğu, borca itirazın süresinde olduğu, borçluların mirası hükmen reddettikleri ve taleplerinin borca itiraz olarak nitelendirilmesi gerektiği gerekçesi ile itirazın kabulüne, takibin borçlular yönünden durdurulmasına karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Alacaklı istinaf dilekçesinde; Mahmut Erdal'ın vefat etmesi nedeniyle mirasçılarına icra takibi başlattığını, taraflarınca reddi miras olgusunun bilinmediğini, davacıların bu noktada itiraz ve taleplerinin mesnetsiz olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. C....
Borçluların başvurusu, bu hali ile borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın ise; takibin şekline göre uygulanması gereken İİK.'nun 62/1. maddesi uyarınca, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu durumda mirasın ret kararı icra takibinin kesinleşmesinden önceki bir tarihte alındığından itiraz süreye tabidir. Davacı-borçlu Natali Karacaoğlu'na gönderilen ödeme emrinin 28/09/2019 tarihinde tebliğ edildiği, ancak 5 günlük yasal geçtikten sonra 04.10.2019 tarihinde itirazda bulunduğu anlaşılmakla itirazın süre yönünden reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur. Bakırköy 3....
İİK'nın 71/2. maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır" hükmüne, İİK'nın 33/a-1. maddesinde de; "İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" hükmüne yer verilmiş bulunmaktadır. Görüldüğü üzere, borçluların takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak İİK'nın 71/2. ve 33/a maddelerine dayalı zamanaşımı isteminin incelenmesi, bu istemin belli bir sürede ileri sürülmesi koşuluna bağlı değildir (HGK'nın 04/11/1998 tarih ve 1998/12- 763 E., 1998/797 K. sayılı kararı). Takip dayanağı belge kambiyo senedi niteliğinde bono olduğundan, davaya konu olayda takip dayanağı senedin tanzim ve takip tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK'nın 661, 662. ve 663. maddelerinin uygulanması gerekir....
Dava İİK'nun 169/a maddesi uyarınca açılmış borca itiraz davasıdır. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine dayanak yapılan senedin, teminat amacıyla verildiği ve anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiaları, İİK'nun 169 ve 169/a maddeleri uyarınca borca itiraz niteliğinde olup, İİK'nun 169/a maddesi uyarınca ancak yazılı belge ile ispat edilebilir. Borçlu davacılar tarafından takibe konu senedin kredi sözleşmesinin teminatı amaçlı olarak verildiği ve sonradan doldurulduğu ileri sürülmüş ise de; senedin üzerinde buna ilişkin bir ibare bulunmadığı gibi senedin teminat amaçlı verildiğine dair senede açık atıf yapan yazılı bir belge de sunulmamıştır. Kredi sözleşmesinde de takibe konu senede yapılmış bir atıf bulunmamaktadır. Bu durumda davacıların borca itirazı yerinde olmadığından mahkemece davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik görülmemiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, takip kesinleştikten sonraki itfa nedeniyle borca itiraz olup, takibin iptali ile kötü niyet tazminatı istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1., 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, ... 2., İİK md.170/a, İİK md.170/b, İİK md.71/1, 3., İİK md.169, İİK md. 169/a, 3. Değerlendirme 1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
İİİK'nun kambiyo senetlerine özgü takipte borca itirazın incelenmesini düzenleyen 169/a-5 maddesi uyarınca borca itirazın kabulü kararı ile takip durur. Aynı maddenin son fıkrası uyarınca borçlunun itirazının icra mahkemesince esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde kötüniyeti veya ağır kusuru bulunan alacaklı takip konusu alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilir. Somut olayda, her ne kadar ilk derece mahkemesince borca kısmı itirazın kabulüne karar verilmesi yerinde ise de, kabul edilen miktar olan 25.000,00 TL ve ferileri yönüyle takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptaline hükmedilmesi isabetsizdir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 13.12.2018 tarih 2017/249 Esas, 2018/1187 Karar sayılı kararıyla karar verildiği, iş bu davanın açılmasıyla davacının icra takibinden haberdar olduğu, bu nedenle dava tarihi itibariyle itirazların yasal süresinde olmadığı, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde, alacaklının zamanaşımı süresi içerisinde takibin devamını sağlayıcı işlemler yaptığı anlaşıldığından, dosya kapsamı ve delil durumu değerlendirildiğinde, istinaf olunan kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, istinaf sebep ve gerekçelerinin yerinde olmadığı anlaşılmakla, istinaf başvurusunun HMK.353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....