WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR: Borçlu vekilince müdürlüğümüzce düzenlenen 24/02/2021 tarihli ödeme emrinin tebliğ edilmesi talep edilmesi üzerine müdürlüğümüz dosyasında yapılan incelemede; Alacaklı vekilince '' 09/02/2021 tarihinde başlatmış olduğumuz iş bu takipte iki adet fatura borca dayanak gösterilmiştir. Fakat 01/02/2021 tarihli 4.248,00TL bedelli faturanın borcu ödenmiştir. Bu halde takip konusu 4.248,00TL'lik borcumuzdan feragat ediyoruz. Ödeme emrinin sadece 25/01/2021 tarihli fatura borcu olan 17.340,00TL esas alınarak hazırlanmasını talep ettiği, müdürlüğümüzce de 16/02/2021 tarihli kararımız ile sehven alacaklı vekilinin talebinin kabulüne karar verilerek borçluya ödeme emri gönderilmesine karar verildiği, Yargıtay 12....

nin yürütmüş olduğu icra takibi ile yaklaşık 15.000,00 TL. para tahsil ettiğini, görevini ihmal eden davalıyı Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığına şikayeti üzerine Tekirdağ 2.Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldığını, 2009/80 esas, 2009/214 karar sayılı ilam ile de sanık davalı avukatın ihmal suretiyle görevi kötüye kullanmak suçundan 4.500,00 TL para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiğini, bu sebeplerden ötürü davasının kabulü ile; avukatlık görevinin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranarak görevini ihmal suretiyle kötüye kullanan ve maddi anlamda zarara uğramasına sebebiyet veren davalıdan 15.000,00 TL maddi tazminatın, ... İletişim Hizmetleri A.Ş.'ye ödendiği tarih olan 03.12.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tarafına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    Takip alacaklısı tarafından, geminin yakıt borcu nedeniyle taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapıldığı, şikayetçi borçlunun icra dairesinde verdiği itiraz dilekçesi ile 30.04.2012 tarihinde borca ve rehin hakkına itiraz ettiği görülmektedir. İİK.nun 65. maddesine göre gecikmiş itirazda bulunulabilmesi için tebligatın usulüne uygun yapılmış olması koşulu arandığından somut olayda başvurunun gecikmiş itiraz olarak nitelendirilmesi mümkün değildir. Takibin şekline göre borca rehin hakkına karşı tüm itiraz ve şikayetlerin ödene emri tebliği tarihinden itibaren 7 gün içerisinde icra dairesine bildirilmesi gerekir....

      DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti-Borca İtiraz KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

      Diğer taraftan borçlunun borca itirazı ile birlikte usulsüz tebliğ şikayeti mevcut olduğu halde borçluya ödeme emri tebliğinin usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği ön sorun olarak incelenmeden, mevcut haliyle itiraz yasal 5 günlük sürede olmadığı halde borca itirazın esasının incelenmesi de doğru değildir. Ayrıca, İcra Mahkemesince kendisine gelen itiraz ve şikayetler dolayısıyla takibin usulüne uygun yapılıp yapılmadığını, geçerli bir takip bulunup bulunmadığı denetlenmesi gerekirken bu denetim yapılmamıştır. İİK’nın 58/3. maddesine göre alacağın Türk parası ile tutarının takip talepnamesinde gösterilmesi zorunludur. Aynı zorunluluk, İİK’nun 60/1. maddesi gereğince ödeme emri için de geçerlidir....

      Öyleyse, icra takibi mirası ret süresi geçtikten sonra başlatılmış olduğundan, somut olayda İİK'nun 53. maddesinin ve dolayısıyla aynı Kanun’un 16. maddesi hükmünün (süresiz şikayete tabi olma) uygulama yeri olmadığı açıktır. Diğer taraftan, borçluların başvurusu, bu hali ile borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın ise; takibin şekline göre uygulanması gereken İİK'nun 62/1. maddesi uyarınca, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal yedi günlük süre içerisinde icra dairesine yapılması zorunludur. İcra dosyaları kapsamındaki belgelerden davacıların ödeme emrinin 17.07.2020 tarihinde tebliğ edildiğinden bahisle borca itiraz dilekçeleri sundukları asıl ve birleşen davanın da 21.10.2020 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır....

      Bu açıklamalar ışığında, davacının borca ve sair hususlara müteallik itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. Ayrıca icra takibi tedbiren durdurulmadığından davalının tazminat talebinin de reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davanın reddine, tazminat taleplerinin reddine" karar verildiği görülmüştür....

      DELİLLER: Ereğli İcra Müdürlüğünün 2021/1326 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Aldırılan rapora göre senette tahrifat yapıldığının ispatlanamadığı, borca itirazın da İİK'nun 169/a maddesinde sayılan belgelerden birisi ile ispatlanamadığı anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili tarafından, dava dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak ve alınan rapor gözetildiğinde her halükarda senet bedelinin 60.000,00 TL değil, 6.000,00 TL olduğunun kabul edilmesi gerektiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçluları tarafından açılan kambiyo şikayeti ve borca itiraz davasına ilişkindir....

      Davalı alacaklı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; ödeme emri tebliğinin usulüne uygun olarak yapıldığını, borçlunun icra dairesine 30/12/2021 tarihinde borca itiraz dilekçesi sunduğunu, itiraz dilekçesinden yaklaşık 3,5 ay geçtikten sonra iş bu şikayeti yaparak tebligat işlemine itiraz ettiğini, dolayısıyla usulsüz tebliğ şikayetinin süresinde olmadığını, ayrıca şikayet edenin borca ve kefalet ilişkisine yönelik beyanlarını da kabul etmediklerini, usulsüz tebligata ilişkin şikayette bu hususların dilekçeye yazılmasına anlam veremediklerini, tüm bu sebeplerle davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir....

      Mirasın hükmen reddine karar verebilmek için, miras bırakanın terekesini oluşturan aktif ve pasifinin murisin ölüm tarihi itibariyle araştırılması ve terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının saptanması gereklidir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde, terekenin borca batık olduğu kabul edilir....

      UYAP Entegrasyonu