WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nun 168/5. maddesi hükmüne göre, borçlunun, borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, imzaya itirazını ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetini yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Şikayetçi borçlunun icra mahkemesine başvurusu, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imzaya ve borca itiraz niteliğinde olup, takip şekli itibariyle her iki hususunda yasal hak düşürücü süre içerisinde icra mahkemesi nezdinde ileri sürülmesi gerekmektedir....

    Ne var ki, uygulamada sıkça görüldüğü üzere (103) haciz davetiyesinin tebliğ edilmediği ahvalde hacze muttali olan borçlunun hacizle ilgili icra mahkemesine yapacağı başvurunun süresinde olup olmadığı muttali olunan bu tarihe göre tespit edilir. Ancak, hacze haricen muttali olunsa dahi bilahare takip dosyasında borçlulara (103) haciz varakası tebliği halinde anılan maddedeki hakları kullanma açısından borçluya alacaklı tarafından yeni bir hak bahşedildiğinin kabulü gerekir. Ancak bu kabul borçlunun kendisine 103 davetiyesini tebliğini talep etmesi üzerine çıkarılan tebligat için geçerli olmayıp, alacaklının 103 davetiyesi gönderilmesini talebi halinde geçerli bir kuraldır. Zira aksi halde şikayet süresini kaçırmış her borçlunun kendisine tebliğ sağlayarak şikayet hak ve süresinin tekrar canlandırılmasına vücut verir ki bu da takip hukuku ile bağdaşmaz....

    İcra Dairesinin 2021/11567 E. sayılı dosyasının incelemesinde; davalı T3 tarafından davacı ve diğer davalı T5 aleyhine 30.000,00 TL asıl alacak üzerinden başlatılan kambiyo takibi olduğu, takibin dayanağını 20/01/2020 tanzim, 20/01/2021 vade tarihli 30.000,00 TL bedelli bononun oluşturduğu, ödeme emrinin davacı borçluya 26/10/2021 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Borçlunun kambiyo hukuku bakımından imzaya ve borca itirazını İİK'nın 168/4 ve 5. maddeleri uyarınca ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 5 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir....

    İcra İflas Hukukunda açık bir düzenleme yok ise Medeni Usul Hukuku hükümleri niteliğine uygun düştüğü ölçüde kıyas yolu ile icra hukukunda da uygulanır. Derdestlik 1086 sayılı HMK'nın yürürlükte olduğu dönemde ilk itiraz olarak düzenlenmiş iken, 6100 sayılı HMK m. 114/1.1'de bir dava şartı olarak kabul edilmiştir. İİK'da derdestlik iddiasının ileri sürülme şartları yönünden bir düzenleme bulunmadığından, Medeni Usul Hukukunda dava şartı olan derdestlik, icra takibi bakımından takip şartı haline gelmiştir. HMK m. 114/1'de derdestliği dava şartı olarak düzenlemesinin gerekçeleri icra takibi bakımından da geçerlidir. Zira icra takibinde de mevcut icra takibi devam ederken aynı alacaklının aynı borçluya karşı aynı alacak için tekrar icra takibi yapmasında hukuki bir yararı bulunmamaktadır. Takip şartı olarak derdestlik, icra müdürü tarafından re'sen dikkate alınır....

      İİK'nın 170/b maddesi atfı ile İİK'nın 71. maddesine göre süresiz olarak ileri sürülebilecek olan zamanaşımı şikayeti ise, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi hali içindir. HMK'nın 33. maddesine göre hukuki nitelendirme hakime aittir. Davacı/borçlunun itiraz dilekçesinde zamanaşımının oluştuğunu iddia ettiği zaman dilimi 13/07/2010- 13/03/2017 tarihleri olup; örnek no:10 ödeme emrinin ise davacı/borçluya 20/03/2017 tarihinde tebliğ edildiğinden eldeki başvuru İİK'nın 168/5. maddesine göre takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazıdır. Davacı/borçlunun dava dilekçesinde ödeme emrinin usulsüzlüğüne yönelik bir şikayeti de bulunmadığına göre, 17/06/2019 tarihinde yapılan başvuru yasal 5 günlük süre içerisinde değildir....

      İcra MahkemesiTARİHİ : 07/02/2006NUMARASI : 2006/81/57 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından, borçlu şirket hakkında (iki adet çeke dayalı olarak) kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatılmıştır. Borçlu vekili İcra Mahkemesine başvurusunda ödeme emri tebligatının usulsüzlüğü şikayeti yanında yetki itirazında bulunmuş ve ayrıca İİK.nun 170/a ve 58.maddelerine dayanarak ödeme emri ile takibin iptalini istemiştir. Mahkemece ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle borçlunun tebligat usulsüzlüğü şikayeti kabul edilmiş, ancak, sair itiraz ve şikayetleri konusunda bir hüküm kurulmamıştır....

        Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip, İİK'nun 168. maddesinin birinci fıkrasına göre ancak vadesi gelmiş kambiyo senedi için yapılabilir. Takip dayanağı bono metinlerinde vadesinde ödenmediği takdirde müteakip bonoların muacceliyet kesbedeceği yönünde kayıt bulunması bu senetlerin kambiyo senetleri olma niteliğini etkilemez. Bu gibi kayıtlar yazılmamış sayılır. Muacceliyet koşulu ayrıca bir sözleşmede belirlenmedikçe anılan kayıt ilgililer yönünden hiçbir sonuç doğurmaz (Özten, Fırat; Kıymetli Evrak Hukuku, 2. Baskı. S: 487,1002). Buna göre, bono haricinde düzenlenen ve bonoya açık atıf yapılan bir sözleşme ile belirlenen muacceliyet koşulu geçerlidir. Somut olayda alacaklı ile borçlu arasında, müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile ...1....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklının tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından 12 adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda; ödeme emrinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayeti ile birlikte zamanaşımı itirazında bulunduğu, mahkemece borçlunun usulsüz tebligat şikayeti kabul edilerek öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak tespit edildikten sonra, zamanaşımı nedeniyle takibin iptaline karar verildiği görülmektedir....

            Borçlunun icra mahkemesine başvurusu; ödeme emrine ilişkin tebligatın usulsüzlüğüne dair şikayet niteliğindedir. Usulsüz tebligat şikayeti, Medeni Usul Hukuku anlamında bir dava olmadığından borçlunun ihtar edilen kesin sürede gider avansını yatırmamış olması, 6100 Sayılı HMK'nun 114/1-g ve 115/2 maddelerinin uygulanmasını ve sonuçta davanın dava şartı yokluğundan (usulden) reddine karar verilmesini gerektirmez. Kaldı ki gider avansının borçlu vekili tarafından duruşma günü ve duruşma öncesinde yatırılmış olup bu avansın ihtar edilen kesin sürede yatırılmamış olmasının celse talikine de sebebiyet vermediği anlaşılmaktadır. İİK'nun 16. maddesi hükmü uyarınca borçlunun ödeme emrine ilişkin tebligatın usulsüzlüğüne dair şikayetini, tebligata muttali olduğunu beyan ettiği tarihten itibaren yasal yedi günlük sürede bir dilekçe ile icra mahkemesine yapması gerekmekte olup yasada bunun dışında başkaca bir şekil ön koşulu da öngörülmemiştir....

              Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü Alacaklı tarafından başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, borçlunun meskeniyet şikayeti ve kıymet takdirine itiraz ile icra mahkemesine başvurduğu; mahkemece meskeniyet şikayeti yönünden ... 3.İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/85E-2018/351K sayılı dava dosyasının taraflarının ve konusunun aynı olduğu belirtilerek HMK'nun 114/1-i maddesi uyarınca davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verildiği, karara karşı borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır.Mahkemenin kararında bahsettiği davanın...

                UYAP Entegrasyonu