"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması HÜKÜM : Ret Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: TCK.nın 234/2. maddesinde düzenlenen suçun mağduru kaçırılan ya da alıkonulan çocuğun kanuni temsilcisi olup, mağdurenin kanuni temsilcisi olan annesinin katılma talebinde bulunmaması karşısında, mağdureye baro tarafından tayin edilen vekilin 5271 sayılı CMK.nın 237 ve devamı maddelerine göre, hükmü temyiz etmeye hakkı bulunmayıp, verilen katılma kararı yok hükmünde olduğundan, mağdur vekilinin temyiz isteğinin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 25.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması HÜKÜM : Beraat Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanığın, velayeti geçici olarak katılan anneye verildiği İstanbul 6. Aile Mahkemesinin 2014/792 Esas sayılı tedbir kararına yaptığı itiraz sonucu, annesinin bakım ve gözetim yükümlülüğünü yerine getirmediğini beyan eden mağdur çocuğun ifadesi göz önüne alınarak velayetin 26.02.2015 tarihinde sanığa verildiği anlaşılmakla tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Mahkemece kanıtlar değerlendirilip, gerektirici nedenleri açıklanmak suretiyle verilen beraat kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan katılanın suçun oluştuğuna, sanığın cezalandırılması gerektiğine yönelik temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 04.05.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Müşterek çocuk beyanında; bundan sonra annesi ile yaşamak istediğini, babasının kendisine şiddet uyguladığını, uygun bir dille ikaz etmediğini, arkadaşları ile görüşmesine ve kıyafetlerine karıştığını, annesinin yeni eşi ile aralarında bir sorun bulunmadığını, iyi anlaştıklarını söylemiştir. 28/09/2020 tarihli SİR raporunda; çocuğun annesinin yanında daha mutlu ve huzurlu olduğunu, babasının kendisine şiddet uygulayarak annesi ile görüştürmediğini, bu sebeple evden kaçtığını, velayetinin kesin olarak annesine verilmesini istediğini söylediği, ancak annesinin yeni eşi hakkında müşterek çocuğa karşı basit yaralama iddiası ile devam eden bir yargılama sürecinin bulunduğu, çocuğun baba ile sağlıksız bir ebeveyn ilişkisinin olduğu, çocuğun baba yanında kalırken tekrarlayan evden kaçma davranışlarının olduğu, buna göre çocuğun yaşam güvenliği ve sürekliliğini tehdit edebilecek verilerin hem anne hemde baba yanında var olduğu belirtilerek, velayetin değiştirilmesi hususundaki takdir yetkisi mahkemeye...
Davalı,davacıların muvafakatı ile satış yapıldıktan sonra bir kısım bağış ve yardımlar için kendisinin davacılar tarafından görevlendirildiğini,davacılara parasının ödendiğini,davacıların belge almamasını kötüye kullanarak dava açtıklarını,annesinin payına düşen bedeli sağlığında ödediğini,annesinin kendisinin tasarruf ettiğini belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Davacı,miras ilişkisine dayalı olarak hissedar olduğu davaya konu taşınmazın satışına dair davalıya verilen vekalete dayalı olarak yapılan satış sonra satış bedelinin ödenmediğini 2011/5463-13781 iddia etmiş, davalı ise satış bedelini kardeşleri ile paylaştığını,annesinin hissesine düşen bedeli ödediğini,bu ödemelerin dışında kalan bedeli mirasçıların bağış ve yardım yapılmak üzere yapılan görevlendirmesine dayalı olarak kullandığını savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı HÜKÜM : Çocuğun basit cinsel istismarı suçundan mahkûmiyet İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması Gereği görüşülüp düşünüldü: 15 yaşından küçük mağdur ...'e yaş küçüklüğü nedeniyle atanan vekilin, hem tehdit hem de çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçları yönünden verilen beraat kararlarını temyiz ettiği anlaşılmakla, tehdit suçunun müşteki ...'e yönelik gerçekleştirilmesi karşısında, çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan kurulan hükme yönelik yapılan incelemede; Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 20.05.2014 tarih 2013/287 Esas 2014/273 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, suç tarihinde 5 yaşındaki mağdur ...'...
Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, kısıtlanarak annesinin velayeti altında bırakılan (TMK 419/3. maddesi) ergin çocuğun babası olan muris ... kalan malların ve hakların devri ve yönetilmesi ile ilgili işlemler yapılması için veliye izin verilmesi isteğine ilişkindir. İzmir 5. Aile Mahkemesi, davacının kızı olan Güler Küçük'ün Sulh Hukuk Mahkemesinin kararı ile kısıtlanmasına ve annesinin velayeti altına alınmasına karar verildiğini bildirip, kısıtlının mallarının idaresi ve satışı gibi işlemlerin kararı veren ahkam-ı şahsiye mahkemesinin görevine girdiğini bildirerek görevsizlik kararı vermiştir. İzmir 14....
Somut olayda; 18 yaşından büyük çocuğun kısıtlanıp annesinin velayeti altına alındığına göre TMK'nın 2. kitabında düzenlenen velayet hükümlerinin uygulanması gerektiği ve TMK'nın 335. vd. maddelerinde düzenlenen uyuşmazlığın 4787 sayılı Aile Mahkemesinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun uyarınca aile mahkemelerinin görevi kapsamında olduğu anlaşılmakla, davanın ... 10. Aile Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; HMK’nın 25 ve 26. maddeleri gereğince ... 10. Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 31/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili; tarafların boşandığını, çocuk için aylık 700.- TL iştirak nafakası ödeyeceği şeklinde anlaştıklarını, kendisinin protokolün gereklerini yerine getirip aracını satıp elde ettiği meblağı müşterek çocuğun hesabına yatırılması için davalının babasına verdiğini, ancak davalının yeni bir araç satın aldığını, boşanmadan sonra kendisinin mali durumunun değiştiğini, önceden Van Olağanüstü Hal Bölgesinde görev yapması nedeniyle aylık 400.- TL tazminat aldığını ve lojmanda kaldığını, şu anda ise ...’te görev yaptığını ve maaşı dışında herhangi bir ek gelirinin bulunmadığını, bu nedenle çocuk için belirlenen 700.- TL iştirak nafakasının 350.- TL ' ye indirilerek yeniden belirlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 20/07/2018 NUMARASI : 2017/831 ESAS, 2018/650 KARAR DAVA KONUSU : YARDIM NAFAKASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin anne ve babasının 2012 yılında boşandığını, müvekkili ile kardeşinin annesinin yanında yaşadıklarını, boşanmadan sonra davalıdan hiçbir maddi destek ve yardım görmediklerini, müvekkilinin bugüne kadar anne, anneanne ve dayısının yardımlarıyla eğitim yaşantısını sürdürmeye çalıştığını, annesinin emekli olduğunu, kirada oturduklarını, kardeşinin kanser hastası olduğunu ve tedavisinin halen devam ettiğini, tedavi masraflarının pahalı olup sürekli bakımı...