"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda, mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı, velayeti kendisinde olan çocuğu... 'in Görmen olan soyadının kendi soyadı olan Eyaz olarak değiştirilmesini talep ve dava etmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar 20.12.2018 tarihinde kesinleştirilmiş, Adalet Bakanlığının 10.09.2020 tarihli yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 2020/83751 sayılı ve 04.01.2021 tarihli yazısı ile, karar ile ilgili kanun yararına bozma talebinde bulunulmuş, dosya Dairemize gönderilmiştir. Somut olayda; davacı anne davalı olarak sadece Kartal Nüfus Müdürlüğünü göstermiş, çocuğun babasının yokluğunda dava görülmüş ve karar verilmiştir....
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin küçük yaşlardan itibaren babasının yokluğunu hissetmeye başladığı annesi tarafından babasının öldüğünün söylendiği bu sebeple babasının öldüğünü sanarak babasız büyümeye başladığını, babasını sorduğu ancak annesinden çelişkili cevaplar aldığını, annesinin babasının yaşadığını ancak kendisine hiç bir zaman sahip çıkmadığını söylediği bu sebeple kendisinin bir kimliği dahi olmadığını, en acı şekilde sokağa atılıp devlet güvencesinden bile yararlanamadığını, 17- 18 yaşlarına kadar sokaklarda büyüyen davacının müvekkilinin babasını bulup soyadını almaya karar verdiğini ancak babasının kim olduğu konusunda hep çelişki yaşadığını, müvekkilinin bu yüzden annesinin soyadını kullandığını ve bu sebeple kişilik haklarının zedelendiğini, müvekkilinin annesinin Nihat Arslan ile evliyken Nihat Arslan'ın kardeşi olan T3 ile Ercincan'dan Yozgat'a kaçtıklarını, daha sonra...
Çocuğun soyadı TMK'nun soybağının hükümleri başlıklı beşinci ayırımda yer alan 321 ve devamı maddelerinde, velayet hakkı ve kapsamı ise, 6. ayırımda yer alan 335 ve devamı maddelerinde düzenlendiğine göre, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi mi, yoksa Aile Mahkemesi mi olduğu hususunun öncelikle çözümlenmesi gerekir. Göreve ilişkin sorunun çözümü; çocuğa soyadını kazandıran pozitif hukuk normlarıyla ve çocuğun doğumla kazandığı soyadını belirleme hakkının velayet hakkının kapsamında bulunup bulunmadığıyla yakından ilgilidir....
istinaden protokolde küçüğün velayetinin babada kalacağını kabul ettiğini, boşanma gerçekleşmeden önceki ayrılık sürecinde ve boşanmadan sonra bu zamana dek küçük Havvanur'un hep annesinin yanında kaldığını, annesinin bakım ve gözetimi altında yetiştiğini, çocuğun velayetinin babada olmasına rağmen davalı babanın, küçük ile hiç ilgilenmediğini, müvekkilinin, küçük Havvanur babasını unutmasın diye davalıyı kendisi arayarak çocuk ile görüşmesi için zorladığını, müvekkilinin zorlamasıyla çocuğunu gören ve bunca yıl çocuğa ilgisiz kalan davalının ikinci evliliğini yabancı uyruklu bir bayan ile yaptığını, bayanın da iki adet çocuğu olduğunu, bu nedenlerle tedbiren ve dava sonunda kalıcı olarak müşterek çocuk Havvanur'un velayetinin davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dolayısıyla çocuğun önadının değiştirilmesi için yasal temsilcileri tarafından açılan davalarla, ergin kişilerin ad ve soyadlarının değiştirilmesi davalarında görevli mahkemenin 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde yer alan hüküm gereğince asliye hukuk mahkemesi olduğunda bir duraksama bulunmamaktadır. Çocuğun hangi soyadını alacağı konusunda, yukarıda gösterildiği gibi Türk Medeni Kanunu'nun 321. maddesinde, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununda, Soyadı Nizamnamesinde ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelikte düzenlemeler mevcuttur. Bu düzenlemelere göre çocuk; evlilik içinde doğmuş ise; ailenin, başka bir ifade ile babanın: evlilik dışında doğmuş, babayla bir soybağı kurulmamış ise anasının: soybağı ana ve babanın sonradan evlenmesiyle veya tanıma (TMK. m.295) yahut da mahkeme kararıyla (TMK. m. 301) kurulmuş ise babasının soyadını almaktadır....
Buna göre; taraflar arasındaki uyuşmazlık, evlilik birliği içinde doğan ve doğum ile kazandıkları soyadlarının, davacı annesinin soyadı ile değiştirilmesinin mümkün olup olmadığı noktasındadır. Çocuğun soyadı TMK'nun soybağının hükümleri başlıklı beşinci ayırımda yer alan 321 ve devamı maddelerinde, velayet hakkı ve kapsamı ise, 6. ayırımda yer alan 335 ve devamı maddelerinde düzenlendiğine göre, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi mi, yoksa Aile Mahkemesi mi olduğu hususunun öncelikle çözümlenmesi gerekir. Göreve ilişkin sorunun çözümü; çocuğa soyadını kazandıran pozitif hukuk normlarıyla ve çocuğun doğumla kazandığı soyadını belirleme hakkının velayet hakkının kapsamında bulunup bulunmadığıyla yakından ilgilidir. Ancak, iş bu noktaya geldiğinde soyadını yakından ilgilendiren, şahsi durum sicillerinin niteliği ve bu sicillerde yapılacak düzeltmelerle ilgili hükümlere kısaca değinmekte yarar görülmüştür....
Temyiz Sebepleri Davalı velisi temyiz dilekçesinde özetle; davacı tarafın iddiaları doğru olmadığı gibi talebine de kanunun cevaz vermediği, çocukların babalarının içinde bulunduğu durumun geçici olduğu, davacının çocukların yararını gözetmediğini, yaşları küçük olan çocukların sosyal ortamdan olumsuz etkilenmeyecekleri, davacının çocuklarla babalarının bağlarını tamamen koparmaya çalıştığını, sadece velâyet hakkının soyadını değiştirme yetkisi vermemesi gerektiği aksi halde velâyetin babaya verilmesi halinde de babanın bu hakkını kullanmak isteyeceği, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacı anne tarafından açılan çocuğun annesinin soyadını kullanmaya izin davasında annenin soyadını kullanmakta haklı sebebin varlığının ve çocukların üstün yararının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır. 2....
soyadlarının farklı olmasından rahatsız olduğunu ve anne ile aynı soyadını taşımak istediğini iddia ederek, ortak çocuğun soyadının davacı annenin soyadı olan "Karakol" olarak değiştirilmesini talep ve dava etmiş, ilk derece mahkemesi 18.07.2017 tarihli kararla; "4721 sayılı TMK.nun 321. maddesine göre ana ve baba evli ise çocuğun ailenin soyadını taşıyacağı, "aile" deyiminden babanın anlaşılacağı, çocuğa soyadı verilmesi için o çocuğun doğum tarihinde anası ile babasının evli olup olmadığına bakmanın gerekeceği, soyadının değiştirilmesi istenen 17.03.2011 doğumlu Asır Efe İncel'in doğum tarihi itibariyle ana ve babasının evli olduğu, evlilik birliği içinde doğan çocuğun TMK.nun 321.maddesine göre babanın soyadını aldığı, çocuğun soyadı bu suretle belirlendikten sonra onun soyadını velayet hakkına dayanarak değiştirmenin Türk Medeni Kanununun 321. maddesindeki düzenleme karşısında mümkün olmadığı, çocuğun soyadının ancak ergin olduktan sonra Türk Medeni Kanununun 27. maddesindeki koşulların...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava münhasıran velayet hakkına sahip davacı annenin çocuğun soyadının haklı nedenle değiştirilmesine yöneliktir. Çocuğun hangi soyadını alacağı konusunda, yukarıda gösterildiği gibi Türk Medeni Kanunu'nun 321. maddesinde, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununda, Soyadı Nizamnamesinde ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelikte düzenlemeler mevcuttur. Bu düzenlemelere göre çocuk; evlilik içinde doğmuş ise; ailenin, başka bir ifade ile babanın: evlilik dışında doğmuş, babayla bir soybağı kurulmamış ise anasının: soybağı ana ve babanın sonradan evlenmesiyle veya tanıma (TMK. m.295) yahut da mahkeme kararıyla (TMK. m. 301) kurulmuş ise babasının soyadını almaktadır. Bu düzenlemelerden çıkan sonuç şudur; çocuğun soyadı, ana ve babasıyla soybağı ilişkisini göstermektedir....
Mahkemesinin denetiminden geçmiş olup, çocuk ana ve baba evli ise ailenin soyadını taşıyacağı hükmünün...ya aykırı olmadığına karar vermiştir. Buradaki "aile" deyiminden babanın anlaşılacağı... Mahkemesince de kabul edilmiştir. O halde, bir çocuğa soyadı verilmesi için o çocuğun doğum tarihinde anası ile babasının evli olup olmadığına bakmak gerekir. Doğum gününde ana ve baba evli ise çocuk babanın, diğer bir anlatımla ailenin soyadını alacaktır. Çocuğun soyadı bu suretle belirlendikten sonra onun soyadını velayet hakkına ve sair nedenlere dayanarak değiştirmek Türk Medeni Kanununun 321. maddesindeki düzenleme karşısında mümkün değildir. Ancak, çocuk ergin olduktan sonra Türk Medeni Kanununun 27. maddesindeki koşulların varlığı halinde soyadını her zaman değiştirmek hakkına sahiptir. Velayet hakkı ana ve baba için normal şartlarda çocuğun ergin olmasına yani onsekiz yaşını tamamlamasına kadar devam eden geçici bir haktır....