WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; hükmolunan manevi tazminat miktarının müvekkilin uğramış olduğu manevi zarara karşılık gelmediğini, haksız fiil içerikli hakaretin bağlamı, ağırlığı, vuku bulduğu mecra, davalı yanın üzerine kayıtlı taşınır/taşınmaz mal varlığını içerir ekonomik durumu gözetilmeksizin hüküm kurulduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın tam kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Somut olayda, davalının dava konusu paylaşımından dolayı davacı lehine takdir edilen manevi tazminatın somut olayın özelliklerine uygun ve davacıda manevi tatmin sağlamaya elverişli bir miktarda olup olmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, sosyal medya hesabından yapılan hakaret içerikli paylaşım sebebiyle manevi tazminat istemine ilişkindir....

Noterliği’nin 24.11.2015 tarih ve .... yevmiyeli temlik sözleşmesi ile müvekkili şirketin davalı şirketten "Gelir Paylaşım İşi Sözleşmesi" gereği alacağı 23.040.000,00 USD'nin, ... ... kredi borcuna karşılık sözleşme ile temlik edildiğini, davalı ... .... ... A.Ş....

    verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Somut olayda, paylaşımın içeriği, sebebi, paylaşım tarihi, davacının sıfatı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile manevi tazminatın bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını amaç edinmediği yönündeki ilkeler dikkate alındığında, ilk derece mahkemesince hükmedilen manevi tazminat tutarının fazla olduğu, daha alt düzeyde tazminat takdir edilmesi gerektiği anlaşılmakla, aynı ilkeler gözetilerek davacı yararına 2.000TL manevi tazminata hükmedilmesinin somut olayın özelliklerine ve manevi tazminatın amacına uygun olacağı kanaatine varılmıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1- b-2 maddesi uyarınca kaldırılmasına ve düzeltilerek "davanın kısmen kabulüne" dair yeniden esas hakkında aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; A)Davalı tarafın istinaf başvurusunun duruşma yapılmadan KABULÜ ile, Ankara 18....

    alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Somut olayda, davalı tarafından yapılan paylaşımın içeriği, paylaşım tarihi, davacının sıfatı, siyasilerin diğer insanlara oranla eleştirilere daha fazla katlanması gerektiği yönündeki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi kararları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile manevi tazminatın bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını amaç edinmediği yönündeki ilkeler dikkate alındığında, ilk derece mahkemesince hükmedilen manevi tazminat tutarının fazla olduğu, aynı ilkeler gözetilerek davacı yararına 1.500TL manevi tazminata hükmedilmesinin somut olayın özelliklerine ve manevi tazminatın amacına uygun olacağı kanaatine varılmıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1- b-2 maddesi uyarınca kaldırılmasına ve düzeltilerek yeniden esas hakkında "davanın kısmen kabulüne" dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    Köyü 785 parsel sayılı 5.748 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 08/04/1986 tarih 22 sıra numaralı tapu kaydı uygulanarak tarla niteliği ile tapu maliki ... ... mirasçıları olan ... ve müşterekleri adlarına, 786 parsel sayılı 250 m2 yüzölçümündeki taşınmaz 08/04/1986 tarih 22 sıra numaralı tapu kaydı uygulanarak arsa niteliği ile paylaşım ve tapu dışı satıştan söz edilerek ..., 787 parsel sayılı 250 m2 yüzölçümündeki taşınmaz 08/04/1986 tarih 22 sıra numaralı tapu kaydı uygulanarak arsa niteliği ile paylaşım ve tapu dışı satıştan söz edilerek ..., 788 parsel sayılı 250 m2 yüzölçümündeki taşınmaz 08/04/1986 tarih 22 sıra numaralı tapu kaydı uygulanarak arsa niteliği ile paylaşım ve tapu dışı satıştan söz edilerek ... ..., 789 parsel sayılı 250 m2 yüzölçümündeki taşınmaz 08/04/1986 tarih 22 sıra numaralı tapu kaydı uygulanarak arsa niteliği ile paylaşım ve tapu dışı satıştan söz edilerek ... adlarına tesbit edilmişlerdir....

      Davalı; hak düşürücü süre itirazında ve zamanaşımı definde bulunmuş, davacıların saklı pay sahibi mirasçılar olmadıklarından iptal tescil ve tenkis istekli dava açamayacaklarını, mirasçılığın murisin ölüm tarihine göre belirlenmesi gerekip esasen davacıların babası ...’ın muris ... .........’nin ölümünden sonra yedi yıllık süre zarfında böyle bir dava ikame etmediğini,murisin mirasçısı olan eşi ve kardeşi ......’ın paylaşım yaptıklarını, dava konusu edilen taşınmazın murisin yegane malvarlığı olmadığını, temlikin gerçek bir satış işlemine dayanıp bedelinin de ödendiğini, çekişme konusu taşınmazı alabilmek için bir dairesini sattığını, alım gücünün bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; murisin iradesinin mirasçılardan mal kaçırmaya yönelik olmadığı,saklı pay sahibi olmayan davacıların tenkis isteğinde de bulunamayacakları gerekçesiyle her iki isteğin reddine karar verilmiştir....

        Kaldı ki; keşifte dinlenen yerel bilirkişiler ... ... ve ... ... taksim yapılıp yapılmadığını bilmediklerini açıklamışlar, yerel bilirkişi ... Karasakal ile 2 tane davacı tanığı ile davalı tanıklarından ... Kul ; ... Doğru mirasçıları arasında paylaşım yapılmadığını bildirmişlerdir.Mahkemece davalıların tanıkları ... ...,.... ve ... ... Aktop’un paylaşım yapıldığı yönündeki beyanlarına değer verilmiş ise de adı geçen tanıkların beyanları birbirinden farklı olduğu gibi mahkemece de bu tanıkların beyanlarının neden diğer tanık ve yerel bilirkişi anlatımlarına ... tutulduğu açıklanmamış, paylaşım sonucu ......

          Paylaşım yapılmış ise terekede bulunan taşınmazların hangi mirasçıya hangi yer ve mevkideki taşınmazın ya da ada ve parselin düştüğü açık bir biçimde yerel bilirkişi ve tanıklardan sorularak açıklığa kavuşturulması gerekir. Tüm mirasçıların katılımıyla yapılmış bir paylaşım olup olmadığı da aynı biçimde belirlenmelidir. Yöntemine uygun bir biçimde yapılan paylaşımda dava konusu taşınmaz davalı ...’a düşmüş ise davanın reddine, mirasçılar arasında paylaşım yapılmamış ve dava konusu parsel paylaşıma konu edilmemiş ise bu taşınmaz üzerinde tüm mirasçıların TMK.nun 701 ve 702.maddeleri gereğince elbirliği mülkiyeti söz konusu olacağından ve dava da mirasçılar arasında açılıp yürüyen bir davanın da olduğu gözetilerek davacının miras payı oranında iptal ve tescile karar verilmesi düşünülmelidir. Terekeye dahil bir taşınmaz üzerinde bir veya birkaç mirsçının sürdürdüğü zilyetlik ilke olarak tüm mirasçılar adına sürdürülmüş sayılır....

            UYAP Entegrasyonu