WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı kadın vekili cevaba cevap dilekçesinde özetle; davacı kadının düğünde takılan ziynet eşyalarını kendi şahsi borçlarını kapatmak için kullandığını, iade gerektiğini, ziynet eşyalarını 100 gram bilezik 19.000,00 TL, 1 kolye 1.500,00 TL, söz ve nişan yüzükleri 1.000,00 TL, düğün takıları 20.000,00 TL olduğunu belirterek ziynet eşyası iadesi davasının da kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

Davalı vekili tarafından; davacının beyanlarına göre de altınların rıza ile bozdurulduğu, söz konusu altınların bizzat davalıya takıldığı ve müvekkiline ait olduğu, ayrıca kararda iki defa aleyhlerine olacak şekilde vekalet ücretine hükmedildiği belirterek istinaf yasa yoluna başvurduğu görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Öncelikle belirtmek gerekir ki; davacı erkek tarafından davalı kadın aleyhine mahkemenin 2018/573 esas sayılı dosyasıyla açılan boşanma davasına karşı davalı kadın tarafından açılan karşı dava ile incelemeye konu ziynet eşyalarının iadesi isteminde bulunulduğu, mahkemenin 18.02.2020 tarihli celsesinde mahkeme tarafından kadının ziynet eşyasına yönelik davasının bu dosyadan tefrik edilerek mahkemenin 2020/153 esasına kaydedildiği, bu sebeple boşanma davasının davalısı kadının karar başlığında ziynet eşyasının iadesine yönelik davanın davacısı olarak yer aldığı görülmektedir....

Çünkü boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren davalı tarafından bu yer işgal edilmekte ise, davalının haksız işgalci durumunda olduğunun, kira geliri ile sorumlu tutulması gerektiğinin kabulü gerekir. Bu nedenle mahkemece kiraya verilmediği gerekçesiyle bu yöndeki isteğin reddine karar verilmesi doğru olmayıp bu yönüyle olayın değerlendirilmesi gerekmektedir. Bundan ayrı kural olarak, gerek düğünde geline takılan takı ve ziynet eşyaları ve gerekse aynı biçimde davalıya takılan ve sonradan geline verilen takı ve ziynet eşyaları geline bağışlanmış kabul edilir. Bu nedenle de bu tür takı ve ziynet eşyaları gelinin kişisel malı sayılır. Davacı vekili, açıklanan biçimde davalıya takılan takı ve ziynet eşyalarının bağışlama amacının ortadan kalktığı gerekçesiyle BK.nun 244 ve devamı maddeleri gereğince iadesi isteğinde bulunmuştur. Bu madde gereğince açılan bu tür davalar Aile Mahkemesinin görevi dahilinde olmayıp genel hükümlere göre Genel Mahkemelerde bakılması gerekmektedir....

    Evlilik ve nişan sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır. Kadının ziynet eşyalarının varlığını ve evde kaldığını ya da erkek tarafından elinden alındığını kanıtlaması halinde ziynetlerin kadına iadesi gerekir. Ancak, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile iade edilmemek üzere bozdurulup ihtiyaçlar için harcandığının erkek tarafından kanıtlanması halinde, erkek ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Davacı, ziynetlerin varlığını ve davalı tarafından rızası dışında alınıp iade edilmediğini ispat yükü altındadır. Somut olayda davacı, davalı tarafından ziynet eşyalarının elinden alındığını ve iade edilmediğini dayandığı delillerle ispat edememiştir. İspat yükü kendisine düşen ve davasını dayandığı delillerle kanıtlayamayan davacının davasının reddine karar verilmesi gerekir. İlk derece mahkemesince de davanın reddine ilişkin verilen kararın isabetli olduğu anlaşılmıştır....

    Aile Mahkemesinin 2016/81 Esas 2016/963 karar sayılı ilamıyla boşandıklarını, boşanma hükmünün kesinleştiğini, düğünü takiben müvekkili ile dava dışı eşinin davalının evinde bir süre kaldıklarını, bu süreçte davalının teklifi üzerine, muhafaza etmek üzere ziynet eşyalarını davalıya bırakıldığını, 2011 yılında altınların satılması suretiyle araba almak ve çatı yaptırmak suretiyle paranın kullanıldığını söyleyerek, ziynet altınlarının iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tazminini istemiştir....

    Gerekçesiyle bozulmuştur. ./.. -2- Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, bilirkişi raporunda nitelik ve değerleri belirlenen ziynet eşyası ile nakit paranın düğünde davacıya takıldığı, davacıya bağışlanmış olan ziynet eşyaları ile paranın düğün sonrası davalının ailesinde kaldığı, bir kısmının bozdurularak araç alındığı, aracın kaza yapması üzerine satıldığı, aracın alınmasında kullanılan ziynetlerin davalıya iade edilmemek üzere verildiği, ayrıca düğün sonrasında ve devam eden süreçte davalının anne ve babasında kalan diğer ziynetlerin davacıya iade edildiği hususlarının davalı tarafça ispatlanamadığı gerekçe gösterilerek, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, kişisel eşya niteliğindeki ziynet eşyaları ile paranın aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde ziynet eşyalarının bedeli ile paranın tahsili istemine ilişkindir....

      Mahkemece Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. 4- Mahkemece kadının ziynet davasının kısmen kabulü ile ziynet eşyasının aynen iadesi, mümkün olmaması halinde bedeli olan 28.700,00 TL'nin faizi ile kadına verilmesine karar verilmiş ise de; toplanan deliller ve dosya kapsamına göre ziynet alacağını ispatlamaya yeterli delil ve tanık beyanı bulunmadığı, ziynet alacağını ispatlayamadığı görülmekle, ziynete ilişkin davasının reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ziynete ilişkin davanın reddedilmesi nedeniyle yargılama gideri ve vekalet ücretinin de bu duruma göre düzenlenmesi gerekmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından davacı kadının ziynet alacağı davasının kabul edilen kısmı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın dava dilekçesinde, davalı erkekte kaldığını ileri sürdüğü 15 adet bilezik ve 50 adet çeyrek altından oluşan ziynet eşyalarının bedelinin tarafına ödenmesini talep etmiş, aynen iade ve faiz talep etmemiştir....

        GEREKÇE : Asıl dava, TMK 166/1 maddesi uyarınca açılan boşanma, karşı dava ise, TMK 166/1 maddesi uyarınca açılan boşanma ve ziynet alacağı davasıdır. Davacı-k.davalı erkek istinafında, boşanma yönünden kararı istinaf etmediklerini, sadece ziynet yönünden istinaf talebinin bulunduğunu, ziynetlerin varlığının ispat edilememesine ve tanıkların ziynetler konusunda bilgi sahibi olmamasına ve kadına 45.000 TL ödemesine rağmen davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, kadının ziynetleri rızası ile verdiğini belirtmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı erkek tarafından, kusur belirlemesi, tazminatların miktarı, ziynet eşyası alacağı, velayet, kişisel ilişki düzenlenmemesi ve reddedilen dava nedeniyle vekalet ücreti verilmemesi yönünden, davacı-karşı davalı kadın tarafından ise, her iki boşanma davası ve fer'ileri yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 25.04.2016 günü duruşmalı temyiz eden davalı-karşı davacı ... vekili Av. ... geldi. Karşı taraf temyiz eden davacı-karşı davalı ... ve vekilleri gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....

          UYAP Entegrasyonu