Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, anne ve babasının boşanması sonucu velayeti anneye bırakılan küçüğe vasi tayini istemine ilişkindir. ... Sulh Hukuk Mahkemesince küçüğün adrese dayalı kayıt sisteminde kayıtlı adresinin "..." olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ... Sulh Hukuk Mahkemesince ise yaptırılan kolluk araştırmasına göre küçüğün MERNİS adresinde ikamet etmediği, ... ile birlikte “...” adresinde ikamet ettiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Türk Medenî Kanununun 411. maddesine göre, “Vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairelerine aittir. “Aynı Kanunun 19/1. maddesi uyarınca “Yerleşim yeri bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir.”...
Bu husus nazara alınmadan velayeti babaya verilen çocuk ile velayeti anneye bırakılan çocuğun birbirlerini göremeyeceği şekilde kişisel ilişki tesisi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple kişisel ilişki yönünden BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.11.03.2015 (Çrş.)...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, velayetin değiştirilmesi talebine ilişkindir. Davacı baba boşanma kararı ile birlikte velayeti anneye bırakılan ortak çocuk Dilara Hicret'in velayetinin değiştirilerek kendisine verilmesini talep etmiş, İlk Derece Mahkemesince; dava kabul edilip küçüğün annede olan velayeti babaya verilmiş, karar davalı anne tarafından istinaf edilmiştir. Velayet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir. Çocuğun yararı ise; çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır....
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2.bentte gösterilen sebeple ilk derece mahkemesi gerekçeli kararının hüküm fıkrasının 4. bendinde ortak çocuk Eylem için kurulan kişisel ilişkinin hükümden çıkarılmasına, yerine "Velayeti anneye verilen ortak çocuk Eylem ile baba arasında şahsi ilişkinin eğitim ve öğretim durumuna mani olmamak kaydı ile; her ayın 2. ve 4....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayeti Annede Olan Küçüğün Adının Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm ihbar olunan ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 267.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 27.12.2021 (Pzt.)...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "...Davalının kabul beyanı ve tüm dosya kapsamına göre Velayetin değiştirilmesinde asıl olan küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almaktır. Diğer kardeşlerin velayeti davacı babada olduğundan kardeşleri ile birlikte yaşaması küçüğün yararınadır, davalı annenin başka biri ile evlilik dışı yaşantısından bir çocuğunun olduğu beyan edilmiştir. Mevcut durumda davacı babanın küçüğün yetiştirilmesinde daha faydalı olacağı kanaatine varılmıştır."gerekçesi ile; "1- Davanın kabulü ile velayeti davalı annede olan müşterek çocuk küçük Hatice Kübra'nın velayetinin davacı babaya verilmesine, 2- Müşterek çocuk ile anne arasında kişisel ilişki tesisine, "karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı kadın vekili hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davacı erkek istinaf yasa yoluna başvurmamıştır....
Sayılı 09/12/2013 tarihinde kesinleşen boşanma kararı ile anlaşmalı olarak boşandıkları bu kararla birlikte müşterek çocuk Tevrat Baran'ın velayeti baba Mehmet Aşçı'ya verilmiş; baba 27/06/2018 tarihinde ölmüştür. Çocuğun velayeti boşanma kararı ile eşlerden birine verilip, bu eşinde ölümüyle, velayet kendiliğinden sağ kalan diğer eşe geçmez. Böyle bir durumda; hakim kararıyla velayetin diğer eşe verilmesi veya velayetin sağ kalan eşe verilmesi uygun bulunmadığı taktirde; çocuğa vasi atanıncaya kadar velayet askıda kalır (TMK. md. 335/2, 337/2). Velayet kendisine bırakılan babanın ölmüş olduğundan; küçük Tevrat Baran'ın velayeti askıdadır. Bu durumda davaya konu edilen küçüğün velayetinin değiştirilmesi ya da çocuğun bedeni ve fikri gelişimi açısından velayetin kaldırılması ve vasi atanması şartlarının bulunup, bulunmadığı konusunda mahkememizin değerlendirmesinde; TMK'nın Velayetin Kaldırılması başlıklı 348....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından süresi içinde sunulan ikinci istinaf dilekçesinin dikkate alınmaması, ortak çocuk Sabri lehine iştirak nafakasına hükmolunmaması, ortak çocuk Melek’in velayeti ve Melek lehine hükmolunan iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, kadın tarafından açılan boşanma davasıdır. İlk derece mahkemesi davayı kabul ederek tarafların boşanmalarına, ortak çocuklardan Melek’in velayetinin anneye, Sabri’nin velayeti babaya verilmesine, velayeti anneye verilen Melek lehine aylık 250 TL tedbir, 350 TL iştirak nafakasına hükmolunmuştur. Söz konusu karara yönelik davalı erkek tarafından süresi içinde sunulan 19.06.2018 ve 21.06.2018 tarihli dilekçeler ile istinaf incelemesi talebinde bulunulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar 17.11.2015 tarihinde kesinleşen kararla anlaşmalı olarak (TMK m. 166/3) boşanmışlar, ortak çocuğun velayeti ise tarafların anlaşmaları doğrultusunda davalı babaya verilmiştir. Bu dava ise anne tarafından boşanma tarihinden iki ay sonra 18.01.2016 tarihinde açılmış, anne velayet kendisinde olan babanın velayet görevlerini yerine getirmediğinden ve çocuğun anne bakımına ve şefkatine ihtiyacı olduğu gerekçesiyle ortak çocuğun velayetinin kendisine verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda tarafların ortak çocuğu 30.04.2012 doğumlu...in velayeti babadan alınarak anneye verilmiştir....
annede bırakılan Buğra Mikail taşıran'ın yaşının büyüdüğünü, ihtiyaçlarının arttığını, okula başlaması gibi vs. sebeplerden dolayı nafakasının attırılmasının talep ettiklerini, velayeti davalı babada olan Busenaz Taşıran'ın velayetinin davacıya verilmesini, Busenaz Taşıran adına 1.000,00 TL ve dava boyunca tedbiren sonrasında da iştirak nafakası olarak ödenmesine, Küçük Busenaz'ın velayet hakkını dava boyunca tedbiren anneye verilmesini, Velayeti annede bulunan Buğra Mikail Taşıran'ın iştirak nafakasının attırılarak 1.000,00- TL ödenmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesini arz ve talep etmiştir....