Davalı/k.davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece kusur değerlendirilmesinin hatalı yapıldığını, evlilik birliğinin sona ermesinde kusurlu tarafın davacı/k.davalı tarafın olduğunu, müşterek çocuğun velayetinin ve kişisel ilişki tesisi yönünde verilen kararın da hatalı olduğunu, müşterek çocuk lehine hükmedilen nafaka miktarlarının fazla olduğunu, davacı/k.davalı kadın lehine hükmedilen tazminat yönündeki kararların da haksız olduğunu, bu nedenlerle usul ve yasaya aykırı olan yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne, müşterek çocuğun velayetinin müvekkiline verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Asıl davanın konusu; hataya kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış ile geçimsizlik sebebiyle, karşı davanın konusu; geçimsizlik sebebiyle açılan boşanma davasıdır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 02/06/2021 NUMARASI : 2020/46 ESAS-2021/338 KARAR DAVA KONUSU : Karşılıklı Boşanma KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile 29.06.2018 tarihinde evlendiklerini, bu evliliklerinden müşterek çocukları bulunmadığını, müvekkilinin kendisine olan sebepsiz güvensizlik nedeniyle pek çok sıkıntı yaşadığını, davalının sebepsiz hüsnü kuruntuları yüzünden yaşanan şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin müvekkili için çekilmez hale geldiğini, müvekkiline karşı taraf ve ailesinin pek kötü ve onur kırıcı pek çok davranışlarının olduğunu, müvekkiline hakaret edildiğini, hırsız denildiğini, karşı yan ve babası tarafından sistematik biçimde tehdit edildiğini ve halen de tehdidin devam ettiğini beyan ederek tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK 355 maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Asıl dava; davacı-karşı davalı kadın tarafından TMK'nun 162 olmadığı takdirde 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma davasına, karşı dava; davalı-karşı davacı erkek tarafından TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma davasına, birleşen dava ise davacı-karşı davalı kadın tarafından TMK'nun 161 olmadığı takdirde 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma davasına ilişkindir. TMK'nun 162. maddesi gereğince "Eşlerden her biri diğeri tarafından hayatına kast edilmesi veya kendisine pek kötü davranılması ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulması sebebiyle boşanma davası açabilir. Davaya haklı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her halde bu sebebin doğumunun üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer....
Davacı kadın tarafından zina, olmadığı taktirde hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış, olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davası açılmış ve bu suretle terditli talepte bulunulmuştur. Terditli davalarda öncelikle asli talep incelenmeli, asli talep kabul edilmediği taktirde feri talep hakkında inceleme yapılmalıdır....
Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 07.03.2016 tarih ve 2015/14215- 2016/4389, 08.07.2010 tarih ve 10334- 13767 sayılı ilamlarında da açıklandığı üzere; hayata kast, pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış nedeniyle boşanmaya karar verilebilmesi için (TMK.md.162) her türlü onur kırıcı davranış değil, ağır derecede onur kırıcı bir davranışın gerçekleşmesi gerekir. Toplanan delillere göre, erkeğin şiddet dışındaki kusurlu davranışlarının ispat edilemediği ve/veya fiili ayrılığa konu son olaya kadar evlilik birliğinin devam etmesi nedeni ile kadın tarafından affedildiği veya en azından hoşgörü ile karşılandığı, rapor içeriğine göre de erkeğin kusurlu eyleminin ağır derecede olmadığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında Türk Medeni Kanununun 162.maddesine dayanılarak açılan davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir. Ancak, yapılan yargılama ve toplanan delillerden erkeğin eşine fiziksel şiddet uyguladığı anlaşılmaktadır....
İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı İlk Derece Mahkemesinin 22.06.2021 tarih ve 2020/214 Esas, 2021/429 karar sayılı kararı ile, davalı erkeğin eşine karşı fiziki şiddet içeren davranışlarının olduğu bu konuda yaşanan şiddet olayına samimi ve inandırıcı beyanda bulunan ortak küçük çocukların şiddet konusunda ki tanıklığı ve kati doktor raporları göz önüne alınarak davalı erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında tam kusurlu olduğu, evlilik hayatını sürdürdürdüğü yol arkadaşına,eşine,çocuklarının annesine oklavayı kullanarak şiddet vakıasını bir kat daha elim hale getirdiği ve celp edilen kati hekim raporlarıyla sabit olmak üzere kadının görme yetisini yitirmesine neden olduğu, kadının hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebine dayalı boşanma davasında ise toplanan delillere göre cana kast, uzuv kaybı gibi sebeplerin özel ve mutlak olarak kanıtlandığından davalı erkeğin eylemleri ile özel boşanma sebebine dayalı boşanma davasının da sübut bulduğu gerekçesi ile...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI 1.İlk Derece Mahkemesinin 13.06.2017 tarihli kararı ile; erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına ve kadın yararına 20.000.00 TL maddî, 20.000.00 TL manevî tazminata, kadın yararına aylık 300.00 TL tedbir ve 400.00 TL yoksulluk nafakasına karar verilmiş, davacı-davalı erkeğin istinafı üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 15.03.2021 tarihli kararı ile " asıl davada cevap dilekçesi verilmediği halde, kadının bildirdiği tanıkların dinlenilmesi ve beyanlarının hükme esas alınmasının, birleşen davada ise, evlilik birliğinin sarsılması ve pek kötü ve onur kırıcı davranış sebeplerine dayalı boşanma talep edildiği halde boşanma sebepleri ve dayanılan delillere yönelik usulüne uygun ön inceleme duruşması yapılmadığı, dava sebeplerinin açıklatılarak somutlaştırılmadığı" gerekçesiyle davacı-davalı erkeğin istinaf başvurusunun kabulü ile asıl ve birleşen davaya ilişkin tüm kararların kaldırılmasına, kadının birleşen davası yönünden bildirdiği...
kötü, onur kırıcı davranışlarına ilişkin açtığı davasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
DAVA Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; erkeğin fiziksel şiddet uyguladığını, sadakatsiz olduğunu, eşine ve çocuklara ilgisiz olduğunu, ihtiyaçları karşılamadığını, hakaret ve tehdit ettiğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve hayata kast ve pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocukların her biri yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile yasal faizi ile birlikte 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. II....
pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma talebinin reddine karar verilmiştir....