Tüm dosya kapsamı bir arada incelendiğinde; Bölge Adliye Mahkemesince kadına yüklenen sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği ve bu suretle zina eyleminde bulunduğu vakıasının ispat edilemediği ve kadına kusur olarak yüklenemeyeceği, İlk Derece Mahkemesi tarafından erkeğe yüklenen kusurlu davranışın ise temyiz edilmeyerek kesinleştiği, bu durumda boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, davacı-karşı davalı erkeğin zina hukuki sebebine dayalı boşanma davası ile evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasının kabul şartlarının oluşmadığı ve erkeğin birleşen davalarının reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu, ancak kadının davasında verilen boşanma hükmü temyizin kapsamı dışında bırakılmak suretiyle kesinleştiğinden, erkeğin boşanma talebinin konusuz hale geldiği de görülmektedir. Bu durumda erkeğin birleşen boşanma davalarının esası hakkında bir karar verilemeyecektir....
Maddesine göre "onur kırıcı davranış nedeniyle" boşanma davasının reddine, b)TMK 166/1 maddesine göre "evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle" boşanma davasının kabulü ile tarafların BOŞANMALARINA, 2) a)Tarafların yaşı küçük çocukları olan 25/07/2006 doğumlu T.C. Kimlik numaralı GÖKALP EFE KARAYEL ve 24/11/2012 doğumlu T.C....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davacı karşı dosya davalısı tarafından davalı karşı dosya davacısı aleyhine 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelden sarsılması sebebiyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, Davalı karşı dosya davacısı tarafından davacı- karşı dosya davalısı aleyhine 4721 sayılı 161 maddesi uyarınca zina nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, Davalı karşı dosya davacısı tarafından davacı- karşı dosya davalısı aleyhine 4721 sayılı 166- 1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, Tarafların TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle BOŞANMALARINA, tarafların 4721 sayılı TMK'nin 161 maddesi uyarınca zina BOŞANMALARINA, Davacı karşı davalının maddi- manevi tazminat taleplerinin REDDİNE, Davalı karşı davacı erkek yararına 4721 sayılı TMK'nin 174/1 maddesi uyarınca 15.000,00- TL maddi tazminat takdiri ile iş bu tazminatın boşanma kararının...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-karşı davacı kadın temyiz dilekçesinde erkek aleyhine zina sebebine dayalı olarak boşanma davası açtığını beyan etmiş olup incelenmesi gerekli görülen; ... 12. Aile Mahkemesinin 2020/366 Esas sayılı boşanma dava dosyasının aslının, mümkün değilse onaylı örneğinin dosya arasına alındıktan sonra gönderilmek üzere dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine İADESİNE oy birliğiyle karar verildi.27.12.2021 (Pzt.)...
Somut olayda davacı kadın tarafından erkek eş aleyhine zina nedenine dayalı boşanma davası açılmış mahkemece boşanmaya sebep olan olaylarda davalı erkek "Başka bir kadınla birlikte yaşayarak davacı kadını aldattığı" gerekçesiyle tamamen kusurlu bulunmuş, kısa kararda tarafların TMK 161. maddesi gereğince zina nedeniyle boşanmalarına karar verilmiş olduğu halde, "Gerekçeli kararın hüküm kısmında tarafların TMK 166/1. maddesi uyarınca boşanmalarına" şeklinde hüküm kurulmasının maddi hata niteliğinde olduğu anlaşılmamaktadır. O halde davacı vekilinin 22.07.2019 tarihli talep dilekçesi bu kapsamda değerlendirilerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 304/1. maddesinde düzenlenen usul işlemleri yerine getirildikten sonra talep konusunda karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....
Aile Mahkemesi'nin incelediği dosyası ile zina ve evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebeplerine dayalı olarak boşanma davası açmış olup davalı-karşı davacı kadın ise; 26.01.2018 tarihli karşı dava dilekçesi ile evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebe dayalı boşanma davası açmıştır. İlk Derece Mahkemesince; tarafların eşit kusurlu olduğu belirtilerek her iki davanın evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, asıl davada erkeğin zina hukuki sebebine dayalı talebinin ise reddine ilişkin hüküm kurulmuş, İlk Derece Mahkemesinin bu kararı; kadın vekili tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve velâyet yönünden; erkek vekili tarafından ise zina hukuki sebebine dayalı açılan davanın reddi, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, yoksulluk nafakası yönünden istinaf edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm gerekçe ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dava Türk Medeni Kanununun 166. ve 161. maddesine dayalı olarak açılmıştır. Toplanan delillerle, davalı kocanın eşine fiziksel şiddet uyguladığı, birlik görevlerini yerine getirmediği ve güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu sabit olmuştur. Davalı kocanın sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışları güven sarsıcı davranış aşamasında kalmıştır. Türk Medeni Kanununun 161. maddedeki zina nedeniyle boşanma koşulları oluşmamıştır. Mahkemece, boşanma kararının evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı olarak Türk Medeni Kanununun 166/1. maddeden karar verilmesi gerekirken, zinayı düzenleyen Türk Medeni Kanununun 161. maddeden verilmesi isabetli olmamıştır....
Türk Medeni Kanununun 166/1- 2. maddesi uyarınca boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması ve davalı eşin az da olsa kusurlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hakime aittir. Hâkim, Türk hukukunu resen uygular (HMK md.33). Somut olayda; birleşen dava dilekçesinin “konu” bölümünde “…zina nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesi…” denilmiş ise de, dilekçe bir bütün olarak ele alındığında, birleşen davadaki boşanma talebinin münhasıran zina (TMK md.161) hukuki sebebine dayanmadığı, dilekçe içeriğindeki bahsedilen vakıa ve atfedilen kusurların aynı zamanda evlilik birliğinin sarsılması (TMK md.166/1,2) hukuki sebebine dayalı boşanma istemini de içerdiği anlaşılmaktadır. Zinanın objektif unsuru evli kadının kocasından başka bir erkekle ya da evli erkeğin karısından başka bir kadınla cinsel ilişkide bulunmasıdır....
Hükme karşı davalı karşı davacı erkek vekili tarafından katılma yoluyla istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinin incelenmesinde özetle; kadın tarafından açılan zinaya ilişkin davanın hak düşürücü- zaman aşımı süresinin geçmiş olması nedeniyle reddinin gerektiğini, asıl zina yapanın kadın olduğunu, erkeğin kusurunun ispat edilemediğini, TMK 166/1 e dayalı davanın da reddinin gerektiğini, kararın gerekçesinde kadının zinası kabul edilmesine rağmen, erkeğin davasının TMK 166/1 maddesi gereğince kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. GEREKÇE; Asıl dava; zina, olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir. Karşı dava ise; evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının başka bir kadın ile ilişkisinin olduğu, bu kadına ev tutup birlikte oldukları, cinsel birlikteliklerinin olduğu, davalının bu suretle zina yaptığı, dava tarihine kadar görüşmelerinin devam ettiği, davanın yasal süresinde açıldığı, tarafların ayrı yaşadıkları anlaşıldığından 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi gereği zina nedeni ile tarafların boşanmalarına, özel sebeple boşanma kararı verildiğinden aynı olay ile ilgili evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma konusunda karar verilmesine yer olmadığına, davacı kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 20.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın karar kesinleştikten itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazla isteğin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....