CEVAP Davalı-davacı kadın vekili cevap, karşı dava ve ıslah dilekçesi ile asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 161 inci maddesi uyarınca Zina, 162 nci maddesi uyarınca "Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış" nedeni ile boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuklar yararına tedbir ve iştirak, kadın yararına tedbir ve yoksulluk, maddî ve manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, erkeğin boşanma davasının reddi ile kadının boşanma davasının kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun’nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
İlk derece mahkemesince; pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle açılan boşanma davası ispat edilemediğinden reddine, evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma davasının kabulü ile tarafların TMK'nın 166/1....
Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma, karşı dava; terk, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedeniyle ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma talebine ilişkindir....
Yapılan yapılan ve toplanan delillerden, davalı erkeğin eşine sürekli fiziksel şiddet uyguladığı anlaşılmaktadır. Davalının eşine yönelik bu eylemleri pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış oluşturur. Bu bakımdan, mahkemenin ret gerekçesi yasal değildir. Yasanın 162. maddesinde yer alan boşanma sebebinin oluştuğu dikkate alınarak davacı kadının davasının kabulü gerekirken, reddi doğru bulunmamıştır. İlk inceleme sırasında bu hususun gözden kaçırıldığı anlaşılmakla, karar düzeltme isteğinin kabulü ile Dairemizin 28.06.2016 tarih 2015/19370 esas, 2016/12515 karar sayılı onama kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme hükmünün açıklanan sebeple bozulmasına karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi ve reddedilen tazminatlar yönünden; davalı-davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi ve reddedilen tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve özellikle mahkemece gerekçeli kararda sehven yazıldığı değerlendirilen davalı- davacı erkeğe kusur olarak yüklenilen kadına karşı hayata kast, pek kötü muamele ve onur kırıcı davranışlarda bulunma vakılarına davacı-davalı kadın tarafından dayanılmadığı ve bu vakıaların dosya kapsamı ile sabit olmamasına karşın, mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen tarafların diğer kusurlu davranışlarına...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması, hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. Taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla inceleme, HMK'nın 355 maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; asıl davanın TMK 166, karşı davanın haysiyetsiz hayat sürmeden dolayı 163.maddesi gereğince tarafların boşanmalarına, karşı davada Zina 161 ve 162 maddeleri uyarınca, hayata kast ve pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebiyle açılan davaların reddine, çocukların velayetinin babaya verilmesine, davacı kadın için 400 TL tedbir nafakasına, kadının yoksulluğa düşmeyeceğinden yoksulluk nafakası ile maddi-manevi tazminat taleplerinin reddine, davalı erkeğin maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar taraf vekillerince ayrı ayrı istinaf edilmiş, Erkek aleyhe hükmedilen tedbir ve iştirak nafakasını, Kadın davanın kabulünü, yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddini istinafa getirmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Taraflar arasında görülen dava hayata kast pek kötü veya onur kırıcı davranış nedeni ile boşanma olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına ilişkin boşanma davasıdır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedeniyle olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma, karşı dava evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. Davacı-karşı davalı ve davalı-karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla inceleme, HMK'nun 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....
Davalı-karşı davacının TMK 162 maddesinden kaynaklı pek kötü veya onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma talebi yönünden ise, davacı-karşı davalının davalı kocaya karşı, yasada belirtilen hayatına kastetmesi veya kendisine pek kötü davdanılması ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulması eylemlerinin olmadığı, ayrıca tarafların 2017 yılından bu yana ayrı yaşadıkları, TMK 162 maddesine göre boşanma kararı verilebilmesi için davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak 6 ay ve her halde bu sebebin doğumunun üzerinden 5 yıl geçmekle dava hakkının düşeceği belirtilmiş olup, davalı-karşı davacı kocanın gerek daha önce açtığı ve retle sonuçlanan Antalya 2.Aile Mahkemesinin 2017/466 esas-2018/1103 karar sayılı dosyasında bu talebinin bulunmadığı, gerekse daha sonra bu nedenlere dayalı bir boşanma davası açmadığı anlaşıldığından, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma davasının da reddine karar verilmiştir....