WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

. - K A R A R - Dava, mal karşılığı verilen senetlerin, malın ayıplı olması nedeniyle bedelsiz kaldığı iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının, boş olarak imzalanan senetlerin karşılığı bulunmadığını ve anlaşmaya aykırı doldurulduğunu yazılı delillerle ispatlayamadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle davacının yemin deliline dayanmamış olmasına, iddiasını usulüne uygun delillerle kanıtlayamamış bulunmasına göre, davacının yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 18.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Maddi ayıp bir malda madden hata bulunmasıdır (örneğin malın yırtık, kırık, bozuk, lekeli olması gibi). Hukuki ayıp malın kullanımının hukuken sınırlandırılmış olmasıdır (malın üzerinde rehin, haciz, intifa hakkı gibi kısıtlamalar bulunması gibi). Ekonomik ayıp ise malın iktisadi vasıflarında eksiklik olmasıdır(Yargıtay HGK'nın 24.05.2017 tarih, 2017/19-1633 E.- 2017/1013 K. Sayılı kararı). Ayıba karşı tekeffül borcu, satılan şeyde satıcı tarafından zikir ve vaat edilen vasıfların bulunmamasından veya satılan şeyin değerini yahut akit gereğince ondan beklenen faydaları azaltan veya kaldıran noksanları bulunmasından satıcının sorumlu tutulmasını ifade eder. Satıcının ayıba karşı tekeffül borcunun doğabilmesi için ayıbın sözleşmenin kurulduğu anda mevcut olması, ayıbın önemli olması, alıcının sözleşmenin kurulduğu anda ayıbın varlığından haberdar olmaması ve en nihayetinden alıcının kendisine düşen muayene ve ihbar yükümlülüklerini yerine getirmiş olması gerekir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı malın değiştirilmesi veya mal bedelinin iadesi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilince 19.10.2010 tarihinde davalı şirketten alınan ... marka aracın sol arka çamurluk kısmının boyanmış olduğunun öğrenildiğini, 01.11.2010 tarihinde yetkili servise götürülerek tespit yaptırıldığını, yapılan ihtarlara rağmen ayıplı malın değiştirilmediğini ileri sürerek, söz konusu ayıplı malın yenisiyle değiştirilmesi veya araç bedelinin geri ödenmesi ve zararın karşılanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/358 Esas sayılı dosyası üzerinde görülen davada, ayıbın davalıdan temin edilen ve poşet üretiminde kullanılan yapıştırıcı maddeden kaynaklandığının tespit edildiğini, davanın müvekkili aleyhine sonuçlandığını, mahkeme ilamına dayalı olarak başlatılan icra takibi sonucunda müvekkilinin 51.108,00 TL ödemek zorunda kaldığını ileri sürerek 51.108,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın zamanaşımı süresi içinde açılmadığını, süresi içinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, davacı aleyhine dava dışı şahıs tarafından açılan ve görülen davanında müvekkiline ihbar edilmediğini, malın ayıplı olmadığını, bandın tekstil ambalajında kullanılacağının müvekkiline bildirilmediğini, davacını kusurunun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

          İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili; davacının manevi tazminat talebinin reddedilmesine rağmen müvekkili lehine vekalet ücretine hükmedilmediğini, davacının satışın iptali yönündeki talebinden vazgeçilmesine rağmen bu konuda hüküm kurulmadığını, davacı tarafından bilirkişi ve keşif deliline dayanılmamasına rağmen mahkemece keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırıldığını, kilometresinin değiştirildiğini iddia eden davacının herhangi bir bildirim yapmadan davayı açtığını, ayıp ihbarında bulunulmadığını, ortaya çıkan kusurların ekspertiz incelemesinden hemen sonra ortaya çıkmasının mümkün olmadığını, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı araç satışı iddiasına dayalı sözleşmeden dönülerek araç bedelinin iadesi ile maddi ve manevi tazminat davasıdır....

          şikayetçi olduğunu, hizmet, servis ve malın kalitesinden yana yaşanılan problemlerin, T2 tarafından, malın ve hizmetin yasal faizi ile birlikte bedelinin iadesini, alışverişin - sözleşmenin iptalini, yargılama giderlerinin davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Otomotiv A.Ş.’ye ihbarını talep ettiklerini, davanın süresi içinde açılmadığını, davacının yasal süre içinde dava açmadığı gibi yasada belirlenen ayıp ihbarlarına ilişkin şekil ve süre şartına uymadan dava açtığından davanın zamanaşımı bakımından reddi gerektiğini, davacının aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesi mümkün olmadığı takdirde araç bedel indirimi talebiyle açıldığını, aracın ayıplı olmadığını, davacı yanın dava konusu aracının boyalı olduğunu, bu durumun aracın ayıplı olmasından kaynaklandığı iddiaları ile huzurdaki davayı açtığını, aracın ayıplı olmadığından, davacının ayıba karşı sorumluluktan doğan seçimlik hak kullanmasının mümkün olmadığını, ayıba karşı sorumluluktan alıcı lehine doğan seçimlik hakların kullanılabilmesi için önkoşulun malın ayıplı olması olduğunu, dava konusu araçta, davacı tarafın iddia ettiği gibi bir ayıp bulunmadığından davacının tazminat talep hakkını haklı gösterecek hukuki ve teknik koşulların oluşmadığını, davacı tarafın ayıp iddialarını kesin bir...

            Mahkemece, "...Tüm dosya kapsamında toplanan delillerin değerlendirilmesi neticesinde; davaya konu aracın ayıplı olduğu iddiasına bağlı olarak satış bedelinden indirim talebinde bulunulduğu, hükme esas alınan 14.05.2020 havale tarihli rapor ile davaya konu araçta oluşmuş göçük ve dalgalanma probleminin imalat kaynaklı gizli ayıp olduğunun tespit edildiği ve söz konusu problem sebebi ile aracın ikinci el değerinin ciddi miktarda düştüğü ve bu değer düşümünün 7.463,51 TL olarak hesaplandığı fakat araçtaki hasar onanımı sebebi ile de değer kaybolduğu için net değer kaybının 5.970,81 TL olarak hesaplandığı, bilirkişi raporunda ayıpların onarımının mümkün olduğu bildirilmiş ise de problemin tekrar edip etmeyeceğinin kesin olarak bilinemeyeceğinin de bildirildiği görülmekle, davacı tarafın bedel indirim talebinde bulunduğu da dikkate alındığında problemin tekrar etme-etmeme ihtimalinin varlığı karşısında ücretsiz onarımına karar verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğu, bedel indirim talebinin...

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, ayıplı satış ve ayıplı hizmet nedeni ile tüketicinin seçimlik hakkına dayalı olarak açtığı ayıp oranında indirim istemini konu almaktadır. 6100 sayılı Yasanın 355.maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere ve fakat kamu düzenine ilişkin hususlarda re'sen tekmil dosya kapsamı birlikte incelenip değerlendirilmekle; 6502 sayılı yasanın 11/1. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ne var ki tüketici bu hakkını kullanırken objektif iyiniyet kuralları içerisinde hareket etmek zorundadır....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava ayıplı mal iddiasına dayalı, satış bedelinin iadesi talebine ilişkindir. Davacı vekilince açılan dava ile; davaya konu araçlardan meydana gelen arızalar nedeni ile beklenen faydanın sağlanamadığı, araçların bu nedenle ayıplı olduğu ileri sürülerek eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Davacı ve davalının sıfatı nazara alındığında öncelikli husus somut uyuşmazlığın çözümünde uygulanacak yasal düzenlemelerin belirlenmesine ilişkindir. Dosya içerisinde yer alan belge içeriklerine göre; davaya konu araçların 12.11.2018 tarihinde davacı şirket tarafından davalı şirketten satın alınmış olduğu anlaşılmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu