Dr. ...’a bilirkişi incelemesi için tevdi edildiğini, düzenlenen 21.10.2016 tarihli bilirkişi raporunda, davalı haberlerinin, müvekkili için haksız rekabet oluşturduğu, müvekkilinin maddi ve manevi zararını talep edebileceğinin belirtildiğini ancak zarar hesaplaması yapılmadığını, haksız rekabette manevi tazminat miktarının mahkemenin takdirinde olduğunu, maddi tazminat miktarının hesaplanması ise çok kolay, basit bir matematik ile çözülebileceğini, ancak mahkemece ne maddi ne de manevi tazminata hükmedilmediğini, 3 yıl boyunca maddi tazminat hesabı yapılması için beklendiğini ve nihayet davanın reddine karar verildiğini, dosyaya daha önce davanın esası hakkında yapmış oldukları açıklamaları tekrar ederek, dilekçedeki açıklamalar ışığında, bilirkişi raporunun dikkate alınmamış oluşu, maddi tazminat hesabı için 3 yıl beklenmiş olmasına karşın birden farklı yönde karar verilmiş olması ve aynı hususta kesinleşmiş başkaca Yargıtay Kararları olması göz önüne alınarak, iade-i muhakeme talebinin...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava dilekçesinde nişan hediyelerinin aynen iadesi, olmazsa bedeli olan 7.500,00-TL ile 2.557,32-TL maddi tazminatın ve 2.000,00-TL manevi tazminatın masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir.Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacılar vekili, tarafların 21.02.2010 tarihinde nişanlandıklarını, davalı ve ailesinin kusuru ile nişanın bozulduğunu beyan ederek; nişan hediyelerinin aynen iadesi, olmazsa bedeli ile maddi ve manevi tazminata hükmedilmesini dava etmiştir....
Ödenen bedel ile ödeme tarihi itibariyle hesaplanan zarar arasında açık oransızlık varsa, o zaman yapılan ödeme kısmi bir ifa olarak değerlendirilmeli ve ibra belgesi makbuz niteliğinde sayılmalıdır. İbranamedeki rakamın maddi veya manevi tazminat için ödendiği, şeklinde bir açıklık yoksa, ibra tarihindeki maddi tazminat miktarının hesaplanması ve ödenen miktarın karşılaştırılması gerekir. Ödenen miktar maddi tazminatı tamamen karşılamıyorsa, manevi tazminatın ibra edilmediği, maddi tazminatı karşılamakla birlikte fazla bir ödemenin bulunması halindeyse, manevi tazminatı da kapsadığı şeklinde uygulama yapılmaldır. Manevi tazminat yönünden, ibraname ile bir bedelin ödendiğinin anlaşılması halinde, manevi tazminat alacağının tamamen ibra edildiği kabul edilmelidir. Zira manevi tazminat, mahiyeti itibariyle bölünemez niteliktedir....
Davacı davaya konu ürünlerin ayıplı olması nedeniyle dava dışı müşterisi nezdinde ticari itibar kaybettiğini ve manevi zarara uğradığını ileri sürmüş ve bu nedenle manevi tazminat talep etmiş ise de, ayıplı mal satışı nedeniyle sadece davacının mal varlığının zarara uğradığı, kişilik haklarının zedelenmesinin söz konusu olmadığı, manevi tazminatın yasal koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla davacının manevi tazminat talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Maddi ve Manevi Tazminat-Yoksulluk Nafakası-Çeyiz ve Ziynet Eşyalarının İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından maddi ve manevi tazminat, nafaka ve ziynet alacağı taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, adli müzaheretten yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 28.10.2015 (Çrş.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 02/08/2011 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 15/05/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, manevi tazminat davasıdır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dairemizce dosya vekaletname eksikliğinin giderilmesi için mahal mahkemesine geri gönderilmiştir. Mahkemece vekaletname tamamlanmış, ancak dosyaya temyiz eden davacı vekili olarak vekaletnamesi sunulan Avukat ...'ün temyiz dilekçesinde imzası olmadığı anlaşılmıştır. Anılan imza eksikliğinin tamamlanarak dosyanın yeniden dairemize gönderilmesi dosyanın mahkemesine iadesi gerekmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesince, açılan davada manevi tazminata ilişkin bölüm tefrik edilerek, manevi tazminat talebiyle ilgili görevli ve yetkili mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olması gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Dosya yargı yeri belirlenmesi için Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesine gönderilmiş, Daire 03.10.2016 tarih, 2016/8685 esas, 2016/8321 esas sayılı ilamıyla "Somut olayda ... 18. Sulh Hukuk Mahkemesince, açılan davada manevi tazminata ilişkin bölüm tefrik edilip ayrı bir esasa kaydı yapıldıktan sonra karşı görevsizlik kararı verilmesi ve bu kararın kesinleşmesinden sonra dosyanın merci tayini için gönderilmesi gerekirken, manevi tazminat yönünden verilen karar gereği tefrik işlemi yapılmadan görevsizlik kararı verilmesi ve karar kesinleşmeden dosyanın gönderilmesi, HMK'nun 22/II. maddesi uyarınca yerinde olmayıp, bu aşamada yargı yeri belirleme koşulları bulunmayan dosyanın mahalline iadesi" gereğine değinilmiştir. ... 18....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : 466 sayılı Kanun gereğince tazminat Hüküm : Davanın reddi Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Dairemizin 25.09.2012 tarih ve 2012/21464 esas -2012/19719 karar sayılı ilamı ile davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine ilişkin kararın onanmasına karar verilmesine rağmen sehven tekrar dairemize geldiğinin anlaşılması karşısında, dosyanın mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 26.02.2013 tarihinde, oybirliğiyle karar verildi....
FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/09/2017 NUMARASI : 2014/50 ESAS, 2017/182 KARAR DAVA KONUSU : Maddi ve Manevi Tazminat KARAR : İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353....
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre; davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1- Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacıların sosyal ve ekonomik durumları, üzerlerine atılı suçun niteliği, tutuklanmalarına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldıkları süreler ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nesafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, 132 gün süreyle tutuklu kalan davacılar için öngörülen manevi tazminat miktarlarının bu ölçülere uymayıp fazla tayini, 2- Davacılar tarafından ayrıca maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkin açılmış başka bir tazminat davasının bulunup bulunmadığının maliye hazinesinden sorulmaması, 3- Davacıların tazminat taleplerine...