DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; ehliyetsizlik ve ikrah hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescili talebine ilişkindir, İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı, kamu düzeni yönünden resen yapılmıştır. Davacı asil dava dilekçesinde, Yozgat ili Sorgun ilçesi Yeniyer kasabası Karakız mahallesinde bulunan 101 ada 150 parsel sayılı taşınmazın akli dengesi olmayan murisleri tarafından 1983 tarihinde davalılara bağışladığını, bu nedenle davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile diğer mirasçıları ile payları oranında tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalılar müşterek verdikleri cevap dilekçesinde, davayı kabul etmemişler ve taşınmazın muris babaları tarafından 40 yıl önce kendilerine verildiğini, davacıya da Karakız mahallesinde bulunan meskeni verdiğini, murisin 1988 yılında vefat ettiğini, uzun yıllar geçtikten sonra dava açılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemişlerdir....
davada ise davacı tarafça, TMK'nin 713/2 maddesindeki hukuki sebeplerden "malikin 20 yıl önce ölmüş olması" hukuki sebebine dayalı olarak tapu iptali ve tescil talebinde bulunulduğu, TMK'nin 713/2. fıkrasında yer alan 3 halden biri olan "...ölmüş..."...
TMK.nun 713/2 maddesinde '' maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan kimse '' ibaresiyle tapu kaydında yazılı bulunan kişinin başka bir anlatımla taşınmaz malikinin teşhisine yarayacak gerekli bilgilerin tapu kütüğünden çıkarılmaması, hayali ve belirlenemeyen kişiler tanımlanmıştır. Somut olayda kadastro tutanağının edinme sebebi ve dayanak tapu kaydına göre tapu kayıt maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan kişi olmayıp aksine tanınan ve bilinen kişilerdendir. Kayıt malikinin kimlik ve adresine ait bilgilere ulaşılmaması malikin kim olduğu anlaşılamayan olarak nitelendirilemez. Davacılar dava dilekçesinde açıkça malikin kim olduğu tapu kütüğünden anlaşılamayan hukuki sebebine dayanmış olup ölüm sebebine dayanmadıklarına göre yukarıdaki açıklamalar gereğince davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir....
olduğu bağışlamanın niteliği itibariyle bozucu şarta bağlı olarak yapılmış bir bağışlama olduğunu, bağışlamanın şartları içinde eski bir tapu maliki çıktığı taktirde mülkiyete dayalı iadelerin yapılacağının açıkça kararlaştırıldığı, davacıların hak sahibi olması nedeniyle bozucu şartın gerçekleştiğini ve bu halde Robert Koleji ile Hazine arasında yapılan bağışlama sözleşmesinin hükmünü kaybettiğini, davanın temelinin maddi hukuk yönünden var olan bir ayni hak olduğunu ve hakkın zamanaşımına uğramasının da söz konusu olmadığını açıklayarak davalı Hazine adına kayıtlı bulunan tapuların iptali ile davacı adına hissesi oranında tesciline karar verilmesini talep etmiştir. 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık bağışlama taahhüdüne dayalı tapu iptali ve tescili isteğine ilişkin olup, mal rejimine dayalı istem bulunmadığına göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 10.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 26.01.2013 tarih 28540 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin işbölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (13.) Hukuk Dairesi'ne ait olması icap eder. Ne var ki; anılan Dairece uyuşmazlık hakkında görevsizlik kararı verilmek suretiyle dava dosyası Dairemize gönderilmiş bulunduğundan, hükme yöneltilen temyiz itirazlarını inceleyecek Daire'nin Başkanlar Kurulu'nca belirlenmek üzere dosyanın Yargıtay Birinci Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 18.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava dilekçesi içeriği, yargılama oturumlarındaki beyanlar ve davacı tarafın 25.09.2014 havale tarihli beyan dilekçesine göre, dava; haricen satın alma ve kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescil istemi ile birlikte, Türk Medeni Kanunu'nun 723. ve devamı maddelerinde yazılı, muhik tazminat mukabili tescil isteğine de ilişkin bulunmaktadır. 1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı tarafın, haricen satın alma ve kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescil isteminin reddine ilişkin kararda bir isabetsizlik bulunmadığından, bu yöne ilişkin davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Davacı tarafın, muhik tazminat mukabili tescil isteğine gelince; az yukarıda açıklandığı üzere, dava dilekçesi içeriği, yargılama oturumlarındaki beyanlar ve davacı tarafın 25.9.2014 havale...
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı miras hakkına dayanan tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı HMK'nun 297. maddesinin ilgili kısmı şöyledir; "Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri." hükümlerine yer verilmiştir. 3. Değerlendirme 1. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141/3. maddesi "mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak" yazılmasını zorunlu kıldığı gibi; bu zorunluluk, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. ve 298. maddelerinin de amir hükmüdür. Adil yargılanma hakkının garantileri arasında yer alan "aleni yargılanma ilkesi" ve "hukuki dinlenilme hakkı" da, kararların gerekçeli olmasını zorunlu kılar....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, davacı tarafından davalıya yapılan bağıştan rücu sebebine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hâkime aittir (6100 sayılı HMK mad. 33). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava; mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 01.01.2002 tarihinden önce 743 Sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin (TKM) yürürlükte olduğu dönemde, eşler arasında yasal mal ayrılığı rejimi geçerliydi (TKM mad.170). TKM'de, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin düzenleme mevcut olmadığından, eşlerin bu dönemde edindikleri mal varlığının tasfiyesine ilişkin uyuşmazlık, aynı kanunun 5.maddesi yollamasıyla Borçlar Kanunu'nun genel hükümleri göz önünde bulundurularak "katkı payı alacağı" hesaplama yöntemi kurallarına göre çözüme kavuşturulmalıdır....
Somut olayda, Mahkemece, bilinmeyen hukuki sebebine dayalı olarak dava reddedilmiş, ölüm hukuki sebebine dayalı olarak ise bir araştırma yapılmamıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26.09.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 13.06.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 23.05.1988 günlü adi yazılı “gayrimenkul, hibe ve bağış senedi” başlıklı senede dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalılardan ... ve ... davayı kabul etmiş, diğerleri davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava reddedilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Davadaki istemin dayanağı olan 23.05.1988 günlü adi yazılı senet bağışlama vaadine ilişkindir....