A.Ş ile banka arasında imzalanan kredi sözleşmesine teminat mektubu kredisi kullandırildığını, diğer davalıların kredi sözleşmesinin kefili olduklarını, teminat mektubunun devre komisyonları ödenmeyince ihtarname keşide olunduğunu, alacağın tahsili için başlatılan 2002/3701 esas sayılı icra takibine itiraz edildiğini iddia ederek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalılar savunmalarında, davacı bankanın iflas etmesi nedeniyle kredi sözleşmelerinin hükümsüz hale geldiğini, bu durumda sözleşmeye dayalı istemde bulunamayacağını, ayrıca teminat mektubunun devre komisyonlarının ödendiğini beyan ederek davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, teminat mektubu bankaya iade edilinceye kadar kredi borçlusu ve kefillerin devre komisyonu ücretinden sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Davalı ......
mektubunun paraya çevrilip çevrilmediği yönünde bankaya yazılan müzekkereye yanıt verilmediğinden bilirkişi raporunda ilgili teminat mektubunun nakde çevrilip çevrilmediğine ilişkin değerlendirme yapılmdığını, raporun eksik tanzim edildiğini, dava konusu teminat mektubunun vade tarihi 31/03/2015'te sona ermiş olup, vade süresi içerisinde başvuru yapılmış olsa dahi Gebze 5....
Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığı'na hitaben düzenlenen 05.08.2009 tarihli 1.788.000,00 TL bedelli teminat mektubu verildiğini, teminat mektubunun halen mer'i olduğunu, ihtarnameye rağmen iade edilmediğini ileri sürerek, teminat mektubu bedelinin davalılar tarafından müvekkili bankada faiz getirmeyen bir hesapta depo edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, teminat mektubunun kullanıldığı hastane inşaatı işinin tamamlandığını, geçici kabulün yapıldığını, kesin kabul işlemlerinin de başladığını, teminat mektubunun nakde çevrilmesinin söz konusu olmayacağını, bankaya iade edileceğini, müvekkilleri Bor-San Isı A.Ş., Bor-An İnş. Mak. Loj. San. ve Tic. A.Ş. hakkında iflas ertelemesi kararı verildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Bankasi A.Ş imzalı, Kesin Teminat Mektubu” nun müvekkili şirkete iade edilmediği gibi, bir tehdit malzemesi/unsuru şeklinde kullanıldığını, 18/04/2022 tarihli ön büro kanalı ile sundukları dilekçe ile de; davalı tarafın hiçbir mahkeme kararı olmadan, hiçbir hukuki yola başvurmadan, 18/04/2022 tebliğ tarihli "TEMİNAT MEKTUBUNUN PARAYA ÇEVRİLECEĞİ"ni belirten yazı gönderdiklerini, davalının müvekkili şirketi zora sokmaya çalıştığını, belirten tüm bu nedenle müvekkilinin geri dönülmez zararlara uğramaması adına kesin teminat mektubunun paraya çevrilmesinin önlenmesi adına ihtiyati tedbir talep ettiklerini ve işbu teminat mektubunun müvekkili şirkete iadesine karar verilmesini, mümkün görülmemesi halinde ise teminat mektubunun geçersizliğinin tespiti ve/veya iptali ile muarazanın men'ine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Davacı vekilince her ne kadar davalı uhdesinde bulunan 21/12/2021 tarih ve 420.000,00.-TL teminat tutarlı ......
İcra Müdürlüğü'nün 2008/17861 esas sayılı dosyasında kısmi takip başlatıldığını, icra takibinden de olumlu bir sonuç alınmadığından müvekkilinin davalı nezdindeki döviz tevdiat hesabında bulunan 435.912,07 USD’ye el konulduğu ve borcun 16.09.2009 tarihinde 3.347.936,12 TL'ye ulaştığının bildirildiğini, oysa müvekkilinin imzası bulunan kredi sözleşmesi uyarınca verilen teminat mektubunun 1 yıl süreli olduğunu, ödeme emri ekinde gönderilen kredi sözleşmesinde müvekkilinin imzası bulunmadığını, davalı banka teminat mektubunun süresinin uzatıldığını savunmuş ise de ilk teminat mektubunun süresinin bitmesinden sonra süre uzatım konusunda müvekkilinin muvafakatının alınmadığını, davalı bankanın alacağını dayandırdığı teminat mektubu ile davacının sorumlu tutulmak istendiği teminat mektuplarının numaralarının birbirini tutmadığını, davacıya ulaşan ödeme emri ekinde....numaralı teminat mektubuna istinaden paranın tazmin edildiği bildirildiği halde takip dosyası dayanağı teminat mektubunun numarasının...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ : İlk Derece Mahkemesi kararında özetle; Yerleşik Yargıtay kararlarına göre banka teminat mektubunun garanti akdi niteliğinde olduğu, bankanın, teminat mektubu vermekle lehtar ile muhatap arasındaki akdi ilişkiden bağımsız olarak asli bir borç yüklendiği, öyle ki lehtar ile muhatap arasındaki akdi ilişki geçersiz olsa dahi bankanın taahhüdünün baki kaldığı, banka bu ilişkide sadece muhatap ile kendi arasındaki kişisel defilere dayanabileceği, teminat mektubu kıymetli evrak niteliği taşımadığından ve garanti akdinden doğan borç senede mündemiç olmadığından teminat mektubunun iade edilmiş olmasının da bankanın borcunu sona erdiren bir olgu olmadığı, (Yargıtay 11....
İfadesine yer verildiğini, teminat mektubunun geçerlilik süresinin mektubun düzenlendiği tarih itibari ile 29 Aralık 2006 olarak belirlendiğini, ancak iş bu süre, tarafların karşılıklı mutabakatı çerçevesinde davalı banka tarafından 07/12/2006, 19/06/2007 ve 13/06/2008 tarihlerinde olmak üzere 3 defa uzatıldığını, ve 13/06/2008 tarihli en son uzatma yazısı uyarınca teminat mektubunun, takvim günü dolayısı ile 03/08/2009 tarihine kadar geçerlilik kazandığını, ayrıca iş bu süre uzatma taahhüdü ile birlikte teminat mektubunun temin ettiği riskin de genişletilerek lehtarların yatırım taahhütlerinin 5.yatırım yılının da teminat altına alındığının açıkça belirtildiğini, teminat mektubu metni ile tarafların, Milletlerarası Ticaret Odası'nın 458 nuaralı garantilere ilişkin Yeknesak Kuralları'nın uygulanmasına karar verdiklerini, ...'...
Dava; taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında verilen teminat mektubunun iadesi ,teminat mektubunun iade edilmemesinden doğan zararın tespiti ve tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki sözleşmenin 12.4.1. Maddesine göre; "Taahhüdün, sözleşme ve ihale dökümanı hükümlerine uygun olarak yerine getirildiği yüklenicinin bu işten dolayı idareye herhangi bir borcunun olmadığı tespit edildikten ve Sosyal Güvenlik Kurumundan ilişiksiz belgesinin getirildiği saptandıktan sonra alınmış olan kesin teminat yükleniciye iade edilir" hükmünü içermektedir. Davacı, sözleşmenin yükümlülüklerini ve teminat mektubunun iadesine ilişkin şartları yerine getirmelerine karşın davalının teminat mektubunun iadesine ilişkin şartları yerine getirmelerine karşın davalının teminat mektubunu iade etmediğini savunmuştur....
Dosyanın yapılan incelemesinde; dava taraflarının aynı olduğu, davamıza konu teminat mektubunun iadesi talebinin bu dosyada da bulunduğu davanın teminat mektubunun iadesi ve bu teminat mektubu için ödenen komisyon bedelinin tahsili talebine yönelik olduğu, dosya kapsamında verilen kararın Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 29/05/2019 tarih 2016/18028 esas ve 2019/6754 karar sayılı ilamı ile bozulduğu bu dosya kapsamında davamıza da konu teminat mektubunun iadesi talebinin bulunmasına rağmen bu hususta karar verilmemiş olmasının bozma gerekçeleri arasında gösterildiği, bu dosyanın derdest olduğu anlaşılmıştır....
Santralinin tüm ünitelerinin kesin kabulünün yapılmış olması nedeniyle teminat mektubunun sona ermiş olduğu, tazmin talep edilmesi durumunda tazmin talebinin kabul edilmemesinin...'' bildirildiğini bu durumun davacıya 01/04/2011 tarihli 54 sayılı yazı ile bildirilerek teminat mektubu aslının iade edilmesi ve ibra yazısının talep edildiğini, davacının 07/04/2011 tarihli yazısı ile kesin kabulün yapıldığını teyit ettiğini, teyit üzerine müvekkili banka tarafından davacıya hitaben yazılan 13/05/2011 tarih 1459 sayılı yazı ile teminat mektubundan kaynaklı sorumluluğun sona erdiği belirtilerek teminat mektubunun iadesinin talep edildiğini, davacı 25/05/2011 tarih 638 sayılı cevabi yazısında kesin kabulün yapıldığını teyit etmekle birlikte teminat mektubunun serbest bırakılmamasını talep ettiğini, davacı 06/06/2011 tarih 2604 sayılı yazısı ile ''teminat mektubundan bakiye kalan 2.768.660,16, -USD'nin firma, sözleşme hükümlerini yerine getirmediğinden nakde çevrilerek ... Bankası ......