Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R - Dava, davacı banka ile davalı arasında düzenlenen kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklanan borç nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Ticaret Mahkemesi'nce, kredi kartından kaynaklanan uyuşmazlıkta davalının tüketici olduğu, bu nedenle davanın Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
Şti. arasındaki kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, davalının bu sözleşmeye müteselsil kefil sıfatıyla sorumluluğu bulunduğu, davalının kredi sözleşmesini inkar etmediği ancak çek keşide tarihlerinde şirketin hissedarı yahut yetkilisi olmadığını ileri sürdüğü, ispat külfeti davacı taraf üzerine olduğu, kredi sözleşmesi çerçevesince değerlendirme yapılması için banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı,alınan raporda dava dışı şirket ile banka arasındaki kredi ilişkisinde davalının kefil sıfatıyla sözleşmede imzası bulunduğunun anlaşıldığı,nakdi riske dönüşen çek yaprağı yönünden davalının sorumluluğu ferileri ile birlikte 1.485,15-TL ve iade edilmeyen çek yapraklarından kaynaklanan gayri nakdi alacak toplamı ise 10.750-TL olduğundan davanın kabulüne, alacağın likit olduğu nazara alınarak ve sadece nakde dönüşen alacak miktarı esas alınarak davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
DELİLLER: İcra Dosyası, Banka kayıtları DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, Banka genel kredi sözleşmesinden kaynaklı davacı müteselsil kefilin sözleşmeden kaynaklı kefalet borcunun ödendiğinden ve mükerrer takip ve tahsilata girişildiğinden bahisle davalı bankaya borçlu olmadığının tespiti ismine ilişkindir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2022/296 Esas KARAR NO : 2022/265 DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 22/04/2022 KARAR TARİHİ : 26/04/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 26/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı banka hesabında bulunan parasının bilgisi ve izni dışında internet yolu ile yapılan işlemler sonucu çekilmesi suretiyle müvekkilinin uğradığı zararın olay tarih olan 28/03/2022 tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek faiziyle beraber davalı bankadan tazminini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL: Dava, bankacılık işlemlerinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir....
İcra Müdürlüğü'nün 2017/2471 Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; alacaklısının Garanti Bankası A.Ş, borçlusunun T1, 751- 7830640 sayılı kredi sözleşmesinden kaynaklı 19.536,22 TL asıl alacak, ferileri ile birlikte toplam 20.694,72 TL; 751- 7835773 nolu kredi sözleşmesinden kaynaklı 15.095,23 TL asıl alacak, ferileri ile toplam 16.005,03 TL; 5549********9035 nolu kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan 6.546,36 TL asıl alacak, ferileri ile toplam 7.133,12 TL, 340- 6635705 nolu hesaptan kaynaklı 301,96 TL asıl alacak ferileri ile toplam 323,29 TL olmak üzere toplam 44.156,15 TL üzerinden ödeme emri gönderildiği, borca, yetkiye ve faize itiraz edildiği, takibin durduğu görülmüştür. Dava konusu uyuşmazlık 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'na istinaden davacıya verilen kredi kartından kaynaklanmakta olup uygulanacak yasa Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'dur....
arasında düzenlenen protokoldeki açık düzenleme karşısında yeniden yapılandırma protokolünün 17/09/2014 tarihli Genel Kredi sözleşmesinden kaynaklanan borçların yeniden yapılandırılmasına ilişkin düzenlenmesi, 17/09/2014 tarihli Genel Kredi sözleşmesinde davalının imzasının bulunmaması bu nedenle bu kredi sözleşmesinden kaynaklanan borçlardan sorumlu olamayacağı, davalı kefilin sorumlu olduğu kredi sözleşmelerinden kaynaklanan kredi borçlarının da dava dışı şirket ile banka arasında düzenlenen protokol kaynaklı olarak kapatılması, böylece davalının yapılandırma protokolünde de imzasının bulunmaması karşısında, kötü niyetli olarak icra takibine geçildiğinin sabit olmaması karşısında mahkemece verilen kararın dosyada mevcut deliller kapsamında usul ve yasaya uygun olması nedeniyle başvurunun esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Bir başka anlatımla yapılandırılan kredi borcunda davacı bankanın davalı asıl borçluya yeni bir ödeme süresi verip vermediği, verilmiş ise bu sürelerin geçip geçmediği, davalı asıl borçlunun yapılandırmaya uygun hareket edip etmediğinin dosya kapsamı itibarıyla tespit edilmesi mümkün değildir. Öte yandan genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili talebiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkin iş bu davada, bankacı bilirkişiden banka kayıtları üzerinde yerinde yapılacak inceleme sonucu düzenlenecek bilirkişi raporu ile davacı bankanın takip tarihi itibarıyla davalılardan alacaklı olup olmadığı tespit edilmesi gerekmektedir. Ayrıca davalı kefil T4 08/08/2011 tarihli genel kredi sözleşmesinde müteselsil kefil iken 02/07/2012 ve 18/11/2013 tarihli genel kredi sözleşmelerinde ise kefaleti bulunmadığından davacı banka alacağının hangi genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığı da tespit edilmelidir....
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, 7418249 nolu kredi sözleşmesi nedeniyle davacının, davalı bankaya 41.900 TL borçlu olduğu, davalının bu kredi sözleşmesine istinaden icraya koyduğu asıl alacak miktarının ise 72.753,94 TL olduğu, buna göre davacının, davalı bankaya 34.215,53 TL borçlu olmadığı, bilirkişi raporunda, davacının, davalıya bankaya 7418249/2 nolu kredi sözleşmesinden kaynaklanan borçları da hesap edilmiş ise de; icra takibine konulan alacak 7418249 nolu kredi sözleşmesinden kaynaklandığından raporun bu kısmına itibar edilmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının 7418249 numaralı kredi sözleşmesinden dolayı davalı tarafa 34.215,53 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/85 Esas KARAR NO : 2022/31 DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Banka Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 14/01/2022 KARAR TARİHİ : 19/01/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Banka Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının dosya üzerinden yapılan incelemesi sonucunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı banka bankacılık hizmetinden kaynaklanan alacağı için itirazın iptali davası açmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi KARAR Dava, davalılardan ... ile davacı banka arasında imzalanan ve diğer davalının da kefil olduğu genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, her ne kadar davalı ...' nın yine davacı banka ile imzalamış olduğu Tüketici Kredisi sözleşmesinden kaynaklanan borcuna ilişkin de aynı icra takibi ile takip başlatılmış olsa da, bu sözleşmeden kaynaklanan borç işbu itirazın iptali davasının konusu değildir. Kararın temyizen incelenmesi görevi taraflar arasında imzalanan sözleşmenin niteliğine göre Yargıtay 19. Huluk Dairesine aittir. Ne var ki aynı Daire tarafından da görevsizlik kararı verildiğinden, görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay 1. Başkanlığına gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Yüksek 1. Başkanlığına gönderilmesine 05.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....