üzerinden --- ödeme yaptığını, bakiye kalan -----asıl alacak üzerinden toplam takip üzerinden faiz, harç, masraf ve vekalet ücreti yönünden takibin devamına karar verilmesini, borca yapılan bakiye kalan --- asıl alacak ile faiz ve icra takip masrafları yönünden haksız itirazın iptalini, takip tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizleriyle birlikte takibin devamını, takip konusu alacağın % 20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, haksız ve kötüniyetle yapılan bakiye kalan ---asıl alacak ile toplam takip üzerinden faiz, harç, masraf ve vekalet ücreti yönünden itirazın iptalini, asıl alacağa takip tarihinden itibaren ---- ---- faizi ve takip masrafları ile birlikte takibin devamına karar verilmesini, borçlu alacağın tahsilini geciktirmek amacıyla haksız yere borca itiraz ettiğini, alacağın % 20'sinden az olmamak kaydıyla davalı borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa...
faiz alacağının tahsilini talep etmiş, borçlu asıl alacağı ve işlemiş faiz alacağından 10.895 TL tutarındaki kısmı kabul ettiğini bakiye miktara itiraz ettiğini belirtmiştir....
Somut olayda davacı vekili, dava dilekçesinde talep ettiği alacak miktarını 05/12/2013 tarihinde ıslah ile arttırmış, ancak ıslahta faiz talep etmemiştir. Mahkemece, talep aşılarak ıslah ile artırılan alacak miktarına da faiz uygulanması hatalı olup bozma sebebidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden karar bozulmamalı, düzeltilerek onanmalıdır....
bedeli dışında belgeye dayalı olmayan 2.500,00 TL alacak kaleminin de haksız olarak talep edildiğini, ödeme emrine süresi içinde itiraz edilememesi sebebiyle, müvekkilinin 12.438,00 TL ödeme yapmak zorunda bırakıldığını ileri süererek, müvekkilinden haksız olarak alınan asıl alacak, faiz ve vekalet ücreti tutarı toplamı olan 5.971,28 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, taşıma hizmetine ilişkin taraflar arasında ticari ilişki kurulduğu ve bu ilişkide davacının davalıya taşıma hizmeti verdiği, davalının acente sıfatıyla hareket etmediği zira, davacının verdiği taşıma hizmetinden doğan dava konusu alacak dışındaki borcunu davacıya ödediği, iki tarafın da ticari defter ve belgelerinin bu durumu teyit ettiği, yine tarafların ticari defter ve belgelerine göre de davacının davalıdan olan bakiye alacağının takip tarihi itibarı ile 2.714,36 TL olduğu, dolayısıyla fazla talebin de bulunmadığı, alacağın da likit olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne ve ... 14. İcra Müdürlüğü'nün 2013/271 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibin talep edilen 2.714,36 TL asıl alacak üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren asıl alacağa değişik oranlarda avans faizi uygulanmasına ve alacak likit olduğundan %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/478 Esas KARAR NO : 2021/731 DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 15/09/2020 KARAR TARİHİ : 22/09/2021 Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi....
Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazların kısmen iptaline, takibin (1.627,00-TL geçiş ücreti ve 6.508,00-TL geçiş cezası olmak üzere toplam) 8.135,00-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacak tutarına takip tarihinden alacak tahsil edilinceye kadar yıllık %16,75 ve değişen oranlarda ticari faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, (2)İİK 67/2. maddesi uyarınca alacağın %20'si oranında (1.627,00-TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, (3)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 555,70-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 119,85-TL harçtan mahsubu ile bakiye 435,85-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, (4)Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 119,85-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, (5)Davacı tarafından yatırılan 80,70-TL başvuru harcı, 800,00-TL bilirkişi ücreti, 111,25-TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 991,95-TL yargılama masrafından davanın kabul reddi...
Dava, İİK'unun 308/b maddesine dayalı alacağın tazmini istemine ilişkin olup; taraflar arasındaki uyuşmazlığın 08/01/2018 tarihli "Manisa Celal Bayar Üniversitesi Ek Bina Yapım İşi" ne ilişkin eser sözleşmesi ve iş bu sözleşmeye dayalı düzenlenen 30/04/2019 tarihli senet, fatura ve cari hesap alacağından kaynaklı davacı alt yüklenicinin bakiye alacağı bulunup bulunmadığı, varsa tutarı hususlarından kaynaklandığı anlaşılmıştır. 24/02/2022 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; davacı şirketin davalı şirketten konkordato dönemi içindeki alacak tutarının 31.471,85-TL olduğu ve bu tutarın konkordato nisabına dahil edildiği, 62.229,72 TL alacak talebinin konkordato geçici mühlet kararından sonra doğduğu ve mühlet sonrasında doğan cari hesap alacak talebinin nisaba dahil edilemediği, davalı şirket tarafından konkordato mühleti sonrası davacı şirkete 30.04.2019 tarih 85.000,00-TL bedelli senet ödeme aracı olarak verildiği ve davacı şirketin konkordato mühleti sonrasında devam eden ticari ilişki...
Davacının çalıştığı dönemde hak ettiği tüm yıllık iznin kullandırıldığı, ya da ücretinin ödendiği davalı işverence ispatlanamadığı anlaşılmakla bilirkişi raporunda hesaplanan bu alacak talebi de hüküm altına alınmıştır. Bu doğrultuda davacının bakiye kıdem tazminatı, bakiye ihbar tazminatı, bakiye boşta geçen süre ücreti alacağı, yıllık izin ile bakiye işe başlatmama tazminatı alacağı bulunduğu kanaatine varılmış, davacının ikramiye ve sosyal hak ve yardım ödeme alacakları yönünden TİS'ten kaynaklanan tüm sosyal hakların dört aylık boşta geçen süre ücreti ve diğer haklar kapsamında hesaplandığı anlaşılmakla, bu talebin reddine karar vermek gerekmiş, Boşta geçen süre ücretinin hesaplanmasında davacıya ramazan bayramına ilişkin bayram harçlığı, ücretli izin harçlığı ve gıda yardımı kalemlerinin ödenmiş olduğu anlaşılmakla bu kelemlerin dışlandığı hesaplama hükme esas alınmıştır." gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
İcra Mahkemesi kararının gerekçe kısmında, takip dosyasına ve bilimsel verilere uygun bulunan rapor gereği davanın kabul edildiği ve 10.07.2012 tarihli bakiye borç muhtırasının rapora göre düzeltilmesine karar verildiği halde, rapordan farklı olarak sonuca gidilmiştir. Şöyle ki bilirkişi raporunda 20.10.2010 ödeme tarihi itibariyle dosyada 18.750,53 TL borç bakiyesinin bulunduğu belirlenip şikayete konu hesap tarihinden şikayet tarihine kadar da faiz uygulanarak bakiye 20.764,95 TL alacak belirlenmiştir. Bu durumda İcra Mahkemesi kararı ile bilirkişi raporu arasında bakiye alacağa faiz yürütülmesi yönünden farklılık bulunmaktadır. Mahkemece yapılacak iş; 20.10.2010 tarihinde bakiye alacak olarak mutabık kalınan 18.720,53 TL'sına hesabın yapıldığı 10.07.2012 tarihe kadar faiz işletilmek suretiyle, bu tarihte istenebilecek alacağın gerektiğinde bilirkişiden ek rapor alınıp belirlenerek sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir....