Çocuk ile anne arasındaki soybağı doğum ile kendiliğinden kurulacağından, anne yönünden soybağı tesisi amacıyla değil, sadece, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti amacıyla dava açılabilir. Nüfusta kayıtlı anne ve baba adının gerçeği yansıtmadığı ve bu nedenle gerçek anne ve baba adının yazılması istemiyle açılacak ve nüfusa kayıtlı bulunan hanenin de değiştirilmesi sonucunu doğuracak davalarda, esasen iki iddia bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi, çocuğun kayden anne olan kadından değil, başka bir anneden doğduğu; ikincisi ise, kayden baba olarak gözüken kişinin genetik baba olmadığı ididasıdır. Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “Genetik annenin kocası olmayan” kayden babanın babalık sıfatı, aksine bir iddia bulunmadığı takdirde, ortadan kalkacaktır....
Çocuk ile anne arasındaki soybağı doğum ile kendiliğinden kurulacağından, anne yönünden soybağı tesisi amacıyla değil, sadece, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti amacıyla dava açılabilir. Nüfusta kayıtlı anne ve baba adının gerçeği yansıtmadığı ve bu nedenle gerçek anne ve baba adının yazılması istemiyle açılacak ve nüfusa kayıtlı bulunan hanenin de değiştirilmesi sonucunu doğuracak davalarda, esasen iki iddia bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi, çocuğun kayden anne olan kadından değil, başka bir anneden doğduğu; ikincisi ise, kayden baba olarak gözüken kişinin genetik baba olmadığı ididasıdır. Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “Genetik annenin kocası olmayan” kayden babanın babalık sıfatı, aksine bir iddia bulunmadığı takdirde, ortadan kalkacaktır....
Davalı SGK Başkanlığı vekili istinaf dilekçesinde özetle; murisin borca batık olduğunun tespiti için ölüm tarihi itibari ile tüm aktif ve pasiflerinin araştırılarak, bu hususların tespitinin ardından bilirkişi incelemesi ile murisin terekesinin murisin ölüm tarihinde borca batık olup olmadığının belirlenmesi gerektiğini, TMK.nun 605/2. maddesinde açıkça düzenlendiği üzere, mirasın hükmen reddinin koşulu, murisin ölümü tarihindeki borçlarının, alacakları ve tüm hakları da dahil olmak üzere malvarlığından fazla olması olduğunu, yani murisin ölümü tarihinde tereke kapsamındaki pasiflerin aktiflerden fazla olması durumunda murisin ödemeden aczinden söz edileceğini, terekenin borca batıklığının, murisin ölümü tarihinde söz konusu olması gerektiğini, terekenin borca batık olduğunun resmen tespiti, ödemeden aciz vesikası veya iflas kararı alınarak sağlanabileceğini, TMK.nun 610/2. maddesinde "Ret süresi sona ermeden mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde...
(T.M.K. 293/2) Bu durumda mahkemece davacıların birinci talebinin davacı ...’ün, çocuk ...’ın anası olduğunun tespiti davası olduğu gözetilerek davacıların ikinci talebi olan velayet davasından tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesi ve bu esas üzerinden Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmek üzere görevsizlik kararı verilmesi, velayetin verilmesi davasının ise bu dosya üzerinden görülmesi, Asliye Hukuk Mahkemesindeki analığın tespiti davasının sonucunun kesinleşmesinin beklenmesi,bundan sonra T.M.K.’nun 335.madde hükmü gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....
nin çocuğu olduğunun tespitine, nüfus kayıtlarının bu şekilde düzeltilmesine, açılan davanın veraset ilamı istemi yönünden mahkememizin görevsiz olduğunun tespiti ile sulh hukuk mahkemelerinin görevli olduğunun tespitine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuran Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı ... Türkgüzeli ve arkadaşları vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur. B. Gerekçe ve Sonuç Dairenin 27.10.2022 tarihli ve 2022/9045 Esas, 2022/8652 Karar sayılı kararıyla bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar verilmiştir. V. KARAR DÜZELTME A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı ... Türkgüzeli ve arkadaşları vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. B....
örnek kararından anlaşılacağı üzere aile konutu olarak kullanılan yerin açıkça tespiti ile o yer için aile konutu tespiti yapılması gerektiği içtihat edildiğinden, davacının davasının kısmen kabulü ile Adana İli İmamoğlu ilçesi Saygeçit Mah. 1466 nolu Parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde bulunan 2 katlı yapının 17.01.2022 havale tarihli bilirkişi raporunda "2" ile gösterilen 2. Katının AİLE KONUTU OLDUĞUNUN TESPİTİNE şeklinde karar verilmiştir. HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Aile Konutu Olduğunun Tespiti istemine ilişkindir. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2021 tarihinden itibaren geçerli 431 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 2. Hukuk Dairesi iş bölümünün 8. maddesinde; "Eşler arasında mal rejimlerinden kaynaklanan (TMK m.202- 281) davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar," şeklindeki düzenleme yer almıştır. Bu düzenleme karşısında istinaf talebini inceleme görevi Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi'ne aittir....
KARAR Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 605/2 maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi ...'in 29.09.2014 tarihinde vefat ettiğini, murisin ortağı olduğu ...’nin 3.942.634,64TL’nin vergi borcu olduğunu belirterek, murisin terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacıların veraset ve intikal vergisi beyannamesi verdikten sonra, murisin hesabından 1.705,05TL’nin tahsil edildiği ve murise ait ... plakalı aracın intikal işlemi yapıldığı ve bu nedenle de davacıların mirası kabul etmiş sayıldıkları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacılar vekili tarafından talep edilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 6....
nin Almanya Ülkesinde yapmış olduğu vasiyetname ile tüm davacıları mirasçı olarak bıraktığını öne sürerek eldeki davayı açmışlardır. ...... ve ... ise muris ...'ın 2002 yılında bekar ve çocuksuz ölümü ile 2. zümreden mirasçısının bulunmadığını 3. zümre mirasçısı olarak teyzesi ..... .....'in torunları olarak kendilerinin mirasçı olarak kaldıklarını öne sürerek davaya katılmışlardır. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunun 575. maddesi hükmüne göre miras ölümle açılır ve yine aynı kanunun 496. maddesi hükmüne göre de, alt soyu bulunmayan miras bırakanın mirasçıları anne ve babasıdır. Bunlar eşit olarak mirasçılardır. Miras bırakandan önce ölmüş olan anne ve babanın yerlerini her derecede halefiyet yoluyla kendi alt soyları alır. Somut olaya gelince; dosyada bulunan T.C.'ne ait nüfus kayıtlarının incelenmesinde muris ...'ın 2002 yılında dul ve çocuksuz olarak ölümü ile mirasçı olarak ana ayrı baba bir kızkardeşi.............'in kaldığı.............'...
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda: "Dava TMK 309 Maddesi gereği ana babanın rızasının tespiti mümkün olmadığı takdirde TMK 311- 312 Maddeleri gereği ana baba rızasının aranmamasına ilişkindir....
Somut olayda terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak TMK'nun 605/2. maddesi gereğince 13.01.2013 tarihinde ölen T12 mirasının hükmen reddinin tespiti talep edilmiştir....