"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tanımanın İptali Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; *bozulmasına dair Dairemizin 19.10.2009* gün ve *14340-17784 sayılı ilamiyle ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; Temyiz ilamında yer alan açıklamalara göre Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 440. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Kanunun 442/3. maddesi gereğince; bu maddede gösterilen para cezasının miktarı 5252 sayılı Kanunun 4. maddesiyle artırıldığından ve aynı yasanın 7. maddesiyle, ceza, idari para cezasına dönüştürüldüğünden, 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 17. maddesinin 7. fıkrasıyla da idari para cezaları her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yıl uygulanan miktarın, o yıl için belirlenmiş olan yeniden değerleme oranında artırılarak uygulanacağı öngörülmüş olmakla, hesaplanan 169.00 TL. idari para cezasının ve Harçlar...
Düzenlenen konu babalık karinesidir. Bu karineye göre evlilik devam ederken (yasal evlilik) veya evliliğin sona ermesinden itibaren üçyüz gün içinde doğan çocuğun babası kocadır. Babalık karinesi evlilik içinde doğum ya da evlilik içinde ana rahmine düşmüş olma koşuluna bağlanmıştır. Soybağı ilişkisi doğum anında kendiliğinden kurulur. Bunlara göre; dava dilekçesinde, davacının 1,5 yaşında iken (1953) annesi Ayşe’nin, Mehmet Epçin ile evlendiği belirtilmiş ise de; kayıtlarda 27.04.1949 da evlendikleri dolayısıyla davacının, annesi Ayşe ile kayıttaki babası Mehmet Epçin’in evlilik içinde doğduğundan babası Mehmet Epçin ile arasında soybağı ilişkisi kurulmuştur. Bu doğru kayıt, daha sonra açılacak bir dava ile (soybağının reddi veya sonradan evlenme yoluyla soybağına itiraz veya tanımaya itiraz veya tanımanın iptali veya af kanunu ile yapılan nesep düzeltmeye itiraz) ile teknik olarak yanlışlığa dönüştürülmektedir....
Bu tür davalarda tanımanın iptaline ilişkin hükümler kıyas yoluyla uygulanır. (TMK mad. 294) Kıyas yolu ile uygulanacak olan TMK'nin tanımanın iptaline dair hak düşürücü süreyi düzenleyen 300.maddesi gereği ilgililerin dava hakkı, nüfusta kayıtlı babanın baba olamayacağını öğrendiği tarihten itibaren başlayarak bir yıl ve herhalde babanın nüfusuna kayıt edildiği tarihten itibaren 5 yıl geçmekle düşer. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden; davalı Gülay'ın 05/02/1986 tarihinde doğduğu, anne Esme ile baba Rahim'in çocuğun doğumundan sonra 13/04/1988 tarihinde evlendikleri, anne ve babanın müracaatları üzerine de davalı Gülay'ın 09/08/1988 tarihinde müşterek çocukları olarak nüfusa tescil edildiği anlaşılmaktadır....
nin nüfus kaydının iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, Türk Medeni Kanununun 298. maddesi uyarınca ........ tarafından açılan tanımanın iptali istemine ilişkindir....
Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; davalı baba tarafından 02/10/2003 d.lu Ali ile 11/05/2006 d.lu Halil İbrahim isimli çocukların tanındığı, nüfus kaydına işlendiği, baba tarafından bu çocuklar yönünden tanımanın iptali davası, anne tarafından karşı dava ile yasa gereği velayet hakları kendisinde bulunan bu çocuklar yönünden iştirak nafakası talepli davalar açıldığı, Mersin 6. Aile Mahkemesinin 2016/468 esasına kaydedildiği, kadın tarafından açılan iştirak nafakası davasına ilişkin 31/01/2017 tarihli celsenin 1. nolu ara kararı ile anne tarafından açılan iştirak nafakası davasının dosyadan tefriki ile yeni bir esasa kaydına karar verildiği, tefrik edilen dosyanın Mersin 6. Aile Mahkemesinin 2017/117 esasına kaydedildiği, iştirak nafakasına ilişkin davanın bu esas üzerinden görülerek karara bağlandığı, baba tarafından açılan tanımanın iptali davasına ilişkin davanın reddine karar verildiği ve 15/11/2017 tarihinde kesinleştiği, anlaşılmıştır....
Tanıyan, yanılma, aldatma veya korkutma sebebiyle tanımanın iptalini dava edebilir.(TMK.m.297/1) Bu sebeplerin dışında tanıyanın tanımanın iptalini dava etme hakkı bulunmamaktadır. Davacı dava dilekçesinde, bu sebeplerin varlığını ileri sürmüş değildir. O halde davanın reddine karar verilmesi gerekirken yasal olmayan gerekçe ile kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 26.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. Karşılaştırıldı A.Ç....
Çocuğun bir başka erkekle soybağı ilişkisi geçersiz kılınmadıkça babalık davasının dinlenmesi mümkün olmadığından mahkemece öncelikle davacının .... üzerindeki hatalı beyana dayalı kaydının iptali ile ..... çocuğu olarak tescili beklenilmeli, bu gerçekleştikten sonra eldeki davaya soybağının reddi olarak bakılarak karar verilmeli, babalığın tespiti talebinin ise eldeki dosyadan tefriki ile başka bir esasa kaydedilerek soybağının reddi davasının sonucu beklenip bir karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, hatalı nüfus kaydının iptali olarak asliye hukuk mahkemesinde bakılmakta olan dava (davacının.....kızı olmadığı) hakkında tespit ve tescil kararı verilmesi ve yine oluşacak soybağının geçersiz kılınması beklenmeden babalık davasının da kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir....
ın doğum tarihinin 01.09.1971 şeklinde düzeltildiği, davada; davacının mevcut nüfus kaydındaki ... olan baba kaydının iptali ile genetik babasının ... olduğunun tespiti ile onun nüfus hanesine kayıt edilmesinin istendiği, mahkemece davacının mevcut nüfus kaydındaki ... olan baba kaydının iptali isteminin soybağının reddi, genetik babasının ... olduğunun tespiti isteminin ise babalık davası olarak nitelendirilip davanın hak düşürücü süreden reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Bir davada maddi olguları ileri sürmek taraflara, ileri sürülen maddi olguların hukuki nitelendirilmesi ise hakime aittir. Davacı vekili bu dava ile davacı ...'ın babasının ... olduğu halde, nüfus kaydında gerçeğe aykırı şekilde ...'ın sonradan evlendiği ...'in hanesine onların yeni doğmuş çocukları gibi tescil edildiğini bildirerek, davacının nüfus kaydındaki baba adının iptali ile gerçek babası olan ... olarak düzeltilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tanımanın İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Temyiz edilen karar temyiz eden tarafa 26.11.2008 günü tebliğ edilmiş ve fakat söz konusu karar yasada öngörülen (HUMK.md.432) l5 günlük süre geçtikten sonra 15.12.2008 tarihinde verilen dilekçe ile temyiz edilmiştir. Kuşkusuz Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 2494 sayılı kanunla değiştirilen 432.maddesine göre, temyiz kanuni süre geçtikten sonra yapılır ise, temyiz isteminin reddine karar verme yetkisi hükmü veren mahkemeye aittir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tanımanın İptali KARAR DÜZELTME İSTEYEN :Davacı Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; düzeltilerek onanmasına dair Dairemizin 25.02.2013 gün ve 1733-4899 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....