WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Velayet düzenlemesi yapılırken; göz önünde tutulması gereken temel ilke, çocuğun "üstün yararı" (BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşme m. 3; Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi md. 1; TMK m. 339/1, 343/1, 346/1; Çocuk Koruma Kanunu md. 4/b)'dır. Çocuğun üstün yararını belirlerken; onun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesi gereklidir. Ana ve babanın yararları, ahlaki değer yargıları, sosyal konumları gibi durumları, çocuğun üstün yararını etkilemediği ölçüde göz önünde tutulur. TMK'nın 183, 349 ve 351/1. maddelerinde düzenlenen velayetin değiştirilmesini gerektirir yasal şartların bulunmadığı sonucuna varıldığından, davalı davacı erkeğin istinaf talebinin esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

Somut olayda dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacının öğretmen olduğu, aylık 2.500 TL maaş ve bunun dışında ek ders ücreti aldığı, davalının Jandarma Binbaşı olduğu, aylık 4000 TL gelirinin bulunduğu ve yeniden evli olan davalının bu evliliğinden de iki çocuğu bulunduğu, müşterek çocuğun ise 2009 doğumlu olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları, aradan geçen süre ve davacı annenin de katkısı nazara alındığında; artırılan iştirak nafakası miktarı biraz fazla olup, TMK.'nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.02.2007 gün 5/46-39 sayılı kararında da açıklandığı üzere, mahkemece 5271 sayılı CMUK’un 232/6. maddesi uyarınca başvurulması gereken yasa yolunun, süresinin ve başvuru yapılacak merci ile başvuru şeklinin hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesinin zorunlu olduğu, somut olayda 7 günlük yasa yolu süresinin tebliğden itibaren başlayacağı ve başvuru yapılacak merci açıkça gösterilmiş olduğundan tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir. Dosya içeriğine ve gerekçeye göre, sanık ...’ın temyiz istemi yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve yasaya uygun bulunan 22.07.2011 tarih ve 2009/130 E - 2009/304 K. sayılı temyiz talebinin reddine ilişkin ek kararın ONANMASINA, 17.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Davacı vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı davanın soy bağının reddi değil, babalık davası olarak belirlenmesine ve soy bağının reddi açılması için süre verilip bekletici mesele yapılmasına rağmen zaman aşımı nedeniyle davanın reddi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulduğu, her ne kadar yerel mahkemece, davanın zaman aşımı nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; davanın konusunun, babalığın hükmen tescili davası olması ve davanın niteliği dikkate alındığında, TMK 303.maddesi gereğince zaman aşımının söz konusu olmadığı, yerel mahkemece davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, yerel mahkeme kararının tümden kaldırılmasına, davacı tarafça soy bağının reddi davası olarak açılıp Kocaeli 1.Aile Mahkemesinin 2019/573 E. sayılı dosyasında verilen görevsizlik kararı sonucu Kocaeli 6.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/110 E. sayılı dosyasında devam eden nüfus kayıt...

      GEREKÇE : Dava ve karşı dava; TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

      Taraflara TMK 166/3 maddesi kapsamında boşanma ve mali sonuçlarına ilişkin aralarında protokol düzenlemeleri ve bizzat duruşmaya çağrılarak beyanlarının tespit edilmesi gerektiğiden, davalı erkeğin istinaf başvurusun kabulü ile hükmün kaldırılması ve dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalının istinaf başvurusunun KABULÜNE, Erzurum 1....

      Aile Mahkemesinin 28/06/2016 tarih ve 2016/163 Esas sayılı kararı ile boşandıklarını, ortak çocuğun velayetin davacı anneye verildiğini, anlaşmalı protokolde talep edilmediğinden iştirak nafakası yönünden karar verilmediğini, müşterek çocuk Elif'in Özel Cebir Anadolu Lisesi 1. sınıf öğrencisi olduğunu, üniversite hazırlıklarının başlaması, akabinde artacak eğitim ve kişisel masraflarını asgari ücretle çalışan müvekkilinin tek başına karşılamasının imkansız olduğunu belirterek tarafların müşterek çocuğu Elif için dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 2.500,00 TL iştirak nafakasının davalı babadan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27.03.2023 NUMARASI : 2021/1423 ESAS, 2023/505 KARAR DAVA KONUSU : YARDIM NAFAKASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğundan; Dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 2003 doğumlu olup anne ve babasının Bakırköy 5.Aile Mahkemesi'nin 2009/658 Esas, 2009/712 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, davacının velayetinin annesine verildiğini ve aylık 200,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, davacının 27.01.2021 tarihinde reşit olduğunu ve reşit olduğu tarihte iştirak nafakasının kesildiğini, üniversite sınavına hazırlandığını belirterek günümüz ekonomik koşulları dikkate alınarak aylık 1.500,00 TL yardım nafakasının her yıl ÜFE-TÜFE ortalaması oranında arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

      un anne hanesindeki mevcut kaydının iptali ve idareyi işlem yapmaya zorlayacak şekilde baba hanesine kayıt ve tesciline karar verilmiş olması, 2.Davacı vekilinin nafakanın başlangıç tarihine yönelik temyiz itirazı yönünden; Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler anne ve baba tarafından karşılanır (TMK mad. 327/1). Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder (TMK mad. 328/1). Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerlerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir (TMK mad. 329/1). Nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili davası niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder (28.11.1956 tarihli ve 15 Esas, 15 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı)....

        Tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, müşterek çocuğun ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde, ilk derece mahkemesince müşterek çocuk yararına TMK 182/2 maddesi kapsamında hükmedilen iştirak nafakası miktarının az olduğu kanaatine varılmış, mahkememizce müşterek çocuk yararına aşağıda belirtilen miktarda iştirak nafakasına hükmetmek gerekmiştir....

        UYAP Entegrasyonu