S.) ise, ergin çocuğun kısıtlanarak TMK'nun 419/3 maddesi uyarınca velayet altına alınmış olmasının kısıtlı hakkında velayet hükümlerinin uygulanacağı anlamına gelmeyeceğini, ana veya babanın ergin olmayan çocukları üzerindeki doğum ile başlayan kanunen sahip oldukları velayet hakkı ile kısıtlama nedeniyle TMK'da yer alan 419/3. maddesi gereği kendi velayetlerine bırakılan ergin çocukları üzerindeki hak ve yetkilerinin farklı olduğunu, ikinci halde kısıtlanan ergin çocuğa atanan velinin vasi gibi olacağını ve vesayete ilişkin hükümlerin uygulanacağını belirtip, görev yönünden vesayete ilişkin hükümlerin uygulanacağını belirterek görevsizlik önünde hüküm kurmuştur. Türk Medeni Kanununun 419/3. maddesine göre velayet altında bırakılmalarına karar verilen çocuk ve bunların malları hakkındaki uyuşmazlıklarda "velayet" hükümleri uygulanacaktır. Bu hükümleri uygulayacak görevli mahkeme ise 4787 sayılı Kanunun 4. maddesi uyarınca Aile Mahkemesidir....
Sulh Hukuk Mahkemesi, küçüğün babasının vefat ettiği, ancak annesinin sağ olduğu, öncelikle velayet hükümlerinin tartışılması gerektiği, bunun da aile mahkemesinin görevinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Aile Mahkemesi ise küçüğün annesinin ... Aile Mahkemesinde velayetin düzenlenmesine yönelik dava açtığı, bu davanın sonucuna göre sulh hukuk mahkemesince bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Anne ve babanın, deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi, ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklamaları halinde hakim velayet hakkını kaldırabilir. (TMK.md.348) Velayet altında bulunmayan her küçük, vesayet altına alınır. (TMK. Md. 404) Ana-baba evli değilse velayet anaya aittir....
Aile mahkemesince, talebin TMK'nın 404/1 maddesine dayanan velayet altında bulunmayan küçüklerin vesayet altına alınması istemine ilişkin olduğu, bu durumda davaya bakça görevi aile mahkemelerine ait olmayıp, sulh hukuk (Ahkam-ı Şahsiye) mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh hukuk mahkemesi ise, küçüğün öncelikle velayet altına konulmasının gerekip gerekmediği hakkında karar verilmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. TMK'nın 404/1. maddesinde "Velayet altında bulunmayan her çocuk vesayet altına alınır." hükmüne, aynı Kanunun 336/3. madesine göre de, "Velâyet, ana ve babadan birinin ölümü hâlinde sağ kalana, boşanmada ise çocuk kendisine bırakılan tarafa aittir." hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, TMK'nın 336/3. maddesi gereğince velayet ana babadan birinin ölümü halinde sağ kalan tarafa aittir hükmü gereğince, babası ölen ... ve ...'...
, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından uygulanmamasına" ibaresi eklenmesi ve diğer hususların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.02.2015 günü oybirliğiyle karar verildi....
Koruma önlemi olarak terekenin tespiti işlemi, kural olarak bir süreye bağlı olmayıp, bu önlemin alınması olanaksız veya yararsız hale gelmedikçe tereke paylaşılmadığı sürece istenebilir. Çünkü, koruma önlemi olarak terekenin tespiti işleminin maddi hukuk bakımından haklara ve borçlara bir etkisi bulunmamaktadır....
Sayılı, kararı) Vesayet hakkındaki hükümler kamu düzenine ilişkin olup, aslolan ergin olmayan çocukların velayet altında bulunmasıdır. Velayet altında bulunmayan çocuk vesayet altına alınır ise de aslolan velayet olup velayetin kendisine verilmesini isteyen sağ eşe velayet davası açma imkanı verilip bu davanın sonucuna göre karar verilmelidir. (Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 28.11.2017 tarihli 2017/7077 E. 2017/15682 K. Sayılı, kararı) Aslolan velayet olup sağ olan annenin velayetin kendisine tevdii hususunda dava açtığı anlaşıldığından, öncelikle bu davada, annenin velayet görevini layıkıyla yerine getirip getirmeyeceğinin, çocuğun üstün yararı gözetilerek belirlenmesi gerekir. (Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 13.09.2017 tarihli 2017/2446 E. 2017/10594K. Sayılı, kararı) Velayet altında bulunmayan çocuk vesayet altına alınır.(TMK 404/1) ise de aslolan velayet olup velayetin kendisine verilmesini isteyen sağ eşin açtığı dava sonucuna göre karar verilmelidir....
Somut olaya gelince; Müşterek çocuk Çağan'ın 2009 doğumlu olup idrak çağında olduğu, toplanan delillere özellikle sosyal inceleme raporları kapsamı ve müşterek çocuğun sosyal inceleme raporu düzenleyen uzmana verdiği beyanına göre, annenin velayet görevini ihmal ve istismar ettiğine ilişkin dosyaya yansıyan somut bir olayın olmadığı, müşterek çocuk . Çağan'ın annesi ile kalmak istediği velayet değişimini gerektirir çocuğun üstün menfaatinin de ispatlanamadığı anlaşıldığından, davalı davacı erkeğin velayet değişikliği talebinin reddi kararında bir isabetsizlik yoktur. İlk derece mahkemesince çocuk tarafların ortak velayeti altına bırakılmış ise de ; taraflar farklı şehirde yaşadıklarından çocuğun tarafların ortak velayet altına alınmasında üstün menfaati bulunmamaktadır. Ortak velayet altına alma kararının bir sonucu olarak çocuğu ilgilendiren konularda velayet hakkı taraflarca evlilik birliği devam ediyormuşcasına birlikte kullanılmalıdır....
Somut olaya gelince; Müşterek çocuk Çağan'ın 2009 doğumlu olup idrak çağında olduğu, toplanan delillere özellikle sosyal inceleme raporları kapsamı ve müşterek çocuğun sosyal inceleme raporu düzenleyen uzmana verdiği beyanına göre, annenin velayet görevini ihmal ve istismar ettiğine ilişkin dosyaya yansıyan somut bir olayın olmadığı, müşterek çocuk . Çağan'ın annesi ile kalmak istediği velayet değişimini gerektirir çocuğun üstün menfaatinin de ispatlanamadığı anlaşıldığından, davalı davacı erkeğin velayet değişikliği talebinin reddi kararında bir isabetsizlik yoktur. İlk derece mahkemesince çocuk tarafların ortak velayeti altına bırakılmış ise de ; taraflar farklı şehirde yaşadıklarından çocuğun tarafların ortak velayet altına alınmasında üstün menfaati bulunmamaktadır. Ortak velayet altına alma kararının bir sonucu olarak çocuğu ilgilendiren konularda velayet hakkı taraflarca evlilik birliği devam ediyormuşcasına birlikte kullanılmalıdır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Taraflar arasında evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında tarafların eşit kusurlu olduğunun tespiti ile tarafların TMK 166/1. maddesi gereğince boşanmalarına, müşterek çocuk Berat Can'ın velayetinin davalı babaya verilmesine, davacı anne ile arasında şahsi ilişki tesisine, talep edilmediğinden müşterek çocuk lehine iştirak nafakasına ve kadın lehine yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminata karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı koca istinaf dilekçesinde; boşanma ve velayet yönünden kararı istinaf etmediklerini, ancak aleyhine hükmedilen maktu 4.080,00 TL vekalet ücretini ödeme gücü bulunmadığını bu nedenle vekalet ücreti yönünden kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet I- Sanık ... hakkında defter belge ibraz etmemek suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi mümkün görülmüştür....