nın 304 maddesi gereği babalık davası ile talep edilebilecek giderlerdir. Oysaki mevcut dosyamızda davalı müşterek çocuğu işbu dava açılmadan önce, 12/02/2014 tarihli tanıma senedi ile tanımış olduğundan, babalık davasını gerekterecek bir durum söz konusu değildir. Bu haliyle doğum giderleri ve doğum masrafları ile ilgili davanın genel hükümlere göre görülmesi gereken alacak davası niteliğinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Gaziosmanpaşa 1....
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; yerel mahkemece, anne tarafından açılan babalık davasının TMK’nın 303/1 maddesinde düzenlenen 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 301. maddesi kapsamında anne tarafından çocuk adına velayeten açılan babalığın hükmen tespiti istemine ilişkindir. Dava dilekçesinde açıkça davanın çocuk adına velayeten anne tarafından açıldığı, yargılama devam ederken de TMK m. 426/2 gereği yasal temsilci ile küçüğün menfaatinin çatışması sebebi ile çocuğu temsil etmek üzere kayyım atanarak taraf teşkilinin de sağlandığı gözetildiğinde davanın çocuk adına açıldığının kabulü gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu'nun m. 303’e göre, babalık davası, çocuğun doğumundan önce veya sonra açılabilir. Ananın dava hakkı, doğumdan başlayarak bir yıl geçmekle düşer....
Buna göre soybağı, bir kimseyle ana-babası arasındaki doğal ve/veya hukuki bağ olarak tanımlanmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre, çocuk ile anne arasındaki hukuki soybağı doğumla; çocuk ile baba arasındaki hukuki soybağı ise anneyle evlilik, tanıma, babalık davasında verilen hüküm veya evlat edinmeyle kurulmaktadır. Baba ile çocuk arasında evlilik içinde doğmaya, babalık karinesine (TMK md. 285), dayalı olarak hukuken kurulmuş bulunan soybağı ilişkisinin ortadan kalkması ancak soybağının reddi ile söz konusu olabilmektedir.Soybağının reddi davasının başarıya ulaşarak çocuk ile babası arasındaki soybağının ortadan kalkması sonucunda çocuk, baba yönünden soybağı bulunmayan çocuk statüsüne girer....
Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “genetik annenin kocası olmayan” kayden babanın babalık sıfatı, aksine bir iddia bulunmadığı takdirde, ortadan kalkacaktır. Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285. maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, baba sıfatını kazanacaktır. Bu durumda, soybağı ihtilafı ortaya çıkmayacağından, açıklanan muhtevadaki davalar, "Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi" davasından ibaret kalacak ve görevli mahkeme, 5490 sayılı Kanunun 36/1-a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi olacaktır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı tarafından açılan "nesebin reddi ve babalık davası" ndan TEFRİK ile gelen BABALIK davasıdır. Türk Medeni Kanununun 301/3. maddesi davanın Cumhuriyet Savcısına ve Hazine’ye ihbarını zorunlu görmüştür. Davacı; 16/05/2018 tarihli dava dilekçesi ile nüfusta kayıtlı babaya karşı açtığı nesebin reddi davası ile birlikte biyolojik baba olduğunu iddia ettiği davalı T3'a yönelik olarak da babalık davası açmıştır. Davalı T3'a yönelik açılan babalık davası tefrik edilerek elde dosya oluşturulmuştur. Tefrikten önce dava maliye hazinesine ve cumhuriyet savcılığına ihbar edilmiş ise de; tefrik edilen babalık davasının görülmesi sırasında C. Savcılığı ve Hazine yeni dosyadan haberdar edilmemiş, tefrik edilen dosyanın duruşma günü tebliğ edilmemiş, bilgileri olmaksızın yokluklarında karar verilmiştir. Karar başlığında da taraf olarak görünmediklerinden kendilerine gerekçeli karar ve istinaf başvuru dilekçesi de tebliğ edilmemiştir....
Yerleşik Yargıtay uygulamalarında, yargılama dışında elde edilmiş babalık raporlarına özellikle hak düşürücü süre niteliğindeki dava açma süresinin öğrenme tarihinden itibaren başlaması bakımından dikkate alındığı görülmekte yani öğrenmenin yargılama dışı babalık testi ile gerçekleşmesi anında hak düşürücü sürenin başlayacağı kabul edilmektedir. Dolayısı ile bir çocuğun kendisinden olmadığı yönündeki şüphe öğrenme açısından yeterli kabul edilemeyecektir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 20/12/2019 NUMARASI : 2015/169 ESAS - 2019/804 KARAR DAVA KONUSU : Babalık (Babalık Davası)-Babalık (Soybağının Reddi) KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükme karşı davalı/davacı T2 tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere mahkememize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı/davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin evliliği devam ederken davalı ile birlikteliğinden doğan küçük Yusuf Can ile davalı arasında babalık bağının tespitine, aylık 1.000,00 TL tedbir/iştirak nafakasının davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, davalı/davacı cevap dilekçesinde, davanın yetki yönünden Ankara'ya gönderilmesi ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Yerleşik Yargıtay uygulamalarında, yargılama dışında elde edilmiş babalık raporlarına özellikle hak düşürücü süre niteliğindeki dava açma süresinin öğrenme tarihinden itibaren başlaması bakımından dikkate alındığı görülmekte yani öğrenmenin yargılama dışı babalık testi ile gerçekleşmesi anında hak düşürücü sürenin başlayacağı kabul edilmektedir. Dolayısı ile bir çocuğun kendisinden olmadığı yönündeki şüphe öğrenme açısından yeterli kabul edilemeyecektir. Somut olayda; davacı baba Davut ile davalı anne Arzu'nun 15.10.2007 tarihinde evlenip 17.06.2014 tarihinde boşandıkları, müşterek çocuğun evlilik birliği içinde doğduğu, dava dilekçesinde "davalı ...'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile soybağının reddi davasının tefrikine karar verildiği, soybağının reddi davasının feragat nedeniyle reddine karar verildiği, bu kararın kesinleştiği, mevcut soybağı reddedilmeden babalık davasının dinlenemeyeceği, bu durumun babalık davası için dava şartı olduğu, somut olayda davacının ... üzerine kayıtlı olduğu, soybağı ilişkisi kaldırılmadıkça işbu babalık davasının dinlenemeyeceği gerekçesi ile davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Davacı vekili, davanın kabulü gerektiğini İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı bulunduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. C....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ Davacının çocukları Özgür ve Tuğrul'a velayeten babalık davası açtığı, çocukların başka bir erkekle soybağı bulunmadığı, ATK Biyoloji İhtisas Dairesinin raporu ile T3 çocukların %99,99 ihtimalle babası olduğunun bildirildiği, birleşen dosya yönünden ise çocukların yargılama sırasında reşit olduğu gerekçesiyle babalık davasının kabulü ile çocuklar için reşit olma tarihine kadar 200,00 TL nafakaya karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı kadın istinaf dilekçesinde özetle; asıl dava yönünden kararın onanmasını, birleşen dava yönünden kararın bozulmasını, nafakanın düşük olduğunu belirterek nafakanın artırılmasını istemiştir....