O halde Bölge Adliye Mahkemesince, davacının ilk talebinin 4721 sayılı TMK'nin 286 ve 291.maddesi kapsamında soybağının reddi davası olduğu gözetilerek, bu dava kapsamında davacı ve davalıların aktif ve pasif husumet ehliyetleri, dava için öngörülen hak düşürücü süreler de dikkate alınarak mütevveffa Galip ile Fatma ve Seda arasında babalık karinesine (TMK mad. 285), dayalı olarak hukuken kurulmuş bulunan soybağı ilişkisinin ortadan kaldırılmasını sağlayacak şekilde soybağının reddine ilişkin değerlendirme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi, ikinci talebin yani Fatma ile Seda'nın babasının davalı Talip olduğu yönündeki iddia yönünden ise davanın TMK'nin 301.maddesi kapsamında babalığın hükmen tespiti davası olduğu iş bu dava açısından davacı Fadime'nin aktif husumet ehliyeti bulunmadığından babalık davasının usulden reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak nitelenerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru...
Bunu sağlayan dava ise babalık davasıdır. Babalık davası, şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir. Buna göre; Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 74. maddesi gereğince adı geçen davacı vekilinden babalık davası ile ilgili özel yetkiyi içeren vekaletname istenmesi, bu süre içinde vekaletname verilmemesi halinde asıla kararın tebliği ile, asıl tarafından temyiz veya temyizden feragat dilekçesi verilmesi halinde dilekçe eklendikten, sonra gönderilmek üzere iadesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 07.10.2021 (Per.)...
Bunu sağlayan dava ise babalık davasıdır. Babalık davası, şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir. Buna göre; Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 74. maddesi gereğince adı geçen davacılar vekilinden babalık davası ile ilgili özel yetkiyi içeren vekaletname istenmesi, bu süre içinde vekaletname verilmemesi halinde asıla kararın tebliği ile, asıl tarafından temyiz veya temyizden feragat dilekçesi verilmesi halinde dilekçe eklendikten, sonra gönderilmek üzere iadesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 07.10.2021 (Prş.)...
Bunu sağlayan dava ise babalık davasıdır. Babalık davası, şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir. Buna göre; Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 74. maddesi gereğince adı geçen davacı vekilinden babalık davası ile ilgili özel yetkiyi içeren vekaletname istenmesi, bu süre içinde vekaletname verilmemesi halinde asıla kararın tebliği ile, asıl tarafından temyiz veya temyizden feragat dilekçesi verilmesi halinde dilekçe eklendikten, sonra gönderilmek üzere iadesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi.07.10.2021 (Prş.)...
in vefat ettiğini, veraset işlemlerini yaptığı sırada abisinin nüfusunda tanıma yolu ile kayıtla 18/01/2002 doğumlu ... adında birisinin olduğunu öğrendiğini, Athina Safir'in Yunanistan'da doğduğunu ve müteveffa abisinin doğumdan 6 ay kadar sonra küçüğü tanıdığını, küçüğün abisine dede diye hitap ettiğini, ... 9. Aile Mahkemesinde tanımanın iptali davası açtığını bu nedenle DNA testi yapılmadığını iddia ederek soybağının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. 2.Davacı birleşen dava dilekçesinde; abisi ...'in vefat ettiğini, veraset işlemlerini yaptığı sırada abisinin nüfusunda tanıma yolu ile kayıtla 18.01.2002 doğumlu ... adında birisinin olduğunu öğrendiğini, tanıma işleminin yapıldığı sırada abisinin sağlık problemleri olduğunu ve akıl sağlığının yerinde olmadığını ancak buna dair rapor olmadığını ancak abisinin sağlığında denize çırılçıplak girdiğini, varlıklı olmasına rağmen çok eski ve kirli kıyafetlerle gezdiğini, evinde çöp biriktirdiğini ve ... 8....
Aksi halde tanıma işlemi batıl olacaktır. Batıl bir tanıma işlemine karşı iptal davası açılamaz. Tanının iptalini talep etme süresi ise TMK.nun 300. Maddesinde hak düşürücü olarak düzenlenmiştir. Buna göre; tanıyanın dava hakkı, iptal sebebinin öğrenildiği veya korkunun etkisinin ortadan kalktığı tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde tanımanın üzerinden beş yıl geçmekle düşer. İlgililerin dava hakkı ise; davacının tanımayı ve tanıyanın çocuğun babası olamayacağını öğrendiği tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde tanımanın üzerinden beş yıl geçmekle düşer. Çocuğun dava hakkı, ergin olmasından başlayarak bir yıl geçmekle düşer. Yukarıdaki süreler geçtiği hâlde gecikmeyi haklı kılan sebep varsa, sebebin ortadan kalkmasından başlayarak bir ay içinde dava açılabilir. Davacılar murisleri Mustafa'nın davalıyı tanıdığını bilmediklerini, bunu veraset ilamı aldıktan sonra öğrendiklerini ileri sürmüşlerdir....
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeplerle; 1- Davalı erkeğin tüm istinaf başvurusunun HMK.nun 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Davalı erkek tarafından babalık davası yönünden yatırılan 80,70- TL istinaf karar harcı ve 220,70- TL istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına, 3- Davalı erkek tarafından iştirak nafakası yönünden alınması gerekli 95,59- TL nispi istinaf karar harcının davalı erkekten alınarak Hazineye irat kaydına, 4- Davalı erkek tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iştirak nafakası davası yönünden KESİN, babalık davası yönünden ise kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Babalık Davası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı vekili Av. ...’nin dosya içerisinde bulunan vekâletnamesi genel vekâletnamedir. Açıkça yetki verilmemiş ise vekil, kişiye sıkı sıkıya bağlı haklarla ilgili davaları açamaz ve takip edemez (HMK m. 74). TMK'nin 301. maddesine göre, evlilik haricinde doğan çocukla baba arasındaki soybağı hakim hükmüyle kurulabilir. Bunu sağlayan dava ise babalık davasıdır. Babalık davası, şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir....
Ancak; Babalık davası içinde istenen nafakalar davanın eki niteliğinde olduğundan harca tabi olmadığı gibi Türk Medeni Kanunu'nun 333. maddesi uyarınca babalık davası ile birlikte nafaka istenir ve hakim, babalık olasılığını kuvvetli bulursa, hükümden önce çocuğun ihtiyaçları için uygun bir nafakaya karar verebilir. Babalık davasının eki niteliğinde olup dava dilekçesinde yer almayan ve daha sonra istenen çocuk için nafaka isteklerinde ıslahtan ya da davanın genişletilmesinden söz edilemez. Mahkemece tarafların ekonomik ve sosyal durumları, ödeme güçleri, çocuğun ihtiyaçları dikkate alınarak uygun miktarda nafaka takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Aile Mahkemeleri, TMK'nın 282 ve devamı maddelerinde sınırlı olarak belirtilen soybağının reddi (TMK'nın 286. vd.) babalık, tanıma, tanımanın iptali gibi davalara bakmakla görevlidir....