WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesinin 2016/830 Esas, 2017/36 Karar sayılı boşanma ilamı ile ortak çocuk ile babası arasında kurulmuş olan şahsî ilişkinin kaldırılmasına, ortak çocuk ile baba arasında her ayın 1 inci ve 3 üncü Cumartesi 11:00 ile 18:00 saatleri arasında, dini bayramların 2 inci günü 11:00 ile 18:00 saatleri arasında, çocuğun doğum günü olan 30 Kasım tarihlerinde tek yıllar annede, çift yıllar babada olacak şekilde 17:00 ile 22:00 saatleri arasında, her yıl babalar gününde müşterek çocuk ile baba arasında 11:00 ile 18:00 saatleri arasında, 31 Aralık tarihlerinde tek yıllarda babada, çift yıllarda annede olacak şekilde 17:00 ile 22:00 saatleri arasında baba tarafından alınıp baba tarafından teslim edilmek suretiyle kişisel ilişki tesisine, velâyeti annede bulunan Beren'in eğitim ve sağlığı konusunda bulunduğu okul ya da sağlık kuruluşu binasında idarenin belirleyeceği uygun yer ve süre içinde bir görevli yanında kişisel ilişki kurma kapsamında babaya bilgi edinme ve ziyaret hakkı verilmesine...

    Somut olayda; davacı vekilinin dava dilekçesinde ve istinaf dilekçesinde ayrıntıları ile anlatmış olduğu üzere doğumdan birkaç gün sonra evlatlık olarak verildiği, verildiği aile üzerine nüfus kaydının oluşturulduğu, aynı zamanda biyolojik anne-baba üzerine de kaydın oluşturulmuş olduğu, bu işlemi 20 li yaşlara gelince davacının öğrenmiş olduğu, nüfus kaydında düzeltim davaları açıldığı, davacının biyolojik anne-baba ürine kaydının yapıldığı, isim değişikliğinin de yapıldığı, evlatlık olarak verildiği kaydın iptal edildiği, tekrardan açılan dava ile kendisini yıllardır büyüten vakan kişilere tekrardan evlatlık olarak verildiği, ancak yaşı büyük olduğu için anne-baba adında değişiklik yapılamadığı, davacının bu kez de yıllardır anne baba olarak bildiği kişilerin nüfusa anne-baba olarak yazılması istemi ile işbu nüfus davasını açmış bulunduğu, mahkemece davanın reddine karar verilmiş olduğu görülmüştür....

    Nüfusta kayıtlı anne ve baba adının gerçeği yansıtmadığı ve bu nedenle gerçek anne ve baba adının yazılması istemiyle açılacak ve nüfusa kayıtlı bulunan hanenin de değiştirilmesi sonucunu doğuracak davalarda, esasen iki iddia bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi, çocuğun kayden anne olan kadından değil, başka bir anneden doğduğu; ikincisi ise kayden baba olarak gözüken kişinin genetik baba olmadığı ididasıdır. Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “genetik annenin kocası olmayan” kayden babanın babalık sıfatı, aksine bir iddia bulunmadığı takdirde, ortadan kalkacaktır. Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285. maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, baba sıfatını kazanacaktır....

      Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de haktır. Kişisel ilişki sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kaldırılabilir. Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun bedeni ve fikri gelişimi yanında ana ve/veya babalık duygularını tatmin de önemlidir. Çocuk ile babası arasında yeterli kişisel ilişki kurulamadığı taktirde güven duygusunun oluşamayacağı açıktır. Çocukla baba arasında tesis edilen kişisel ilişki süresi, babalık duygularını tatmine elverişli olmadığı gibi, çocuğun da baba sevgi ve şefkatini tatmasına da yeterli değildir. Bu sebeple çocuk ile baba arasında daha uzun ve uygun süreli kişisel ilişki düzenlenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....

        un mirasçısı olarak geriye 30.11.1997'de vefat eden ana baba bir kardeşi ... 'un eşi ... , ... 'un çocukları ... , ... , ..., ... , ... ve ... ile 19.02.1993'te vefat eden baba bir anne ayrı kardeşi ...'in çocukları ... , ... ve ... kalmıştır. TMK 496. maddesi gereğince murisin anne tarafına düşecek miras payı sadece anne bir kardeşi ... mirasçılarına, baba tarafına düşecek miras payı ise hem ana baba bir kardeşi ... mirasçılarına hem de baba bir ana ayrı kardeşi ... mirasçılarına dağıtılması gerekir. Mahkemece, mirasçıların tespitinde bir yanlışlık yapılmamıştır. Ancak, muris ile ... 'un ana baba bir, ... ile baba bir ana ayrı kardeşlik durumu dikkate alınmadan miras paylarının hatalı dağıtımına karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 01.04.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu kayıtlarında isim tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.11.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar vekili, 01.04.2009 tarihli dilekçesi ile; 2008/590 Esas sayılı dosyada verilen 22.04.2009 tarihli yetki belgesine dayanıp dava konusu 872, 873, 874 ve 875 parsel sayılı taşınmazlarda malik olan bir kısım paydaşların baba adının düzeltilmesi, yazılı olmayan baba adının yazılması, soyadının düzeltilmesi, bir kısım paydaşların baba adı yerine tapuda anne adı veya "... ... eşi" şeklinde yazılı kayıtların yerine baba adlarının yazılması suretiyle malik isimlerinin nüfus kaydına uygun...

            (dosyaya sunulan nüfus kayıtlarına göre ... oğlu ... olup tapu kaydında ad, soyad ve baba adı düzelttirilmek suretiyle), ölü malik ... kızı ..., ölü malik ... oğlu ..., ölü malik ... ..., ölü malik ... oğlu ..., ölü malik ... oğlu ..., (tapu kaydında ... oğlu ... olup soyad ve baba adı düzelttirilmek suretiyle), ölü malik ... oğlu ..., ( ad ve baba adında, dava konusu parsel haricindeki birkısım parsele ilişkin düzeltme yapıldığı anlaşılmaktadır) ( tapu kaydında ... oğlu ... olup tapu kaydında baba adı, ad ve soyadı düzelttirilmek suretiyle), ölü malik ... kızı ..., (uyap nüfus kaydında ... kızı ... olup tapu kaydında baba adı düzelttirilmek suretiyle), ölü malik ... oğlu ... ve ölü malik ... oğlu ...’ya (tapu kaydında ... oğlu ... olup soyadı düzelttirmek suretiyle), ait yeni tarihli veraset ilamları alınıp, tüm mirascıları davaya dahil edilip taraf teşkili sağlandıktan sonra hüküm kurulması gerektiği gibi, 2- Maliklerden ... kızı ..., uyaptan alınan nüfus kaydına göre ......

              Nüfusta kayıtlı anne ve baba adının gerçeği yansıtmadığı ve bu nedenle gerçek anne ve baba adının yazılması istemiyle açılacak ve nüfusa kayıtlı bulunan hanenin de değiştirilmesi sonucunu doğuracak davalarda, esasen iki iddia bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi, çocuğun kayden anne olan kadından değil, başka bir anneden doğduğu; ikincisi ise, kayden baba olarak gözüken kişinin genetik baba olmadığı iddiasıdır. Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “Genetik annenin kocası olmayan” kayden babanın babalık sıfatı, aksine bir iddia bulunmadığı takdirde, ortadan kalkacaktır. Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285. maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, baba sıfatını kazanacaktır....

                Nüfusta kayıtlı anne ve baba adının gerçeği yansıtmadığı ve bu nedenle gerçek anne ve baba adının yazılması istemiyle açılacak ve nüfusa kayıtlı bulunan hanenin de değiştirilmesi sonucunu doğuracak davalarda, esasen iki iddia bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi, çocuğun kayden anne olan kadından değil, başka bir anneden doğduğu; ikincisi ise, kayden baba olarak gözüken kişinin genetik baba olmadığı ididasıdır. Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “genetik annenin kocası olmayan” kayden babanın babalık sıfatı, aksine bir iddia bulunmadığı takdirde, ortadan kalkacaktır. Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285. maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, baba sıfatını kazanacaktır....

                  Nüfusta kayıtlı anne ve baba adının gerçeği yansıtmadığı ve bu nedenle gerçek anne ve baba adının yazılması istemiyle açılacak ve nüfusa kayıtlı bulunan hanenin de değiştirilmesi sonucunu doğuracak davalarda, esasen iki iddia bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi, çocuğun kayden anne olan kadından değil, başka bir anneden doğduğu; ikincisi ise, kayden baba olarak gözüken kişinin genetik baba olmadığı iddiasıdır. Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “genetik annenin kocası olmayan” kayden babanın babalık sıfatı, aksine bir iddia bulunmadığı takdirde, ortadan kalkacaktır. Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285. maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, baba sıfatını kazanacaktır....

                    UYAP Entegrasyonu