faiz olarak belirlenmesi gerektiği anlaşılmakla bilirkişilerce yapılan hesaplamalar üzerinden kar kaybı alacağı, ayıplı olarak teslim edilen ve hiç teslim edilmeyen mal bedeli alacağı taleplerinin kısmen kabulüne,( dava açıldığı tarihteki ve ıslah tarihindeki kurlar ayrı ayrı dikkate alınmak suretiyle hesaplama yapılmıştır.) bilirkişi raporları sonrasında arttırılan kısımlara ıslahtan itibaren faiz işletilmesine, kar kaybında zaten hesaplanmış olması nedeniyle masraf ve zarar bedeline ilişkin mükerrer talebin reddine, davacının yapılan ticarette zarar etmesi nedeniyle doğrudan kişilik haklarının zedelendiği kabul edilemeyeceğinden şartları oluşmayan manevi tazminat talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat istemine ilişkin davada İstanbul 6. Tüketici, İstanbul 3. Asliye Hukuk ve İstanbul 1. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ayıplı mal nedeniyle tazminat istemine ilişkindir....
Ltd Şti’den alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ..Ltd Şti tarafından temyiz edilmiştir. 2009/8060-14644 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ..Ltd Şti’nin bütün temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, ayıplı mal nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 4822 Sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK.nun 4. maddesi 3.fıkrası gereğince imalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı… ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Öyle olunca, satıcı-davalı ...A.Ş’nin de ayıplı mal nedeniyle diğer davalı ile birlikte müteselsilen sorumlu tutulmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ : Yerel mahkemece verilen karar ile;" dosyaya ibraz edilen defter ve belgeler ile bunlara dayanılarak alınan hükme esas almaya elverişli bilirkişi kök ve ek raporlarında; davacının takip tarihi itibariyle bakiye alacağının 11.668,85.TL olduğu belirtildiği anlaşıldığından, raporlar hükme esas alınarak, davacının takip tarihi itibari ile 14.807,06.TL alacağının olduğu, dava konusu kalsit maddesinin davacı üretici firmanın imalatı nedeniyle ayıplı olduğu, ayıplı mal bedelinin 3.138,21.TL olduğu, bu miktarın davacı alacağından mahsubu gerektiği, davacının bakiye alacağının 11.668,85.TL olduğu, davalının dava konusu kalsit hammaddesi nedeniyle iyileştirme gideri yaptığının ispat edilemediğinin kabulü gerekmiş açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabulü ile, davalının Adana 13. İcra Müdürlüğü'nün .......
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, Ayıplı hizmet satışı nedeniyle uğranılan zararların tazmini istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesi ; taraflar arasında tüketici işlemi bulunmadığı ve eser sözleşmesi hükümleri uyarınca uyuşmazlığın çözümleneceği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
- K A R A R - Dava, davacının davalı Renault Mais A.Ş.nin bayii olan Ernaz Otomotiv A.Ş.den satın aldığı aracın ayıplı olması nedeniyle sıfır kilometre ayıpsız yenisi ile değiştirilmesi istemine ilişkindir. Davalılar vekili, zamanaşımı def’inde bulunmuş, süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığı gibi davanın esas yönünden de reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kabulü ile dava konusu aracın sıfır kilometre ve aynı nitelikteki yenisi ile değiştirilmesine ve aynı zamanda dava konusu ayıplı aracın davalılara iadesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık ayıplı mal satışı ve imalatçının hatalı üretim nedeni ile sorumluluğu hükümlerine dayanmaktadır. Satılan mal yönünden zamanaşımı süresinden daha uzun bir süre garanti verilmiş ise garanti süresi içinde ayıp hükümlerine dayanılarak dava açılabileceği gerek öğretide, gerekse uygulamada kabul edilmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT -KARAR- Dava, ayıplı taşınmaz satışı nedeniyle sözleşmenin sona erdirilmesi isteğine ilişkin olup, temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek 13.Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki, anılan Dairece daha önce görevsizlik kararı verilmiş olduğundan Daireler arasında temyiz incelemesi yönünden ortaya çıkan uyuşmazlığın Hukuk Başkanlar Kurulunca giderilmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına, 18.05.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
a vekaleten işlem yapan dava dışı ...’nun davalı şirketle devamlı vekaletle iş yapan kişi olduğunu, müvekkile aracın sorunsuz olduğu ve takyidatları bulunmadığı bildirilerek, ayıpsız mal satılmak istendiğini, ancak kati satış sözleşmesi ile trafik tescile gidildiğinde aracın kayıt maliki dava dışı ...’ün adına vergi dairesinin hacizleri bulunduğunu öğrendiğini, davalının bu sorunla ilgilenmediğini, müvekkilinin bedelini ödemesine rağmen arabanın sahibi olamadığı, arabayı kullanamadığını, davalının ayıplı mal sattığını belirterek, alacağın tahsili için girişilen takibe yapılan davalının itirazın iptali ve %40 tazminat talebinde bulunmuştur....
olduğunu gördüğünü bunun üzerine firmayı aradığını değiştirilmesini istediğini ancak ayıpların giderilmediğini belirterek ayıplı mal nedeni ile malların geri iadesini ve ödenen 3.800,00 TL'nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
- K A R A R - Dava, davacının satın aldığı aracın ayıplı olduğu iddiası ile ayıba karşı sorumluluğun gereği olarak yenisi ile değiştirilmesi veya ayıp oranında fazlaya ait haklar saklı kalarak tazmin ve tenziline ilişkindir. Davalı vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, davacının TTK.nun 25/3. maddesindeki sürelere uymadığını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece BK.nun 198/3.maddesi gereği davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, ticari satıştan kaynaklanmaktadır. Ticari satışlarda ayıplı mal satışı nedeniyle TTK.nun 25/4.maddesinde teslimden itibaren 6 aylık zamanaşımı süresi öngörülmüşse de bu süreden daha uzun bir garanti süresi verilmiş olan durumlarda zamanaşımı süresinin garanti süresi sonuna kadar uzatıldığının ve garanti süresi içinde dava açılabileceğinin kabulü gerekir....