İddia, savunma ve tüm dosya kapsamından; Dava, ayıplı araç satışı nedeniyle sözleşmeden dönme ve araç satış bedelinin faiziyle birlikte davalılardan tahsili talebine ilişkindir....
Bu durumda davacı gerçekleştirilen imalâtın kabule zorlanamayacak derecede ayıplı olması nedeniyle sözleşmeden dönmekte haklı olduğu ve yüklenici bedele hak kazanamadığından dava dilekçesinde tarih, numara ve meblağları belirtilen çeklerin ......
Dava; ayıplı mal satışı sonucu, sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir. HMK'nun 1.maddesi uyarınca "göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir." 114/c maddesinde ise mahkemenin görevi dava şartı olarak gösterilmiş olup, aynı Kanun'un 115. maddesi ile getirilen,"Mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır," hükmü gereğince öncelikle mahkememizin görevli olup olmadığının incelenmesi gerekmektedir. 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 1. Maddesinde amacı açıklanarak, Kapsam başlıklı 2....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava; malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme, ödenen bedelin iadesi, rehnin kaldırılması ile tazminat talebine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır....
Dava, ayıplı ifa nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde 6502 sayılı yasa yürürlüğe girmiş olup, bu yasanın geçici 1. maddesinin 2 fıkrasında ''Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önceki tüketici işlemlerine, bunların hukuken bağlayıcı olup olmadıklarına ve sonuçlarına bu işlemler hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmiş ise kural olarak o kanun hükümleri uygulanır. Ancak: a) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce kurulan ve hâlen geçerli sözleşmelerin bu Kanuna aykırı hükümleri yürürlük tarihinden itibaren uygulanmaz.'' hükmü getirilmiştir. Anılan düzenleme ışığında somut olaya bakıldığında; eldeki 26.11.2015 tarihli davanın 6502 sayılı yasa döneminde açılmış ise de, taraflar arasındaki sözleşmenin 12.02.2014 tarihinde akdedildiğinden 4077 sayılı yasaya tabi olduğu anlaşılmaktadır. 4077 sayılı yasaya göre de ayıplı ifa halinde tüketici, satıcı, sağlayıcı, üretici veya ithalatçıdan istediğine başvurmakta serbesttir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, satış sözleşmesinden ayıba karşı tekeffül hükümlerine dayalı tazminat istemine ilişkindir. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır. Somut uyuşmazlıkta; davacı, davalı şirketten 13.10.2021 tarihinde Apple Iphone 12 Pro Max 128GB marka-model bir akıllı telefon satın aldığını, telefonun ayıplı olduğunu ileri sürerek sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep etmiştir. Yerel mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı tarafından istinaf edilmiştir....
Ayıba karşı tekeffül koşullarının gerçekleşmesi ve yasada öngörülen yükümlülük yerine getirilmiş olması durumunda alıcıya yukarıda belirtilen BK.m.202 ve 203 ile seçimlik haklar tanımıştır. Yani alıcı davacı dilerse sözleşmeden dönebilir, dilerse satım parasının indirilmesini isteyebilir. Davacı ile davalı arasında sözleşme ilişkisi bulunduğuna göre, kaza tarihinde davaya konu aracın davalının mülkiyetinde bulunmaması, davalıyı sorumluluktan kurtarmaz. Hal böyle olunca mahkemece, öncelikle davacının hangi seçimlik hakları kullandığı (sözleşmeden dönme mi, bedel indirimi mi) sorularak, davacı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istediği takdirde araçta daha sonradan, davacı elindeyken meydana gelen kazalar sebebiyle oluşan değer düşüklüğünün hesaplanarak alacaktan mahsubuna karar verilmeli, bedel indirimi istediği takdirde ise Borçlar Kanunu'nun 202. maddesi gereği nispi metod uygulanarak davacının alacağı belirlenmeli ve sonucuna uygun bir karar verilmelidir....
tespit edilen malların bedelinde tenzilat yapılması gerekirken sözleşmeye konu ayıplı olmayan malların iadesine ve bedellerinde tenzilat yapılmasına ilişkin verilen karar usul ve yasaya aykırı olduğunu, Bilirkişi raporuyla gizli ayıplı olduğu tespit edilen 24 adet parça mal birbirinin bütünleyicisi, eklentisi ve parçası olmayıp her biri başlı başına ayrı bir satış sözleşmesinin konusunu teşkil edecek nitelikte olduğunu, Dava konusu malların aynı sözleşme ile satılmış olması sebebiyle sözleşmeden dönme talebinin yalnızca ayıplı mallar yönünden kabul edilmesi gerekirken sözleşmeye konu tüm mallar hakkında davanın kabulüne karar verilmiş olması hukuka aykırılık teşkil etmekte olduğunu, Nitekim TBK 230. maddesinde; " Birden çok mal veya birden çok parçadan oluşan bir mal, birlikte satılmış olup da bunlardan bazıları ayıplı çıkarsa, dönme hakkı bunlardan ancak ayıplı çıkanlar için kullanılabilir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile taşınmazın onarım bedeli olarak hesaplanan 13.723,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, gizli ayıp nedeniyle taşınmaz satış sözleşmesinin feshi ile bedel iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, yargılama aşamasında keşif yapılmış ve uzman bilirkişiden rapor alınarak, dava konusu taşınmazdaki gizli ayıp niteliğinde olan hususların onarımı için yapılması gereken masraf hesaplattırılarak bu bedel üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Fer'i müdahil vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya katılma dilekçesini tekrar ederek bilirkişi raporunun yetersiz ve bilimsellikten uzak olduğunu, teknik incelemeye dayanmadığını, davacının sözü beyanlarına dayanılarak rapor hazırlandığını, davacının CJB İş Makinaları yetkili servisinde inceleme yaptırdığını beyan etmesine rağmen buna dair servis formu sunmadığını, bilirkişinin davacının sözlü beyanına göre rapor hazırladığını, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, ayıplı traktör satışı nedeniyle sözleşmeden dönülerek satıcıdan bedel iadesi istemidir....