WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı iş sahibi, yapılan işin kullanılamayacak derecede ayıplı ifa edildiğini belirterek bu iş nedeniyle davalıya ödediği bedelin iadesini istemiş; davalı yüklenici ise, ayıbın zeminin kötü olması nedeniyle oluştuğunu, davacı firmaya sözleşmeye konu işlem yapılacak olan zeminin bozuk olduğu ve önce ana zeminin kazınarak komple beton dökülmesi gerektiği bildirildiği halde davacının gereğini yerine getirmediğini bu nedenle ayıpların ortaya çıktığını savunmuştur. Mahkemece alınan bilirkişi raporuna itibar edilerek işin kullanılamayacak derecede ayıplı ifa edildiği gerekçesiyle davacı tarafından davalıya ödenen bedelin iadesine hükmedilmiştir. Sözleşmenin varlığı, içeriği, davacı tarafından yapılan ödeme ve miktarı ile yapılan işin kullanılamayacak derecede kusurlu olduğu konusunda uyuşmazlık yoktur....

    marka otomobili diğer davalı şirketten satın aldığını ancak aracın satın alınmasından itibaren (3) ay içinde aracın anahtarının yerinden çıkmaması üzerine davalı satıcı şirkete müracaat edildiğini ancak aracın defalarca servise götürülmesine rağmen arızanın giderilmediğini hatta aracın vites kutusunun değiştirilmesine rağmen arızanın devam ettiğini , bu durumun aracın gizli ayıplı olmasından kaynaklandığını belirterek 4077 Sayılı kanun uyarınca aracın davalıya iadesi ile ödenen bedelin istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı .... Şti vekili davaya bakma yetkisinin müvekkilinin ikametgah yeri olan Torbalı Mahkemelerine ait olduğunu ayrıca tacirler arasındaki tekeffülden doğan davalarda zamanaşımı süresinin (6) ay olduğunu öne sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuş, diğer davalı vekili ise davacının halen aracı kullanmadığını araçtaki arızanın giderildiğini öne sürerek davanın reddini istemiştir....

      den alınan ve üretimde kullanılan kompostların ayıplı olması sonucu bu işletmenin 113.603,00-TL tutarında eksik ürün verimi alınması sonucu kâr mahrumiyeti zararına uğradığı, davalının satımdaki ayıplı ifa nedeniyle davacının bu zararını karşılaması gerektiği, davacının ayıplı ürün nedeniyle verimsiz de olsa ürün alarak bu ürünü satımı sonucu kar kaybına uğramakla birlikte, ticari faaliyetinin gereği işi yapabildiği, satılanın istihlak edilen meta olması nedeniyle satılanın iadesi ile semenin istirdatının dava konusuna ilişkin olarak uygulanamayacağı, bu durumda kompost için satıcıya ödenen bedelin geri istenemeyeceği ve ödenmemiş olan çek bedellerinin ise davalı tarafa ödenmesi gerektiği, TBK 223/2.maddesine göre satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde herhangi bir süreden bahsedilemeyeceği belirtildiğinden, dava ile ilgili yapılan ihbar için herhangi bir zamanaşımının da söz konusu olmadığı, ayrıca alıcılar ile satıcılar arasında uzun...

        Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davalıdan satın alınan dairenin davacıya teslim edilmediği iddiasıyla davalıya ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Samsun 2. Asliye Hukuk Mahkemesince, davaya konu işlemin tüketici işlemi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Samsun 3. Tüketici Mahkemesi ise kooperatiflerin kanun gereği ticari veya mesleki amaçla hareket etmesinin mümkün olamayacağı bu nedenle görevli mahkemenin Samsun Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 2. maddesi uyarınca "Her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamalar" bu Kanun kapsamındadır....

          Sulh Hukuk ile Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, konut için satın alınan klimanın teslim edilmemesi nedeniyle ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. 4077 Sayılı Yasanın 3/e maddesinde, tüketici: "Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi" olarak tanımlanmıştır. 3/c maddesinde ise, alışverişe konu taşınır eşya mal olarak açıklanmıştır. Somut olayda; davacının tüketici olduğu, ev için klima alındığı anlaşılmakla, 4077 Sayılı Yasanın 23. maddesi gözönünde bulundurulduğunda, davanın tüketici mahkemesinde sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince ... Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 23/01/2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Tekstil bilirkişisi ve SMMM Bilirkişilerinin Raporunun Sonuç Kısmında özetle; satılan kumaşın teknik olarak ayıplı olmadığı, ancak gönderildiği beyan edilen numuneden farklı olduğu, bu hususun ayıp olarak kabulü halinde ayıbın gizli ayıp olmadığı belirtilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ, HUKUKİ KABUL VE GEREKÇE Dava, satış sözleşmesinde ayıptan kaynaklı ödenen bedelin iadesi ve mahrum kalınan kar talebine ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalı satıcı tarafından davacı alıcıya satılan ürünün ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın açık ayıp mı gizli ayıp mı olduğu ve ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı ile şartlarının oluşması halinde davacının ayıptan kaynaklı dönme hakkını kullanarak ödediği bedelin iadesini isteme hakkının olup olmadığı ve aynı nedenle mahrum kaldığı karı talep etme hakkının olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır....

              Asliye Hukuk Mahkemesince (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satın alınan ...ların eksik ve ayıplı olması nedeni ile davalıya ödenen bedelin iadesi ile manevi tazminat istemine ilişkindir. ... 4. Tüketici Mahkemesince, davacı tüketicinin .../...'de ikamet ettiği, davacının seçimlik yetkiyi kullanarak ikametgahının bulunduğu yer mahkemesinde dava açması gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) uyuşmazlığa ilişkin kesin yetki halinin olmadığı ve taraflarca herhangi bir yetki itirazında da bulunulmadığı gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK'nın) 19/2. maddesinde "Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir....

                Mahkemece, davanın kabulüne, aracın iadesi kaydı ile satış bedeli olarak ödenen 38.000 TL’nin, davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, satın alınan aracın, ayıplı olduğu iddiası ile açılan satış bedelinin faizi ile birlikte iadesi istemine ilişkin olup, mahkemece aracın iadesi kaydı ile satış bedelinin ödetilmesine karar verilmiş, faiz talebi ise reddedilmiştir....

                  Mahkemece, Davacının davasının kabulü ile ödemiş olduğu 4.500,00 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacıya teslim edilen koltuk takımlarının nakil masrafları davalıya ait olmak üzere davalı tarafından teslim alınmasına, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, ayıplı mal nedeniyle ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Davacı tarafın vekili olmamasına rağmen davacı vekili yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 750 TL vekalet ücretine ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK 438/7 maddesi hükmü gereğidir....

                    Hukuk Dairesi’nin 27.03.2018 tarihli, 2016/6089 Esas, 2018/1188 Karar sayılı ilamında; TBK 475/1. madde uyarınca eserin kabule icbar edilemeyecek şekilde ayıplı olup olmadığı hususunda değerlendirilme yapılması, sökülüp kaldırılması aşırı zarar doğuracaksa dönme hakkını kullanamayacağının nazara alınması ve bu halde TBK 475/2. maddesi uyarınca ayıp oranında bedelden indirim konusunda inceleme yapılması ve bu indirimin “nisbi metod” yöntemi ile yapılması gerektiği, nispi metodun ise kararlaştırılan ücret ile eserin ayıplı değerinin çarpılması sonucu elde edilecek bedelin, eserin ayıpsız değerine oranlanması suretiyle indirilecek bedelin belirlenmesi şeklinde olduğu ve ödenen bedelin 80.000,00 TL olarak belirlenip buna göre karar verilmesi gerektiği bildirilmesine rağmen mahkemece hükme esas alınan raporda; yapılan işin ayıpsız bedeli belirlenmemiş olup hesaplamada dikkate alınan bedel, davalı yüklenici tarafından Malatya 2....

                      UYAP Entegrasyonu