Ticaret Limited Şirketine video ve fotoğraf çekimi için 2100 TL olmak üzere toplam 16660 TL'nin ödendiğini, düğünün belirtilen tarihte yapıldığını ancak düğünde gerçekleştirilen video ve fotoğraf çekimlerinin yarısından fazlasının sessiz yapıldığını, bu nedenle edimin ayıplı ifa edildiğini müvekkillerinin hayatlarının en mutlu gününü hatıra olarak saklama imkanından yoksun kaldıklarını, müvekkillerinin maddi ve manevi olarak zarara uğramaları sebebiyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1000 TL maddi tazminat ile, müvekkillerinin her biri için ayrı ayrı 15000 TL olmak üzere toplam 30000 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı ... Vakfı davaya cevabında; olayda kusurlarının bulunmadığını, istenilen tazminatın fahiş olduğunu ayrıca husumet yönünden davanın reddi gerektiğini belirtmişlerdir.Davalı ......
, davacının dava konusu aracı ticari ve mesleki bir amaçla edinmediği, aracın hususi otomobil olduğu davalılar tarafından distribütörlüğü yapılan ve kiralanan aracın ayıplı olaması nedeniyle geçirdiği trafik kazasında yaralandığını ileri sürerek maddi ve manevi tazminat istemiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır....
ın kiracı olarak ikamet ettiği evde 15/05/2012 günü yangın çıktığını, yangının mutfakta bulunan buzdolabının motor aksamında başladığını ve evin diğer bölümlerine sirayet ettiğini, Yangın anında eşinin evde bulunduğunu ve yoğun duman nedeni ile krom zehirlenmesi geçirdiğini, halen tedavi gördüğünü bu nedenle davalıya ait buzdolabıdan kaynaklanan yangın dolayısıyla oluşan zarar nedeni ile ...'ın maddi zararına karşılık 8.000,00 TL, ... ve ...'ın maddi zararına karşılık 8.000,00 TL , ...'ın manevi zararına karşılık 8.000,00 TL'nin olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline hükmedilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Sözleşme sürecinde müvekkil, davacının satın almış olduğu hizmete ilişkin gerekli bilgileri verdiğini, epilasyon işleminin tüm olası yan etkileri anlatıldığını, işlem detayları, hizmet öncesi ve sonrası uyarılar davacı tarafa bildirildiğini, davacı taraf tedavi masraflarına ilişkin maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğunu, davacının uğradığını iddia ettiği bedensel zararın sorumluluğu müvekkile yüklenemeyeceğinden maddi tazminat ödemesi söz konusu olamayacağını, davacının maddi tazminat talebine ilişkin herhangi bir belge sunmadığı görülmediğini, dolaysıyla farazi bir hesaplamaya dayanan ve gerçeği yansıtmayan maddi tazminat talebi kabul edilemeyeceğini beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Kararı davacı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde;dava konusu aracın servise teslim edildiği sırada davalı tarafça doldurulan tespit formunda ve araç onarım faturasında bu hasara ilişkin kayıt olmadığı,şanzıman arızasının aracın davalı serviste kaldığı zaman oluştuğu,tespit dosyasında arızanın araç serviste iken meydana geldiğinin belirlendiği,bilirkişi raporuna itirazlarının değerlendirilmediği,tespit raporu ile mahkemenin aldığı bilirkişi raporlarında çelişki oluştuğu ve çelişkinin giderilmediği,bunun ayıplı hizmet olduğu ve davalının bu zararı karşılamakla yükümlü olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Davada hasarlı tamirat ve ayıplı ifa iddiasıyla maddi ve manevi tazminat talep edilmiştir. Dava konusu aracın servise teslim edildiği anda şanzıman arızasının bulunup bulunmadığının tespiti gereklidir....
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre,davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, davalı şirkete ait işyerinde yemek siparişi verdiği sırada dava dışı müşterinin hakaret ve küfürlerine maruz kaldığını, bütün bunları yaşarken çalışanların müdahale etmeyerek seyirci kaldığını, ayıplı hizmet verdiklerini ,olay nedeni ile psikolojisinin bozulduğunu ileri sürerek eldeki manevi tazminat davasını açmıştır. Şahsi menfaatleri İhlal edilen kimseye duyduğu ağır manevi acıyı belli bir oranda gidermek, bozulan ruhi dengeyi onarmak, olanak dahilinde bu dengenin yeniden elde edilmesini sağlamak amacına yönelik olarak manevi tazminata hükmedilir. Manevi tazminatın ve kapsamının takdiri hakime ait bir hak ve görevdir....
-TL tatil bedeli ile bu olay nedeniyle değerlendirmek zorunda kaldıkları alternatif tatil için ödenmiş bulunan 2759,40.-TL ile birlikte olay nedeniyle mağdur olan her bir davacı için 25.000,00.-TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini dilemişlerdir. Davalılardan ...... dava dilekçesine yanıt vermemiş, diğer davalı ..... vekili, davaya konu erken rezervasyon işlemi tarihi itibariyle davalı şirketin henüz kurulmadığını, bunun yanı sıra davalı şirket ile diğer davalı ....hissedarları ve yöneticileri bakımından ayniyet ve bağlantı bulunmadığını, dava konusu işlem ile davalı şirketin ilgisinin bulunmadığını belirterek davalı şirket aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davacıların davalı..... aleyhine açtıkları davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, davacı ...'in davalı..... aleyhine maddi tazminat istemiyle açtığı davanın reddine, davacı ...'...
Mahkemece, araç malikin davacının annesi olduğu bu nedenle ayıplı mal iddiası ile eldeki davayı açma ehliyeti bulunmadığı ayrıca davanın haksız fiil temeline dayalıolarak da açılmadığı belirtilerek dava şartı yokluğpndan davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafındana temyiz edilmiştir. Davacı, dava konusu aracı kullanmaktayken geçirdiği kaza sonucu, hava yastıklarının açılmaması nedeni ile yaralandığını ileri sürerek maddi ve manevi tazminat istemi ile eldeki davayı açmıştır. Davalı, araç malikinin davacı olmadığını, kaldı ki aracın ikinci el olarak satın alınması nedeni ile kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini dilemiştir....
edildiği iddiasının ispatlanamamış ve manevi tazminat koşullarının somut olayda oluşmamasına göre davalı Gülel Akaryakıt .......
O nedenle miktar itibariyle kesin olan karara ilişkin temyiz dilekçelerinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Davacının vekalet ücretine yönelik temyiz itirazının incelenmesi yönünden; davacı ayıplı hizmet nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararının tazmini istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece davalı lehine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 13. maddesi uyarınca reddedilen maddi tazminat miktarı nedeniyle 750,00 TL, reddedilen manevi tazminat miktarı nedeniyle de 750,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken; maddi tazminat yönünden 1.000,00 TL, manevi tazminat yönünden ise 1.500,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK.’nun 438/7. maddesi gereğidir....