Uyuşmazlık ayıplı mal satışından kaynaklanmaktadır. 4077 sayılı yasanın 4/1 maddesi "ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kulavuzunda ya da reklam ve ilanlarında yer olan veya satıcı tarafından bildirilen veya standardında veya teknik düzenlemesinde tespit edilen nitelikli veye niteliği etkileyen niteliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar ayıplı mal olarak kabul edilir." düzenlemesini getirmekte olup, 4/2 maddesi gereğince 2007/5382-9568 malın ayıplı olması halinde tüketici bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi yada ücretsiz onarım isteme hakkına sahiptir....
İlk Derece Mahkemesince; "Davanın kabulü ile, sözleşmeden dönme beyanı doğrultusunda 06/02/2015 tarih, 393685 sıra nolu faturaya konu edilen ürünlerin davalı tarafa iadesi ile, 5.007,00 TL'nin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine," yönelik karar verilmiş; bu karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir....
Dava ayıplı olduğu iddia edilen araç nedeniyle aracın yenisiyle değiştirilmesi veya satış sözleşmesinden dönme ve bedelin iadesi talebine ilişkindir.Taraflar arasında araç alım satımı konusunda bir uyuşmazlık olmayıp, uyuşmazlık söz konusu aracın ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise aracın yenisi ile değiştirilmesi veya bedel iadesi gerekip gerekmediğine ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE: HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, davalılardan Metinler Otomotiv Ltd. Şti. tarafından satışı yapılan diğer davalının üreticisi olduğu aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak; ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, mümkün olmadığı takdirde sözleşme bedeli ile aracın plaka, ruhsat vs. işlemleri için yapılan ödemenin iadesi istemine ilişkindir. Dava konusu araç, 28/09/2017 tarihinde 56.598,17 TL bedel karşılığında, davacı tarafından, davalı T4 Ltd. Şti.'den satın alınmıştır....
, aracın ayıplı bedeli olduğu iddia edilen 157.000- TL'nin nasıl hesaplandığına dair herhangi bir gerekçe gösterilmediğini, emsal araç bedellerinin rapora konu edilmediğini, davaya konu araç üzerinde teknik üniversitelerin otomotiv ana bilim dalı öğretim üyeleri tarafından oluşan üç kişilik bir heyet tarafından inceleme yapılması gerektiğini, tramer kayıtlarının da celbi suretiyle araçta kullanımdan kaynaklı meydana gelen değer kaybının hesaplanması ve müvekkil şirkete iadesi yönündeki taleplerin değerlendirmeye alınmadığını beyanla istinaf talebinde bulunmuştur....
Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı davasında, davalının aydınlatma armatürleri yaptığını, armatürlerin içerisine monte edilen komponentleri davacıdan satın aldığını, alınan komponentlerin arızalı olması sebebiyle müşterilerinden iade aldıklarını, durumu 09/10/2013 tarihinde davacı tarafa da bildirdiklerini, davacı tarafın ürünlerdeki ayıbı kabul ettiğini ve misli ile değiştirmeyi teklif ettiğini, davalının misli ile değiştirme teklifini reddederek sözleşmeden dönme hakkını kullandığını, konponentlerin tamamının ayıplı çıkması nedeniyle armatürlerin tamiri yoluna gidildiğini, bu nedenle davalının zararı oluştuğunu belirterek sözleşmeden dönme hakkını kullandıklarını ve ayıplı ürün bedeli olan 32.834,50-TL nin iadesi ve cari hesapta takas ve mahsubunu talep ettiklerini, ayıplı çıkan mallar nedeniyle oluşan zararları için de 15.000,00-TL maddi, 15.000 TL manevi tazminatın karşı dava olarak davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu oturma grubunun ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın gizli ayıp olup olmadığı ve süresinde ayıp ihbarı yapılıp yapılmadığı, davacının mobilyanın ayıpsız benzeri değiştirilmesi ve terditli olarak bedel iadesi talebinin haklı olup olmadığı noktasındadır. Davanın Hukuki Niteliği: Dava, satım sözleşmesinden kaynaklı ayıp iddiasına dayalı bedelin iadesi istemine ilişkin tazminat davasıdır. Davanın Hukuki Sebebi: Türk Borçlar Kanunu(TBK)'nun 227. maddesindeki; "Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: 1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme....
Mahkemece yapılan yargılamada toplanan delillere ve benimsenen 11.04.2014 ve 29.08.2014 tarihli bilirkişi heyet raporlarına göre, araçtaki arızanın imalattan kaynaklı gizli ayıp olduğu, arızanın halen devam ettiği, bu durumda davacının sözleşmeden dönme hakkını kullanarak araç bedelini isteyebileceği, birlikte ifa kuralı gereği halen davacının elinde bulunan aracın davalılara iadesi, bu sebeple davacının faiz isteminin reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 134.000 TL'nin davalılardan tahsiline, dava konusu aracın davalılara iadesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalılar vekillerince temyiz edilmiştir....
Davalı, aracı 12/2/2014 tarihinde davadışı 3. kişiden satın aldığını ve satış ilanında aracın hasarlı olduğunu yazdığını, davacının aracın hasarlı olduğunu bilerek satın aldığını beyanla davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-6502 sayılı yasanın 11. maddesinde, malın ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Açıklandığı şekilde tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Öğretide ve uygulamada da kabul edildiği üzere tüketicinin seçimlik haklarını tek yanlı ve varması gereken bir irade açıklamasıyla kullanması gerekmektedir....
Maddesindeki seçimlik haklar kapsamında değerlendrildiğinde, yapılan yalıtımın davacı tarafça kullanılmasının yani yalıtımdan fayda sağlanmasının ve yalıtımdaki ayıbın onarılarak giderilmesininde mümkün olmamasına göre, davacının seçimlik hakkını sözleşmeden dönme olarak kullandığının kabulü gerekecektir. Sözleşmeden dönme halinde, dönme geriye etkili sonuç doğurur. Taraflar birbirlerini verdiklerini geri alırlar. İş sahibi teslim aldığı kullanılamayacak derecedeki yükleniciye iade eder, yüklenicide önceden aldığı bir bedel varsa iş sahibine geri verir. Sözleşmeden dönen taraf uğradığı zararın tazminini de isteyebilir. Ancak bu halde istenebilecek zarar müspet zarar değil, menfi zarardır. Davacı iş sahibinin maddi tazminat talebinin de menfi zarara ilişkin olduğu kabul edilerek inceleme ve değerlendirme yapılması gerekmektedir....