Bu açıklamalar ışığında somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi incelemesinde; davacı tarafından davaya konu aracın noter satış sözleşmesi ile 104.500,00 TL bedelle satın alındığı, satış sözleşmesinde kasko bedelinin 116.277,00 TL olduğunun belirtildiği, araçtaki gizli ayıp nedeniyle 25.750,40 TL onarım bedeli ile 100.502,39 TL motor değişim bedeli olmak üzere davalının toplam 126.252,79 TL onarım gideri yaptığı anlaşılmaktadır....
Noterliğinin 14/04/2016 tarihli ve 03446 yevmiye numaralı "araç satış sözleşmesi " ile satın aldığı, araçta meydana gelen sorunlar nedeniyle servis işlemleri yapıldığı, davacının satın almış olduğu araçta ayıp olup olmadığı ayıplı ise gizli ayıplı mı açık ayıplı mı olduğu, davalıların sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır....
sırasında herhangi bir arıza belirtmemesinden dolayı, dava konusu aracın satılması sırasında turbo sisteminin ayıplı ve gizli ayıplı olmadığı, sonuç olarak davaya konu olan ... ( ... ) plakalı Renault marka, Premıum 370 32 tipi. 2008 model açık kasa kamyonun, satışı sırasında debriyaj, şanzıman, motor, yakıt ve turbo sisteminin arızalı olmadığı, ayıplı ve gizli ayıplı olmadığı, dava konusu aracın satışı sonrasında, 22.952 kilometre kulanım sonrasında oluşan debriyaj, şanzıman, motor, yakıt ve turbo sistemindeki arızaların kullanıcı kaynaklı olduğu, dosya kapsamında davacının araç onarım bedeli ve kazanç kaybına yönelik zararının olmadığı yönünde rapor tanzim edilmiştir....
Davacı dava dilekçesinde ayıplı araç nedeniyle kendisinden alınan 5.175,92 TL onarım bedeli ile halen arızalı olan aracının tamirini istemiş olup, davacının bu beyanından ücretsiz onarım seçimlik hakkını kullandığı, buna göre onarım bedeli ödenmiş ise iadesine, ödenmemiş ise de ücretsiz onarıma hükmedilmesi gerekeceği açıktır. Davacı vermiş olduğu dilekçesi ve aracın onarımı için yaptığı masrafları dosyaya iliştirerek, ek olarak yaptığı bu masrafları da istemiştir. Davacı taraf tüketici olup, harçtan muaf olması da gözetildiğinde, davacının bu beyanı kapsamında inceleme ve değerlendirme yapılması gerektiği anlaşılmaktadır....
Bu durumda talep sonucunun azaltılan kısmı olan ayıplı malın iadesi ve bedelin geri verilmesi talebi yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken satış bedelinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, cihazın davalıya iadesine karar verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle; ayıplı malın satıcıya iadesi ile satış bedelinin geri verilmesi talebi bakımından davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, bu talep yönünden davanın kabulü doğru olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, kararın kaldırılmasına, bahsi geçen hata nedeniyle yeniden yargılama yapılmasına gerek bulunmadığından davanın kısmen kabulüne, 13.669,59-TL onarım masrafının davalılardan tahsiline, davacının cihazın kullanılamamasına dayalı tazminat talebinin reddine, ayıplı malın satıcıya iadesi ile satış bedelinin geri verilmesi talebi bakımından davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir....
İlk derece mahkemesince 17.074,59 TL hasar bedeli, 5,940,00 TL tamir ve çekici bedeli ve 6.745,00 TL mahrumiyet zararı olmak üzere 29.759,59 TL üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir. Hukukumuzda gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Ayıplı onarım halinde gerçek zarar ise zarar görenin ayıplı onarım sebebiyle yapmak zorunda kaldığı masraflar ve uğradığı kayıplardır. Eğer onarılan eşyanın gerçekten onarıma ihtiyacı var ise bu durumda ilk başta ödenmesi gereken onarım bedelinin tenzili gerekmektedir. İlk derece mahkemesince hükmedilen 5.940,00 TL zaten bilirkişi tarafından hesaplanan 17.074,59 TL'nin içerisindedir. Bu miktara ikinci kez hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Öte yandan davacıya ait aracın arızalı olduğu ve onarımının gerektiği sabittir....
Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı araç satışı iddiasına dayalı onarım ve ikame araç bedelinin tahsili istemlidir. Davacı vekili; dava konusu aracın direksiyon kutusunun ayıplı olduğunu iddia ederek şimdilik 100,00 TL araç tamir bedeli ve 100,00 TL ikame araç bedelinin davalılardan tahsilini talep etmiştir. Davalı Doğuş Otomotiv A.Ş ve davalı Alya Otomotiv Ltd.Şti vekilleri; araçtaki sorunun kullanıcı hatasından kaynaklı olduğunu,taleplerin de zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Davalı sigorta şirketi vekili; olayın poliçe teminat kapsamı dışında kaldığını savunarak davanın reddini dilemiştir....
Mahkemece yapılan yargılamada toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre; araçta üretim hatasından kaynaklanan gizli ayıp nedeniyle davacının araçtan beklediği yararı elde edemediği, bu nedenle sözleşmenin feshi şartlarının oluştuğu, dava dilekçesinde talep edilen tamir masraflarının olağan masraflar olduğu, 9.000-TL olan değer kaybının araç bedeli olan 45.000-TL'den düşülmesi gerektiği, kiralama bedeli olan 4.830-TL'nin davalıdan talep edilebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 36.000-TL araç bedeli ile 4.800-TL kiralama bedeli olmak üzere toplam 40800-TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ayıplı aracın davalıya iadesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava ayıplı aracın bedelinin ile tamirat ve araç kiralama bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
, kök raporda arızanın onarılabilir nitelikte olduğunun tespit edildiği, ancak hali hazırda onarıldığı yönünde bir tespitte bulunulmadığı, davacının onarım bedeli talebi olmadığından bu yönde somut bir tespit yapılamadığı" yönünde rapor tanzim edilmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesinin ... değişik iş sayılı dosyası, tramer kayıtları, dava konusu araç üzerinde ... tarafından yapılan işlemlere ilişkin servis kayıtları, 19/08/2022 tarihli bilirkişi kök 10/02/2023 tarihli ek raporları, 06/09/2023 tarihli bilirkişi kök ve 08/01/2024 tarihli ek raporları ile tüm dosya kapsamı. GEREKÇE : Dava, ayıplı olarak ifa edilen hizmete ilişkin hizmet sonucunda meydana gelen hizmet bedeli, hasar ve onarım bedeli, değer kaybı ve araç kiralama bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık davalının ayıplı olarak araç bakım hizmeti verip vermediği ile varsa yapılan ayıplı işlem ile davacının talep ettiği tazminatlar arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığıdır....