Yapılan teknik tespitlere göre; sözkonusu ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu ve yapılan onarımlar giderilmesine rağmen tekrar ettiği, araçtaki arızaların tekrar etmesinin muhtemel olduğu dolayısıyla maldan yararlanmamayı sürekli kılma durumunun bulunduğu ve davacının tarımsal işlemleri açısından verimsizlik yaratacağı anlaşılmakla teknik olarak aracın ayıpsız misli ile değişim koşullarının oluştuğu ve Yargıtay içtihatları ile bilirkişi raporları dikkate alınarak hak ve menfaatler dengesi gözetilerek aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesinin davalı açısından dengesizliğe neden olamayacağı anlaşıldığından ve hakkaniyet ile orantılılık ilkesi gözetilerek ayıpsız misliyle değiştirilme yönündeki talebin kabulüne karar vermek gerekmiştir....
Dava konusu olayda davacı tercih hakkını aracın yenisi ile değiştirilmesi yönünde kullandığına ve aracın arızasının imalat hatasından kaynaklandığı sabit olduğuna göre davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davacı yararına BOZULMASINA, 17.6.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, aracın değiştirilmesine, mümkün olmazsa 16.120.00 YTL. ödenen bedelin tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-4822 Sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK.nun 4/2 maddesi gereğince malın ayıplı çıkması halinde tüketici, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında indirimi ya da 2008/3300-9654 ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Tüketici, bu seçimlik haklarından birini kullanabilecektir. Aynı şekilde tüketici bu haklarından birini kullandığını belirterek dava açabilecektir. Davacı dava dilekçesinde öncelikle aracın değiştirilmesini, mümkün olmazsa bedel iadesini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan açık yargılama sonucunda; '' Uyuşmazlık konusunun ayıplı aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesi talepli dava olduğu anlaşılmıştır. Dosyaya sunulan iş emri başlıklı yetkili servis belgelerinde aracın 20/02/2018 tarihinde garantisinin başladığını, 26/04/2018 tarihinde 2587 Km de iken mesafe sensörünün değiştirildiği, arızalanmasının yandığı, sistem hatasının verildiğini, 05/11/2018 tarihinde iş emri belgesinde aracın 12147 Km olduğu sistem hatası uyarısını verdiğini, aracın fazla yakıt tüketimi şikayetinin belirtildiği, 28/11/2018 tarihli iş emri başlıklı belgede aracın 13435 Km de olduğunu, sistem hatası uyarısı verdiğini, teknik ekibin yaptığı kontrollerde aracın çözümüne yönelik yapılacak revizyona kadar aracın kullanımında herhangi bir hayati tehlike olmadığı, araçta oluşacak bir risk olmadığı, kullanımına engel bir arıza olmadığının belirtildiği, anlaşılmıştır....
Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.” açıklandığı şekilde tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ne var ki tüketici bu hakkını kullanırken objektif iyiniyet kuralları içerisinde hareket etmek zorundadır. Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde, davaya konu araçtaki ayıbın 2.500-3000 TL değer kaybına sebep olduğu bildirilmiştir. Ayıbın niteliği gözetildiğinde, davacının seçimlik haklarından aracın misliyle değiştirilmesi hakkını kullanmasının iyiniyet kurallarına aykırı olup olmadığı, tarafların hak ve menfaatleri değerlendirilerek aşırı bir dengesizliğe neden olup olmayacağı, araçtaki ayıp nedeniyle 4. seçimlik hakkından bedel indirim uygulanıp uygulanmayacağı hususunun değerlendirilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; araçtaki arızanın kullanım hatasından kaynaklanmadığı, üretim hatası olduğu, davacının ayıplı malın iadesi ve ayıpsız misli ile değiştirilmesi isteminde haklı olduğu, davacının 2016 yılı vergi kayıtlarından ticari taksi ile yaptığı iş nedeniyle kar elde edemediği gerekçesiyle aracın ayıpsız misli ile değiştirilerek davacıya teslim edilmesine, ayıplı aracın davacı tarafından davalılara iadesine, maddi tazminat istemli talebin reddine karar verilmiştir. Karara karşı davalılar vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
de kontrolünün yapılarak aracın kendisine teslim edildiğini, 13/02/2016 tarihinde aynı şekilde arızalanan aracın yetkili servise teslim edildiğini, araç serviste iken davalılara Bolu 6. noterliğinin 24/02/2016 tarih ve 2392 yevmiye numaralı ihtarname gönderilerek ayıplı aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin talep edildiğini ve ihtarnamenin davalılara tebliğ edildiğini, davalıların aracı değiştirmediği ve ihtara cevap vermediklerini belirterek ayıplı otomobilin ayıpsız misli ile değiştirilmesini, bu mümkün olmadığı takdirde araç bedelinin işleyecek yasal faizi ile birlikte iadesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir. Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir. İlk derece Mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiş; kararın davalılar vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5....
gereğince aracın ayıpsız olduğunun ispat yükünün davalıya ait olduğunu belirterek, dava konusu edilen aracın 0 km ayıpsız misli ile değiştirilmesi talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NİTELENDİRME VE GEREKÇE : Mahkemece bilirkişi raporu ve taraf itirazları doğrultusunda ek rapor alınmıştır. Dava, ayıplı çıktığı iddia edilen aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesi, yapılan tespit dosyası yargılama gideri ve aracın onarım bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Dava konusu (...) marka 2016 model (...) motor numaralı aracın davalı bayiden satın alındığı, sonrasında farklı tarihlerde araçtaki arıza nedeniyle servise başvurulduğu taraflar arasında çekişmesizdir. Diyarbakır (...) Asliye Hukuk Mahkemesinin (...) D....
plakalı aracı ilk kullanıcı olarak satın aldıktan sonra aracı ilki 27/01/2016 tarihinde olmak üzere birçok kere servise götürmek zorunda kaldığını, ilk servis başvurusunda araçtaki silkeleme, sol taraftaki vites aydınlatmasının yanmaması ve ön konsolda titreme şikayetlerinin giderildiğini, tekrar 08/02/2016 tarihinde yine silkeleme şikayeti ve diğer sorunlardan ötürü servise gitmek zorunda kaldığını, bundan sonra da 02/05/2016, 24/09/2016, 28/11/2016, 10/12/2016, 19/12/2016, 17/01/2017 ve 20/01/2017 tarihlerinde çeşitli sorunlardan ötürü yetkili servise başvurduğunu, servis iş emirlerinden de bu başvuruların görüleceğini, yeni ve 0 km alınan aracın bir senelik süreçte dokuz kere çeşitli sorunlardan ötürü servise gitmesinin olağan ölçütleri aştığını ve araçtan beklenen ortalama faydanın sağlanamamasına neden olduğunu, hizmetin ve aracın gizli ayıplı olduğunu iddia ederek, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini talep etmiştir....