Dava; davacı tarafça davalı ...' den satın alınan ve davalı ... tarafından üretilmiş olan su ısıtıcılarının gizli ayıp nedeniyle kullanılamaması sebebine dayalı olarak sözleşmeden dönme ve bedel iadesi ile servis ücretlerinin tahsili istemine ilişkin tazminat davasıdır. Mahkememizce dava konusu cihazların satış ve servis kayıtları dosya arasına alınmış, davacı tanığı dinlenmiş, bir makine mühendisi ve bir borçlar hukuku nitelikli hesaplamalar uzmanı bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır. Davacı tanığı ... duruşmadaki beyanında; "Ben davacı şirkette satın alma sorumlusu olarak çalışıyorum. Dava konusu 2 adet ani su ısıtıcısı ben davacı şirkette çalışmadan 2 ay önce satın alınmış. Ürünler takılmıştı. 2018 Şubat gibi arka arkaya arızalar oluşmaya başladı. Biz servisi çağırdık. Müdahale ediyorlardı ve düzeliyordu. Bu olay yaklaşık 4-5 defa tekrarlandı. Servis bizim teknik personelimize arızayı nasıl gidereceğini gösterdi....
Asliye Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kiraya verilen yerin hukuki ayıplı olması nedeniyle kira sözleşmesinin iptali, bu kira ilişkisi nedeniyle davalıya ödenmiş olan kira bedellerinin istirdadı, taşınmaza yapılan faydalı masrafların tahsili, 5.000 TL maddi, 5.000 TL manevi tazminatın tahsili istemine ilişkindir....
Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise; alıcı ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir." Somut olayda; davaya konu 34 XX 171 plakalı aracın gizli ayıplı ayıplı olduğu, davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesine yönelik seçimlik haklarını kullanma şartlarının oluştuğu, davacının dava dilekçesinde seçimlik hakkını sözleşmeden dönme şeklinde kullandığı ve yine araç için yaptığı ve ispatladığı masrafların tazminini talep etme hakkının bulunduğu, davalı satıcının ise; gizli ayıplı araç satışı ve ayıba karşı tekeffül borcu nedeniyle davacı alıcıya karşı, ayıpların varlığını bilmese dahi sorumlu olduğu, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesinde dosya kapsamı delillerle, usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davacının istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kanaatine ulaşılmıştır....
Dava, alım satım sözleşmesine konu olan araçtaki ayıp iddiası nedeniyle, sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir. Davacı vekili davaya konu traktörde üretimden kaynaklanan ayıp bulunduğu iddiası ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunmuş olup, ithalatçı-üretici firma olan Hattat Tarım ... A.Ş vekili tarafından ise, müvekkilinin ayıba karşı tekeffülden sorumlu tutulamayacağı, müvekkili şirketin satıcı firma olmayıp, üretici firma olduğu, bu nedenle davanın husumet nedeniyle reddi gerektiği belirtilerek , usule ve esasa ilişkin nedenlerle davanın reddi talep edilmiştir. İlk derece mahkemesince, araç üzerinde bilirkişiler vasıtasıyla keşfen inceleme yapılmış, bilirkişi raporu alındıktan sonra araçtaki ayıp nedeniyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bu karar davalı Hattat ... A.Ş. Vekili tarafından istinaf edilmiştir....
Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.(2) Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.(3) Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir. (4)Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. (5)Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir.“ hükmünü haizdir. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12....
Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.(2) Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.(3) Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir. (4)Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. (5)Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir.“ hükmünü haizdir. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12....
Dava dilekçesi içeriğine, iddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre davacı vekilinin iş bedeli oranında ayıp nedeniyle talepte bulunduğuna göre davada ayıp nedeniyle eserin reddi ve sözleşmeden dönme mi yoksa ayıp nedeniyle bedelde indirim talebinde bulunduğu hususunun davacıdan sorularak sonucuna göre inceleme yapılması gerekecektir. Bu husus değerlendirilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur. Ayrıca kabule göre; iş sahibinin seçimlik hakkını düzenleyen 6098 sayılı TBK'nın 475/1. maddesinde eser kabule icbar edilemeyecek şekilde ayıplı olur ise sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, 2. fıkrada ise eseri alıkoyup ayıp oranında bedelde indirim isteme hakkı mevcut olup son fıkrasında aşırı zarar doğuracaksa iş sahibinin sözleşmeden dönme hakkını kullanamayacağına dair düzenlemeler mevcuttur. Mahkemece bu madde ve anılan fıkraları uyarınca değerlendirme yapılmamıştır. Bu haliyle alınan rapor ve ek raporlar hükme esas alınamaz....
Ürün ve programlardaki ayıbın kullanım sonrası ortaya çıktığı ve gizli ayıp olduğu, buna göre ayıp ihbarının süresinde olduğu, davacının raporda tespit edilen ayıp durumuna göre TBK'nın 227. Maddesindeki hangi seçimlik hakların kullanılabileceği ve talep edilen ürün ve programın kullanılmamasından kaynaklı satım bedelinin iadesini talep edebileceği değerlendirilmiştir. 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 227. Maddesine göre; “Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: 1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme. Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır....
Bu özelliği nedeniyle, alıcının seçimlik hakkının yenilik doğrucu (inşai) haklardan olduğunu söyleyebiliriz. (Yargıtay 3. HD'nin 2020/7336 esas - 2020/6337 karar sayılı ilamı) Somut olayda; davacı ile davalı arasında noter nezdinde yapılan satışa konu aracın ayıplı olduğundan bahisle davacı tarafından, açılan davada sözleşmenin feshi ve bedelin iadesinin talep edildiği, sözleşmeden dönme hakkının kullanılmasından sonra bu defa 30/12/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile ayıp oranında bedelden indirim hakkını kullandığı anlaşılmıştır. Ne var ki, TBK'nın 227. maddesinde alıcıya tanınan haklar kullanımla biten inşai haklardan olup, davacının, satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme olarak kullandığı seçimlik hakkını ıslah ile değiştirmesi mümkün değildir. Bu nedenle davacı tarafından yapılan ıslah hukuki sonuç doğurmaz. (Aynı yönde Yargıtay 13....
Ya göre “…Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir…” hangilerini isteyebileceği hususlarında bilirkişilerden 12.05.2022 tarihli rapor alınmıştır....