Davacının, davalı firmaya sipariş vererek yaptırdığı kapıların ayıplı olması sonucu malların iadesi, ödenen bedelin geri tahsili ile uğranılan zararın tazmininin istendiği somut olayda, hazır bir mal alımı söz konusu olmayıp, hizmetten ziyade eser sözleşmesinin mevcut olduğu ve eser sözleşmesinin de genel hükümler ve Borçlar Yasasının 355. maddesinde düzenlendiği anlaşıldığından, 4077 Sayılı Kanunun 3/d maddesinde düzenlenen hizmet ve 3/c maddesinde düzenlenen hazır bir mal alımı kavramı kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın Urla Asliye Hukuk Mahkemesinde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Urla Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 08.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Doğrama Mobilya ve PVC şirketi ile evinin kapısının ve penceresinin değişimini yaptırdığı ayıplı olması sonucu verim alamadığı nedeniyle eski hale getirilmesi veya hatanın giderilmesinin istendiği somut olayda, hazır bir mal alımı söz konusu olmayıp, hizmetten ziyade eser sözleşmesinin mevcut olduğu ve eser sözleşmesinin de genel hükümler ve Borçlar Yasasının 355. maddesinde düzenlendiği anlaşıldığından, 4077 Sayılı Kanunun 3/d maddesinde düzenlenen hizmet ve 3/c maddesinde düzenlenen hazır bir mal alımı kavramı kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın genel mahkemelerde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Sivas 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 24.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacının, davalı firmaya sipariş vererek evinin kapısının ölçülerine uygun olarak yaptırdığı çelik kapının ayıplı olması sonucu evine hırsız girmesi nedeniyle uğradığı zararın tazminini istediği somut olayda, hazır bir mal alımı söz konusu olmayıp, hizmetten ziyade eser sözleşmesinin mevcut olduğu ve eser sözleşmesinin de genel hükümler ve Borçlar Yasasının 355. maddesinde düzenlendiği anlaşıldığından, 4077 Sayılı Kanunun 3/d maddesinde düzenlenen hizmet ve 3/c maddesinde düzenlenen hazır bir mal alımı kavramı kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın genel mahkemelerde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Üsküdar 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 12.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ın tebligat adresinde ve huzurunda yapıldığından İİK 97/a maddesindeki mülkiyet karinesi borçlu dolayısıyla alacaklı yararına olup aksinin davacı 3.kişi tarafından ispatlanması gerektiği, dayanak finansal kiralama sözleşmesinin davacı şirket adına borçlu ... tarafından şirket ortağı ve temsilcisi olarak ve bizzat müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzalandığı, borçlu ...'in davacı şirketteki hissesini borcun doğumundan sonra şirket çalışanı ...'a devralmasının alacaklılardan mal kaçırma amacıyla muvazaalı yapıldığı İİK 86/3 gereğince geçersiz olup alacaklıya karşı hüküm ifade etmiyeceği; davacı şirket ile borçlu arasındaki organik bağ ve 22.10.2004 tarihli finansal kiralama sözleşmesinin borçlu tarafından imzalanması nedeniyle dava konusu makinanın borçluya ait olduğunun kabulü ile davacı 3.kişinin istihkak davasının reddine karar verilmesi gereğine değinilmiştir. Mahkemece iddia ,savunma toplanan deliller ve bozma ilamı gereğince dava konusu haciz, dava dışı borçlu ...'...
nden olan alacağını davacının borcuna aktararak bu aktarım sonrasında davalının bayilik sözleşmesi uyarınca vermiş olduğu 100.000,00 TL bedelli banka teminat mektubunu 11.11.2016 tarihinde nakde çevirdiği, davacı davalının taraflar arasında imzalanan bayilik sözleşmesine aykırı davranışı nedeniyle bayilik sözleşmesini fesh ettiği veya davalıya mal sevkiyatını durdurduğu hususunu dosya kapsamındaki delillerle ispatlayamadığından, yaklaşık 53 gün boyunca davacının 5015 Sayılı Petrol Piyasası Kanunu'na göre bayiye mal sevkiyatı yapmaması nedeniyle davalının bayilik sözleşmesinin 21.11.2016 tarihinde feshinin haklı sebebe dayandığı, ayrıca davalının davacıya dava dışı Aryol Petrol ... Ltd....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; "1- Davanın KABULÜ İLE; a)Giresun İli,Görele İlçesi, Kuşçulu köyü bulunan 148 ada 17 parselde kayıtlı 41,28m² yüzölçümlü fındık bahçesi vasfında bulunan taşınmaz üzerindeki ORTAKLIĞIN SATIŞ YOLU İLE GİDERİLMESİNE, b Giresun İli,Görele İlçesi, Kuşçulu köyü bulunan 168 ada 12 parselde kayıtlı 2.058,34m² yüzölçümlü kargir ev ve fındık bahçesi vasfında bulunan taşınmaz üzerindeki ORTAKLIĞIN SATIŞ YOLU İLE GİDERİLMESİNE, c) Giresun İli,Görele İlçesi, Kuşçulu köyü bulunan 176 ada 2 parselde kayıtlı 1.354,24 m² yüzölçümlü fındık bahçesi vasfında bulunan taşınmaz üzerindeki ORTAKLIĞIN SATIŞ YOLU İLE GİDERİLMESİNE, 2- Satış memuru olarak Görele Satış Müdürünün atanmasına, 3- Satışın umuma açık ve açık attırma sureti ile yapılmasına" şeklinde karar verilmiştir. Karara karşı davalı T9 vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur....
Davacının, davalıya ait hasarlı aracın onarım işini yaptığı ve yapılan işin geç teslimi nedeniyle araç kiralanmak zorunda kalındığı iddiasıyla uğranılan zararın tahsilinin istendiği somut olayda, eser sözleşmesinin mevcut olduğu ve eser sözleşmesinin de genel hükümler ve Borçlar Yasasının 355. maddesinde düzenlendiği anlaşıldığından, 4077 Sayılı Kanunun 3/d maddesinde düzenlenen hizmet kavramı kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın genel mahkemelerde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Antalya 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 14.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satın alınan ikinci el kullanılmış taşıtın eksiklikleri nedeniyle serviste ön fren balatasının yenisi ile değiştirilmeyip başka araçtan sökülme parça takılması nedeniyle tazminat davasıdır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın 3/d maddesinde hizmet: Bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet olarak, 3/e maddesinde; tüketici: Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi olarak tanımlanmıştır. Borçlar Yasasının 355. maddesinde ise, istisna akdi (eser sözleşmesi) düzenlenmiş ve bir tarafın iş sahibi, bir tarafın ise, yüklenici konumunda olan ve bedeli karşılığında bir şeyin imalinin yapılması hususunun eser sözleşmesi olarak açıklandığı yeralmıştır....
Kanunun 3. maddesinde "Mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder" şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukukî işlemin 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için Kanunun amacı içerisinde kanunda tanımlanan taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukukî işlemin olması gerekir....
Tüketici Mahkemesi ise, tarafların ticaret şirket olduğu ayrıca uyuşmazlığın eser sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar....