Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir(TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı(743 sayılı TKM 170.m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir(4722 sayılı yasanın 10, TMK 202/1.m). Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır(TMK 179.m). Mahkemece yukarıda yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmişse de, bu görüşe katılma olanağı bulunmamaktadır. Şöyle ki; dava konusu 11732 ada 2 parseldeki 1 nolu bağımsız bölüm, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 14.05.2009 tarihinde satın alınarak davalı eş adına tescil edilmiş, 05.10.2012 tarihinde 3.kişiye satılarak devredilmiştir....
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır. Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir....
Kredi verenin, tüketici kredisini, belirli marka bir mal veya hizmet satın alınması ya da belirli bir satıcı veya sağlayıcı ile yapılacak satış sözleşmesi şartı ile vermesi durumunda, ortada bir bağlı kredinin var olduğu söylenebilir. Bunun sonucu olarak, satın alınan malın veya hizmetin hiç ya da zamanında teslim veya ifa edilmez ise satıcı, sağlayıcı ve kredi veren tüketicinin satış sözleşmesinden dönme veya bedelden indirim hakkını kullanması halinde müteselsilen sorumludur. 5....
İcra Müdürlüğünün ... sayılı dosyasına verilen 15.08.2023 tarihli yazılı taleplerinde, müvekkili şirket yetkilisinin ekte örneğini sundukları polis merkezinde vermiş olduğu beyanında icra takibinden sonra davacı şirket tarafından gönderilen ihtarname sonrasında bu ihtar gereği bir adet menkul malı teslim alındığını beyan ettiğinden, müvekkili şirket yetkilisinin menkul malın teslim alındığına dair beyanı nedeni ile icra dosyasına ödenen bedelden, teslim alınan menkul mal bedeli olan 600.000 TL'nin alacaklı şirkete ödenmesinin talep edildiğini, icra müdürlüğünün mahkemece dosyaya ödenen bedelin alacaklıya ödenmemesine dair ihtiyati tedbir kararı verdiği gerekçesi ile taleplerini reddettiğini, dava dilekçesinde arz ettikleri talepleri devam etmek kaydı ile ve yukarıda anılan nedenlerle ihtiyati tedbir kararının kısmen kaldırılmasına, 600.000 TL'nin alacaklı tarafa menkul mal bedeli olarak ödenmesini sağlamak için, tedbir kararının müvekkil şirket tarafından dosyaya ödenen bedelden sadece...
İcra Müdürlüğünün ... sayılı dosyasına verilen 15.08.2023 tarihli yazılı taleplerinde, müvekkili şirket yetkilisinin ekte örneğini sundukları polis merkezinde vermiş olduğu beyanında icra takibinden sonra davacı şirket tarafından gönderilen ihtarname sonrasında bu ihtar gereği bir adet menkul malı teslim alındığını beyan ettiğinden, müvekkili şirket yetkilisinin menkul malın teslim alındığına dair beyanı nedeni ile icra dosyasına ödenen bedelden, teslim alınan menkul mal bedeli olan 600.000 TL'nin alacaklı şirkete ödenmesinin talep edildiğini, icra müdürlüğünün mahkemece dosyaya ödenen bedelin alacaklıya ödenmemesine dair ihtiyati tedbir kararı verdiği gerekçesi ile taleplerini reddettiğini, dava dilekçesinde arz ettikleri talepleri devam etmek kaydı ile ve yukarıda anılan nedenlerle ihtiyati tedbir kararının kısmen kaldırılmasına, 600.000 TL'nin alacaklı tarafa menkul mal bedeli olarak ödenmesini sağlamak için, tedbir kararının müvekkil şirket tarafından dosyaya ödenen bedelden sadece...
ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar, ayıplı mal olarak kabul edilir” hükmünü içermektedir....
Ayıplı mal teslim edildiği davalı yanca kabul edilmiştir. BK.'nın 360. maddesi uyarınca imalâtın mukavele şartlarına muhalif olması veya eserin reddini gerektirmeyecek derecede ayıplı bulunması halinde eserin reddi veya bedelden tenzil talep edilebileceği gibi müteahhidin kusurlu bulunması halinde zarar ve ziyan da talep edilmesi mümkündür. Dava konusu olayda eserin ayıplı olması nedeniyle değiştirilen mallar yurtdışına tekrar gönderilmek zorunda kalındığından nakliye ve gümrükleme masrafları da iki kez ödenmiş durumdadır. Bu nedenle davalı sözkonusu masrafları da davacıya ödemekle yükümlüdür. Nevar ki, ayıplı olduğu ileri sürülen mamüller davalıya iade edilmediğinden varsa bunların hurda bedelleri belirlenip davacı alacağından düşülmelidir....
Ayıplı mal sebebiyle tüketicinin seçimlik hakları aynı yasanın 11.maddesinde düzenlenmiş olmakla,buna göre:"(1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,ç)İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. (3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir....
Hal böyle olunca mahkemece, davacının seçimlik haklarından ücretsiz onarım mahiyetinde bulunan onarım bedelinin tahsili talebinde bulunmasının TMK'nun 2., TKHK'nun 11/3. ve TBK'nın 227/3. maddeleri uyarınca hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı olacağından, araçtaki ayıp nedeniyle ayıp oranında bedelden indirim seçimlik hakkının uygulanmasının somut olayda uygun olacağının kabulü ile bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle araç satış ve kasko bedelinin de üzerinde belirlenen onarım bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. (Yargıtay 13....
(3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır... (5) Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda, ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir. (6) Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir. " Hükmüne yer verilmiştir. 6502 sayılı yasa 11/3....