Davacı vekili; müvekkili ile dava dışı Antalya Devlet Hastanesi arasında 26.08.2005 tarihinde MR çekim hizmet sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye konu işin hastane bahçesi içinde inşa edilecek binada yapılmasının uygun olacağının düşünüldüğünü, bu amaçla müvekkili tarafından hastane bahçesine MR binası inşa edildiğini ve hizmetin burada verilmeye başlandığını, sonraki süreçte maliye hazinesi tarafından MR binası için kira talep edildiğini, hizmet sözleşmesinin ifasındaki zorunluluk nedeniyle kira talebinin kabul edilerek davalı Hazine ile müvekkili arasında kira sözleşmesi yapıldığını, hastane ile yapılan hizmet sözleşmesinin sona ermesini müteakip MR binasının hastaneye hibe edildiğini, sonraki süreçte hastane yönetimi ile müvekkili arasında ikinci bir MR çekim hizmet sözleşmesi akdedildiğini, davalı hazinenin her iki hizmet sözleşmesi arasındaki 101 günlük kısım için kira bedeli talep ettiğini, hazinenin talep ettiği bu bedelin gerçekte ecrimisil niteliğinde olduğunu ve bu bedeli ödemek...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : Sanıklar hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan, CMK'nın 223/2-a maddesi uyarınca ayrı ayrı beraat Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanık ...'in, 04/09/2001 tarihinden itibaren katılan şirketin ... Deposunda depo sorumlusu olarak çalıştığı, şirket işlerinin yürütülmesine yönelik nakliyecilik alanında faaliyet gösteren sanık ... ile anlaştığı, Mart 2010 ve Haziran 2011 tarihleri arasındaki süreçte sanıkların fikir ve eylem birliği içinde hareket ederek sanık ...'in nakliye hizmeti karşılığında tanzim ettiği muhtelif zamanlardaki faturalara hizmet bedeli haricinde fazla bedel eklediği ve söz konusu hizmet bedellerinin katılan şirket tarafından sanık ...'e ödenmesi ile sanık ...'in de aldığı fazla bedeli sanık ...'...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/824 KARAR NO : 2022/163 DAVA : Bedel İadesi (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 13/09/2021 KARAR TARİHİ : 22/02/2022 Mahkememizde görülmekte olan Bedel İadesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili davalı dilekçesinde; müvekkil şirket ile davalı arasında 01/12/2018 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşme uyarınca müvekkil şirketin davalıya taksitler halinde 264.000,00-TL ödemeyi kabul ettiği, davalının da daireyi 31/10/2021 tarihinde sözleşmede yazan özelliklerde teslim etmeyi kabul ve taahhüt ettiği, müvekkil şirketin bütün taksitlerini eksiksiz ve zamanında ödediği ancak buna rağmen sözleşmeye konu projede hiçbir ilerleme olmadığını öğrendiği, yapılan araştırmada davalı şirketin ekonomik olarak zor durumda olduğu, piyasaya borçlarını ödeyemediği, işlerini tamamlayamadığının tespit edildiği, vadesi gelmemiş senetlerin Akbank-Pınarbaşı şubesi tarafından...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : Memnu hakların iadesi talebinin reddi Memnu hakların iadesi talebinin reddine dair değişik iş kararı, hükümlü müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü, Hükümlü hakkındaki Bodrum 1....
Davacının cezai şart ile sözleşmenin hükümsüz kalması nedeniyle doğan zararların tazmini talepleri bakımından ise sözleşmede kararlaştırılan cezai şartın ifaya ekli cezai şart mahiyetinde olduğu, sözleşmenin feshedilmesi karşısında ifaya ekli cezai şart ile sözleşmenin hükümsüz kalması nedeniyle doğan zararların talep olunamayacağı anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile fazlaya ilişkin istemlerin reddine yönelik aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir..." gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 23.500,00 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya yönelik istemin reddine, karar verilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2021/18 Esas KARAR NO: 2022/95 KARAR TARİHİ: 25/02/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket aleyhinde, tüketici ---- tarihinde aldığı telefonun ayıplı çıkmasından dolayı --- tarafından bilirkişi incelemesiyle birlikte ---- bedel iadesi kararı alındığını, ----verdiği bedel iadesi kararı doğrultusunda tüketici --- bedel iadesi ücreti olan ---ödendiğini, tüketici -----, telefonunda sürekli hale geldiğini iddia ettiği arızalar nedeniyle müvekkil şirkete başvurduğunu, müvekkili şirket telefonu üç farklı yetkili teknik servise göndermesine rağmen telefonda cihazın ayıplı mal sayılmasına neden olabilecek herhangi bir hata bulunamadığını, ---- tarafından başvurulmasıyla birlikte yapılan bilirkişi incelemesinde bilirkişi ----- arızalı olduğunu tespit etmiş ve bu arızanın imalattan kaynaklanan bir...
Elekt.Bilgi.İşlem Sis.San ve Tic.A.Ş.ürünün bedel iadesini 09.04.2008 tarihinde müvekkil şirket yetkilisine gönderdiği e-posta ile kabul etmiştir. Bu kabulden sonra müvekkil şirket davacıyı bedel iadesini gerçekleştirmek üzere mağazaya davet etmiştir. Davacı bu davete rağmen müvekkili şirketin mağazasına gelmemiş ve bedel iadesi kabulünü sonuçsuz bırakmıştır." demiş, devamla "...bedel iadesini kabul etmeyen ....." şeklinde sonlandırmıştır. Davalı vekilinin bu dilekçesi kapsamı ile davacının iddiasının davalıca kabul edildiği anlaşıldığından, iddiaya göre değerlendirme yapılarak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ve eksik inceleme ile yargılama gideri ve bilirkişi ücretinin yatırılmadığından bahisle davanın reddi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 21.09.2010 gününde oybirliğiyle kara verildi. Aslı gibidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesi Dava dilekçesinde, davalı şirket arasında imzalanan sözleşmenin feshi ve 4.400 TL bedelin uygun indirim yapıldıktan sonra dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte iadesi, kalan 600 euro bedel için borçlu olmadığının tespiti ve 250.00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi ise taraflar arasında yapılan sözleşmenin taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın 3/d maddesinde hizmet, bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet olarak, 3/e maddesinde de, tüketici, bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi olarak tanımlanmıştır. Borçlar Yasasının 355. maddesinde ise, istisna akdi bir tarafın iş sahibi, diğer tarafın yüklenici konumunda olduğu ve bedel karşılığında bir şeyin imalinin yapılmasının sağlandığı sözleşme olarak tanımlanmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal nedeniyle bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Mahkemenin, davalının temyiz dilekçesinin bakiye harcın süresinde yatırılmaması nedeniyle reddine ilişkin 14.2.2006 günlü ve 2003/152 Esas, 2006/41 Karar sayılı ek kararı yasaya uygun olduğundan bu karara yönelik temyiz itirazlarının reddiyle kararın onanması gerekir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenle kararın ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 48.73 YTL. kalan harcın temyiz edenden alınmasına, 10.4.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....