Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında öncelikle hüküm altına alınan fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil alacaklarından yapılacak indirim için “takdiri indirim” ya da “hakkaniyet indirimi” kavramlarının kullanılmasının doğru olup olmadığı hususu tartışılmıştır. Bilindiği üzere fazla çalışma ve tatil ücreti alacaklarından indirim yapılması konusunda yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu uygulama Yargıtay’ın yerleşik içtihatları ile benimsenmiştir. Yargıtay kararlarında istikrarlı olarak işçinin uzun süre aynı şekilde çalışmasının hayatın olağan akışına aykırı olacağı, işçinin izinli, mazeretli ve tatil günlerinde dinlenme hakkını kullanmadan yıllarca sürekli çalıştığının düşünülemeyeceği göz önüne alınarak hüküm altına alınan fazla çalışma ve tatil ücreti alacaklarından dosya içeriğine uygun bir indirim yapılması gerektiği kabul edilmiştir....
gerekirken en üst orandan indirim yapılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ......
Somut olayda, tanık deliline dayalı olarak hesaplanan fazla mesai ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları Mahkeme tarafından %15 indirim uygulanarak hüküm altına alınmış ise de yapılan indirim oranı dosya kapsamı dikkate alındığında yeterli değildir. Yapılması gereken davacının çalışma şekli , işin düzenlenmesi, hesaplanan alacak miktarları ve hesaplama yapılan dönem dikkate alınrak hakkın özüne etki etmeyecek miktarda ancak hükümde belirtilen indirim oranından yüksek olacak şekilde uygun bir indirim oranı belirlemek sureti ile alacak miktarlarını hüküm altına almaktır. Mahkemece belirtilen husus gözetilmeden verilen karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 12.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Yapılacak indirim, işçinin çalışma şekline, işin düzenlenmesine ve hesaplanan fazla çalışma ücreti miktarına göre takdir edilmelidir.Somut olayda, davacı taraf davalı işyerinde fazla çalışma yaptığını iddia ederek fazla çalışma ücreti talebinde bulunmuş, tanık beyanlarının değerlendirilmesi neticesinde hükme esas alınan hesap raporuna göre fazla çalışmanın kabulüne karar verilmiştir. Her ne kadar hükme esas alınan raporda hesaplanan fazla çalışma ücretinden %30 uygun indirim yapıldığı ifade edilmiş ise de yapılan hesaplamadan uygun indirim yapılmadığı anlaşılmış olup tanık anlatımlarına göre kabul edilen söz konusu alacaktan uygun bir indirim yapılmaması hatalı olmuştur. Davacının işyerinde yaptığı işin niteliğine, çalışma süresine ve hesaplanan fazla çalışma ücreti miktarına göre uygun bir oranda indirim yapılarak fazla çalışma alacağı hüküm altına alınmalıdır....
Taraflar arsasında davacının fazla mesai ücretine yapılan indirim miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtay’ca takdiri indirim yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır. Ancak fazla çalışmanın tanık anlatımları yerine yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmemektedir. Yapılacak indirim, işçinin çalışma şekline ve işin düzenlenmesine ve hesaplanan fazla çalışma miktarına göre taktir edilmelidir. Hakkın özünü ortadan kaldıracak oranda bir indirime gidilmemelidir. Somut olayda; davacı yararına hükmedilen ulusal bayram genel tatil ve fazla mesai ücretinden %50 oranında takdiri indirim yapılmıştır....
Somut olayda, tanık deliline dayalı olarak hesaplanan fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları Mahkeme tarafından %15 indirim uygulanarak hüküm altına alınmış ise de yapılan indirim oranı dosya kapsamı dikkate alındığında yeterli değildir. Yapılması gereken davacının çalışma şekli , işin düzenlenmesi, hesaplanan alacak miktarları ve hesaplama yapılan dönem dikkate alınarak hakkın özüne etki etmeyecek miktarda ancak hükümde belirtilen indirim oranından yüksek olacak şekilde uygun bir indirim oranı belirlemek sureti ile alacak miktarlarını hüküm altına almaktır. Mahkemece belirtilen husus gözetilmeden verilen karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 17.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
E) Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle, kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Mahkemenin hükme dayanak yaptığı bilirkişi raporunda fazla çalışma ücreti brüt 6.712,29 TL. hesaplanmış, bu miktardan % 30 taktiri indirim yapılarak brüt 4.698,60 TL. fazla çalışma ücreti belirlenmiş, % 15 gelir vergisi mahsup edilerek fazla mesai ücretinin net 3.993,81 TL. olduğu belirtilmiştir. Mahkemece bilirkişinin % 30 taktiri indirim ile bulduğu net 3.993,81 TL. den tekrar 1/3 taktiri indirim yapılarak 2.662,00 TL. fazla çalışma ücreti hüküm altına alınmıştır. Fazla çalışma ücretinden yapılan toplam taktiri indirim % 30 + 1/3 ( 33,33 ) = % 63,33 oranına ulaşmıştır. Mahkemece mükerrer taktiri indirim yapılmıştır. Mahkemenin taktirinin bu oranda olduğu kabul edilirse taktiri indirim hakkın özünü etkilemeyecek bir oranda olmalıdır....
Yapılacak indirim, işçinin çalışma şekline, işin düzenlenmesine ve hesaplanan fazla çalışma ücreti miktarına göre takdir edilmelidir. Somut olayda, davacı taraf davalı iş yerinde fazla çalışma yaptığını iddia ederek fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti talebinde bulunmuş, mahkemece söz konusu talepler %50 indirim yapılarak kabul edilmiştir. Her ne kadar mahkemece takdiri delil niteliğindeki tanık beyanlarına dayanılarak hesaplanan fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinden indirim yapılması yerinde ise de, yapılan % 50 oranındaki indirim, dosya kapsamı ve delil durumu dikkate alındığında fahiş miktardadır. Mahkemece davacı işçinin çalışma şekline, işin düzenlenmesine ve hesaplanan ücret miktarlarına göre fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücretleri yönünden hesaplanan tutarlar üzerinden daha uygun bir indirim yapılarak söz konusu alacaklar hüküm altına alınmak üzere kararın bozulması gerekmiştir....
Fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtay’ca son yıllarda takdiri indirim yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır. Bu indirimin istenen yıllık ücretli izin, mazeret izni, tatil günü izinleri dikkate alınarak belirlenmesi gerekir. ( ........ ). Ancak fazla çalışmanın tanık anlatımları yerine yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmemektedir. Dairemizin önceki kararlarında; fazla çalışma ücretlerinden yapılan indirim, kabul edilen fazla çalışma süresinden indirim olmakla, davalı tarafın kendisini avukatla temsil ettirmesi durumunda reddedilen kısım için davalı yararına avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiği kabul edilmekteydi (............)....
Katma Değer Vergisinin ise … TL. olduğu ve sadece bunun indirim konusu yapılabileceğinden bahisle yükümlü adına kaçakçılık cezalı Katma Değer Vergisinin salındığının anlaşıldığı, uyuşmazlığın, davacının amortismana tabi olan ve işletme bünyesinde inşa etmekte olduğu tesislerden dolayı yüklenilen Katma Değer Vergisinin yüklenildiği dönemde indirim konusu yapılamaması nedeniyle iade edilip edilemeyeceğine ilişkin bulunduğu, 3065 sayılı Kanunun 31.maddesi hükmüne göre, amortismana tabi iktisadi kıymetlerin aktife girdiği veya kullanılmaya başlandığı tarihten önce indirim konusu yapılamayacağı, bu tarihten sonra ise 3 yıl içinde indirim konusu yapılabileceği, aynı Kanunun 29.maddesinde de, indirimle ilgili olarak Maliye Bakanlığına düzenleme yapma yetkisinin verildiği, anılan Bakanlıkça da bu yetkiye dayanılarak 15 ve 24 sayılı Katma Değer Vergisi genel tebliğleri ile indirimle ilgili konularda yeni düzenleme yapıldığı, yasada bağlayıcı bir hüküm bulunmasına rağmen, aynı yasa ile Maliye Bakanlığına...