indirim haklarından birini kullanabilir....
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde: Yerel mahkemece yapılan keşif sonucu trafik bilirkişisinden alınan kusur raporu ve ATK Trafik İhtisas Dairesi'nden alınan kusur raporları arasındaki çelişkinin İTÜ öğretim üyeleri tarafından düzenlenen kusur raporu ile giderildiği ve neticeten kazanın meydana gelmesinde 34 XX 733 plakalı araç sürücüsü davalı T7'in %85 oranında asli kusurlu, 34 XX 979 plakalı araç sürücüsü davalı T4'in %15 oranında tali kusurlu, davacıya ait 34 XX 621 plakalı araç sürücüsünün ise kusursuz olduğu tespit edildiğinden, hükme esas alınan kusur durumunun yerinde olduğu anlaşılmaktadır....
Satışa konu araç üzerinde yaptırılan hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporlarında dava konusu otomobilin sağ ön kapısında var olduğu iddia edilen boşlukların servis tarafından giderildiği, motorundan gelen sesin yan yağ iticilerinden (lifter) kaynaklandığı, bu gizli ayıbın tamir ile giderilebilecek olup toplam onarım bedelinin 1.352,00.-TL olduğu ve araç bedeli üzerinde 2.311,16.-TL değer kaybına neden olacağı mütalaa edilmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında sözleşme düzenleme---- tarihinde açıldığını, davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, davanın ayıp ihbar süresinde açılmadığını, taraflar arasındaki sözleşmede malzemenin cinsine ilişkin herhangi bir madde bulunmadığını,--- alanının mevcut zeminlerinin sağlıklı uygulama yapmaya uygun olmadığını, davacının talebi üzerine işin tamamlanarak davalıya teslim edildiğini, delil tespitinden haberdar edilmediklerini belirtmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan edimin ayıplı ifası nedeniyle akdin feshi ile bedelin iadesi, aksi halde bedelde indirim yapılması istemine ilişkindir....
Aksi hâlde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir. (5) Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda, ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir." 3.Degerlendirme 1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür. 2....
Somut olayda; davacı, davalıya sattığı araç nedeniyle ÖTV, KDV ve vergi cezası ödemek zorunda kaldığını, bu ödemelerin tahsili için başlatmış olduğu icra takibine yapılan itirazın iptalinin gerektiğini iddia etmiş, davalı ise aracı satın alırken malül olduğuna dair raporunu sunduğunu, bu rapora binaen satışın gerçekleştiğini, davalının başka bir belge talep etmediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacının kendisinden kaynaklanmayan ve davalının satın aldığı araç nedeniyle ödemiş bulunduğu 21.619,76 TL'yi davalıdan talep edebileceği kanaatine varılmakla davanın kabulüne hükmedilmiştir. Ancak; sözleşmenin taraflarının, başlangıçta üzerinde iradelerinin birleştiği satış bedeli dışında, sonradan ayrıca bir istemde bulunmasına olanak bulunmamaktadır....
BU ŞEKİLDE KONSİNYE ARAÇLARIN SATIŞI DA YA ARAÇ SAHİBİ OLAN ÜÇÜNCÜ KİŞİNİN ARACIN SERGİLENDİĞİ GALERİ SAHİBİNE/ÇALIŞANINA ÇIKARMIŞ OLDUĞU ARAÇ ALIM-SATIM VEKALETNAMESİ İLE SATIŞ İŞLEMLERİ YAPILIR YA DA ARAÇ SAHİBİ OLAN ÜÇÜNCÜ KİŞİ DİREK KENDİSİ SATIN ALACAK KİŞİYLE NOTERE GİDEREK ARACIN SATIŞ İŞLEMLERİNİ BİZZAT YAPAR."...
den 17.10.2007 tarihinde 49.000 Euro satış bedeli üzerinden satın aldığını, aracı teslim aldığı 6.1.2008 tarihinden itibaren direksiyonun sağa çektiğini fark ederek davalı satıcıya bildirdiğini, teknik serviste yapılan kontrollerde araçta herhangi bir arızanın bulunmadığının belirtildiğini, ancak sorunun devam etmesi nedeniyle sürekli servise gitmek zorunda kaldığını, arızanın halen de devam ettiğini ileri sürerek, ödediği 49.000 Euro satış bedelinin, 1.020 YTL kasko sigorta masrafı ile araç için yaptığı 5.800,00 YTL diğer faydalı masrafların, aracı kullanamamaktan doğan 2.000,00 YTL ulaşım giderlerinin, aracın evin garajını işgal etmesi nedeniyle 1.500,00 YTL işgal tazminatının ve 4.000,00 YTL de manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, araçta herhangi bir arızanın bulunmadığını savunarak, davanın reddini dilemişlerdir....
Ancak; Kamulaştırma Kanununun 11/1-ı maddesinde belirtilen hususun objektif değer azaltıcı unsur olarak kabul edilmesi ve takdir edilen bedelden belirli bir oranda indirim yapılabilmesi için, taşınmaz üzerindeki binanın kat mülkiyetine tabi ve farklı kişilere ait olması gerekir. Dava konusu taşınmaz üzerindeki yurt binasında kat mülkiyeti kurulu olmadığı gibi, binanın tamamı davalı idareye aittir. Bu nedenle zemin bedelinden bina nedeniyle indirim yapılmaması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir. Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle H.U....nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 20.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
(3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır.” (5) Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda, ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir. (6) Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır....