öğrendiğini ileri sürerek, ayıplı aracın ayıptan ari bir misliyle değiştirilmesini talep ve dava etmiştir....
den satın almış olduğu aracın kısa bir süre sonra arızalandığını, yolda aniden durduğunu, 14.03.2005 tarihinde aracı yetkili servise götürdüğünü, aracın motorunun ve pek çok parçasının değiştirilmesine rağmen sorunun çözülemediğini, 06.12.2006 tarihinde yetkili servise başvurduğunda ise kötü yakıt kullanılması nedeniyle aracın arızalandığının bildirilerek ücret talep edildiğini, ihtarname çekerek aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini ya da satış bedelini istediğini ancak davalıların cevap vermediğini, aracın halâ serviste olduğunu, tespit yaptırdığını, araçta üretim hatası bulunduğunu ileri sürerek, ayıplı aracın aynı model ve tipte başka bir araçla değiştirilmesini veya satış bedeli olan 26.484,76-TL’nin dava tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte tahsilini istemiş; 10.10.2007 tarihli ıslah dilekçesi ile de, satış bedeli olan 26.484,76-TL’nin dava tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte, haksız olarak tahsil edilen 4.509,38-TL tamir bedelinin ödeme tarihinden...
Davalı T3 vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili yönünden husumet yokluğu nedeni ile usulden red kararı verilmesi gerekirken verilen kararın yerinde olmadığını, müvekkilinin sadece bayi ve yetkili servis olduğunu, hatalı üretim hukuksal nedenine dayalı davada müvekkilinin imalatçı olmayıp herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, ayrıca davaya konu araçtaki arızanın üretim kaynaklı olmayıp, kullanıcı kaynaklı olduğunu ve söz konusu arızanın onarım ile giderilebilecek nitelikte olup davacının onarım hakkını kullandığını, onarım hakkını kullanan davacının bu talepten vazgeçerek diğer haklarını kullanmasını mümkün olmadığını, aracın misli ile değiştirilmesi kararının tarafların hak ve menfaat dengesine aykırı olduğunu, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmayıp, bilimsel temele dayanamadığını, aracın ayıplı misli ile değiştirilmesine dair hükmün belirsiz olup, infazda tereddüt yarattığını, aracın 2016 model olduğu ve bu aracın artık üretilemediğini, ilk derece mahkemesince...
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, her iki tarafça temyiz edilmiştir. 1-Davalıların temyiz itirazlarının incelenmesinde: davacının, davalı taraftan satın aldığı aracın, 28.11.2007 tarihinde park halindeyken kendiliğinden yandığı dosyadaki delillerden anlaşılmış olup, davacı aracın ayıplı olduğunu belirterek, ayıpsız misliyle değiştirilmesi talepli bu davayı açmıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, yangının aracın elektrik sistemindeki kısa devre nedeniyle meydana geldiği belirtilmiştir....
Bilirkişi raporunda, dava konusu aracın boya kalınlığı ölçümü yapılması sonucu, aracın sağ ön çamurluğunun yenisi ile değiştirildiği, sağ ön kapı, sağ arka kapı, sağ arka çamurlukta lokal boya işleminin olduğu, kaporta aksamındaki kusurlardan dolayı ayıplı olarak değerlendirilmesi gerektiği, dava konusu araçta bu sebeple değer kaybının meydana geleceği, satın aldığı tarih itibariyle değer kaybının %5 yani 4.500TL mertebesinde olacağı belirtilmiştir....
Bu çerçevede davacıya iade edilecek bedel, aracın ilk satış bedeli olup, davacı tarafından satış bedeline ilişkin olarak aracın davalıya teslimi öncesine ilişkin faiz talep edilemeyeceği değerlendirilmiştir. Anlatılan sebeplerle davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağısaki şekilde hüküm kurulmuştur. " şeklindeki gerekçelerle; 1- Davacının davasının KABULÜ ile; 2- Dava konusu 34 XX 556 plakalı 2014 model Cherokee marka YFW598430 motor nolu, 1C4PJMDY8FW598430 şasi nolu aracın davacı tarafından davalı tarafa İadesine, 3- 185.500,00 TL satış bedelinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, satış bedeline aracın davalıya teslim edildiği tarihten itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmiştir....
Davacı, araç bedelinin 38.535,00 TL olduğunu ve aracın ayıplı olması nedeniyle bu bedelin iadesine karar verilmesini istemiş, davalı aracın gerçek satış bedelinin daha düşük olduğunu savunmuştur. Mahkemece, bilirkişi tarafından tespit edilen dava konusu aracın satış tarihindeki ayıpsız bedeli olan 34.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Taraflar arasında gerçekleştirilen 29.09.2014 tarihli Noter Satış Sözleşmesi incelendiğinde araç satış bedelinin 38.535,00 TL olarak belirlendiği görülmektedir. Araç satışına ilişkin resmi senet karşısında davalının satışın daha düşük bir bedel karşılığı yapıldığı iddiasını yasal delillerle ispatlaması gerekmektedir. O halde, mahkemece, bu husus değerlendirilerek sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki aracın değiştirilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı ... Otom.A.Ş vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı ... Otom.A.Ş vek.Av.... gelmiş, diğer davalı ... davacı taraftan kimse gelmemiş olduğundan onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davalı ... Otomotiv Makine Servis Hizmetleri A.Ş’den satın alınan , diğer davalının Türkiye Distribütörü olduğu ... marka aracın ayıplı olması nedeniyle malın yenisi ile değiştirilmesi bu mümkün olmadığı takdirde bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Davalılardan ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı malın değiştirilmesi veya bedelinin iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün ... Tic. Türk. A.Ş. vekilince duruşmalı ... A.Ş. vekilince de duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... ve davalılar vekili Av. ...'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava, ayıplı aracın misli ile değiştirilmesi, olmadığı takdirde bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Davalı ......
Satılan malın ayıplı olması halinde satış bedelinden yapılacak olan indirim miktarı, Yargıtay Yerleşmiş uygulamasına göre nispi metod yöntemine göre belirlenir. Nispi metod yöntemine göre, satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır. İlk derece mahkemesince nispi metod yöntemine göre indirim bedeli belirlenirken, satılanın satış tarihinde ayıplı ve ayıpsız değerleri yerine, rapor tarihindeki aracın güncel ayıplı ve ayıpsız değeri esas alınarak hatalı bir şekilde belirleme yapıldığı anlaşılmıştır....